• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

[25/03/2014] çevre görevlisi eğitim ve sinavini protesto

  • Konuyu başlatan Doğan Şahin
  • Başlangıç tarihi
D

Doğan Şahin

Değerli meslektaşlarım,
21 Kasım 2013 tarih ve 28828 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ÇEVRE GÖREVLİSİ, ÇEVRE YÖNETİM BİRİMİ VE ÇEVRE DANIŞMANLIK FİRMALARI HAKKINDA YÖNETMELİK ile Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı, çevre mühendislerinin bütün haklarını adeta diğer mesleklere peşkeş çekmiş ve zaten düşük ücretlerle çalışan meslektaşlarımızın daha da iş bulamaz hale gelmelerine neden olmuştur. Bu yönetmelik ile bizlerin 5 yılda gecemizi gündüzümüze katarak zor şartlar altında okuyup, aldığımız diplomalarımız hiçe sayılmış ve uyduruk bir kaç günlük bir eğitim ile diğer meslek grubu mühendislere iş alanımız parsellenmiştir. Bütün bunlar yetmiyormuş gibi bir de Çevre Mühendislerinin eğitim alıp, mevzuat sınavına girmeleri zorunlu hale getirilmiştir. Oysa ki avukatlar dahi mesleklerini icra etmek için herhangi bir mevzuat sınavına tabi tutulmamaktadır.

Bütün bu haksızlıklara dur demek için,
Mesleğimizin elimizden gitmemesi için,
Yarının işsizleri olmamak için,
Alın terimizle aldığımız diplomalarımıza sahip çıkmak için,
Uyduruk bir kaç günlük laylaylom eğitimlerle ÇEVRE MÜHENDİSİ olunmayacağını anlatmak için,
Anayasanın eşitlik ilkesine aykırı bu yönetmeliği protesto etmek ve yürülüğünü durdurmak için,

ANKARA'da ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI önünde buluşalım.

NOT: katılımcı sayısının durumuna göre buluşma gün ve saati belirlenecektir.

odamız mesleğimize sahip çıkmak gibi bir şeyi düşünmediği için gelin kendi mesleğimize kendimiz sahip çıkalım
 
en başta çevre görevlisi gibi saçma bir kavram tamamen kaldırılmalı, çevre danışmanlık yetkisi sadece çevre mühendislerine verilmeli, danışmanlık firmalarının yapısı biri en az 5 yıl mesleki deneyime sahip olmak üzere en az 2 kişiden oluşmalı, bir çevre mühendisi ek1 ve ek2 ayırımı olmaksızın en fazla 20 tesise danışmanlık yapmalı

sence nasıl olmalı
 
1 milyar euronun sıfırlandığı bir ülkede bunu söyleyip sonuç elde edeceğiz yani. meslek tamamen bu yönetmelikten dolayı gitti dimi?
 
euroların hesabını sorması gereken makamlar euronun hesabını sorsun. sonuç elde etmeyeceğiz diye düşünürsek hiçbir şey elde edemeyiz

bizler öncelikle bu ülkenin vatandaşıyız sonra da çevre mühendisiyiz. ne milletvekiliyiz ne savcıyız ne hakimiz euroların sıfırlanıp sıfırlanmadığını milletvekilleri, savcılar ve hakimler araştırsın sıfırlayanlara cezasını versin. biz de vatandaş olarak seçimlerdeki oy kullanma yetkimizi kullanıp tepkimizi gösterelim.

mesleğimiz ile ilgili haksız yönetmeliklere karşı hakımızı savunmaktan da geri durmayalım
 
Sonucu bu şekilde elde edebileceğimize inanmıyorum. Plansız programsız bakanlığa kafa tutulmasından sıkıldım. Tek problem bu yönetmelikteki çevre görevlisi ünvanı mı? Diploma hakkı yıllardan beri kısım kısım gidiyordu. Diğer yönetmeliklerde hatalı olan unsurlara ses çıkarmayan bir meslek topluluğu sadece rant kısmında yönetmeliklerdeki hataları dile getirip ayaklanıyor ise o meslek mensubunun haklarının sonuna kadar sömürülmesi müstahaktır. Olan olayda bu.
 
ben sadece bu bu yönetmelikte değil bütün yönetmeliklerdeki hak gasplarının karşısında olmayı savunuyorum ve hatta nasıl ki bir ev yapacağınız zaman projesinin mimarlar odası, inşaat mühendisleri odası, elektrik mühendisleri odası, jeoloji mühendisleri odası, elektrik mühendisleri odası gibi odalardan onaylanıp belediyeye sunulması gerekiyorsa çevre ile ilgili projelerin de bakanlık ve bağlı birimlerine sunulmasından önce ÇMO da onaylanması gerektiğini savunuyorum

@yara_bandi

22 yıldır var olan ÇMO hiçbir plan program yapmadığı için her şeyimiz plansız programsız olmuş durumda. odanın adı var kendisi ortada yok. odamız haklarımızı savunmuş olsaydı yıllardır yavaş yavaş gasp edilen haklarımız bugün elimizde olurdu
 
birkaç yönetmelik haricinde başka hak gaspına sebep veren yönetmelik yok. ama sistemin işleyişinde sorun çıkaran yönetmeliklerin sayısı çok fazla. sistemin düzeltilmesi ile ilgili kafa yormayan bir meslek grubunun hakları elinden alınsa da olur alınmasa da olur. zira meslek kamuoyunda değersiz, lüzumsuz olarak algılanıyorsa çevre mühendisleri haklarındaki uygunsuzluklar değiştirilemez. Bknz. Doktorların haklarında değişiklik olduğunda yaşananlara.

@Doğan Şahin

Bu yüzden de oda yönetimini 22 yıldır mesleğin içinde yer alan bu işi bilen ağbi ve ablalarımıza bırakmalıyız değil mi?
 
oda yönetimi içinde yer alacak olanların hem mesleğe saygınlık kazandırması hem meslektaşlarımızın haklarını koruması gerekir. bu kişiler yıllardır emek vermiş abilerimizin ablalarımızın öncülüğünde yetişmiş yeni meslektaşlarımızla olmalıdır
 
80lerin başındayız.. gençler haklarını almak için yürüyor. istediklerini aldılar da.
2000lerdeyiz ama hak almak için yürümüyoruz. kamuoyunun desteğini alabilmek için, ses getirebilmek için yürüyoruz.
 
Değerli CMNET üyeleri ve görüş bildiren sayın katılımcılar. Merhaba.

İsmim Mert GÜVENÇ. İki dönemdir Odamızın ikinci başkanlığı görevini yürütmekteyim. Uzun zamandır ben ve yönetim kurulumuz bu platformda yapılan tartışmaları takip ediyoruz ve yönetim kurullarımızda tartışıyoruz. Bu zamana kadar tartışmaları okuyup not almakla yetinirken bu başlık altına yazma ihtiyacı hissettim. Öncelikle bu alanda yazdıklarımın Odamızı bağlayıcı ya da Oda adına yapılmış bir açıklama olmadığını belirtmek isterim, yazdıklarım tamamen kendi düşünce ve görüşlerimi içermektedir.

Öncelikle tüm CMNET üyelerini bilgilendirmek isterim, Odamızın Genel Merkez, Şube ve Temsilcilik Yönetimlerinde yer alan değerli yönetici arkadaşlarımız bu çabalarından ötürü herhangi bir maddi kazanç elde etmemekte ve tamamen gönüllülük esasıyla bu görevleri yerine getirmektedir. Yani Odamızdaki bütün yönetici arkadaşlarımız işlerinden, evlerinden, eşlerinden, çocuklarından, özel hayatlarından zaman çalarak Oda faaliyetlerine zaman ayırmaktadır. Öncelikle tüm arkadaşlarımıza hepinizin huzurunda tek tek teşekkürlerimi sunarım.

Değerli tartışmacılar ve Sayın Doğan ŞAHİN.

Bizler yukarıda yazdığım nedenlerin arkasına sığınarak yapılan eleştirilerden kaçmadık. Zaman zaman hak ettiğimizden ağır eleştirilere maruz kalsak bile her zaman eleştirildiğimiz konuları çözebilmek adına çalıştık. Kimi zaman sorunları çözebildik, kimi zaman işin içinden çıkamadık fakat mutlaka üzerinde tartıştık.

Değerli arkadaşlar Ülkemizin ve Odamızın gündemi hepinizin bildiği gibi. Son derece ağır baskıların yaşandığı bir dönemde, doğru bildiğini söyleyen ve elini taşın altına koymaktan korkmayan son birkaç örgütten biriyiz. Odamızın tek gücü ise üyeleridir. Üyelerinden destek alamayan bir Oda zaten ayakta kalamayacaktır.

#çevregörevlisideğilçevremühendisi

Odamız, önceki yönetimler döneminde de şu anda da "Çevre Görevlisi" ifadesinin sürekli karşısında durmuş ve bu tanımı Çevre Mühendislerine hiçbir zaman layık görmemiştir. Bu yazdıklarımı destekleyecek açıklamaları Odamızın internet sitesinden bulabilirsiniz.
Değerli arkadaşlar bu platformda bu yönetmeliğe dair neler yaptığımızı uzun uzun anlatmayacağım, fakat tarihe not düşmek adına tüm görüşmelerimizi, yaptığımız toplantıları yine web sitemizde bulabilirsiniz.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kurulduğu günden itibaren sanki Ülkede çevre konusunda herşey dört dörtlük işliyormuş gibi, tek işi çevre görevlisi yönetmeliği üzerinde çalışmak olmuştur. Benim hatırladığım 3 tane taslak çalışması yapılmış fakat bunlarda 2 tanesi görüşe açılmıştır. Hiç görüşe açılmayan ve şuan yürürlükte olan yönetmelikten daha beter olan taslak ise yukarıda ismi yazılı olsun yada olmasın bakanlıkta çalışan meslektaşlarımız ve Odamızın çalışmaları neticesinde hayata geçmeden durdurulmuştur.

Şuan yürürlükte olan yönetmelik çalışmaları sırasında Odamız konudan haberdar olmuş ve gerekli çalışmalara derhal başlamıştır. 30 dan fazla görüşme yapılmış ve bu yönetmeliğin Çevre Mühendislerine hakaret etmekten başka bir anlam ifade etmediği anlatılmıştır. Farklı platformlarda ve sosyal medyada tepkiler verilmiştir.

Sonuç olarak, bu garabet yönetmeliğin bu şekliyle yayımlanmasına engel olunamamıştır. Bu durumda da Oda olarak davamızı açmış bulunuyoruz ve bu davayı kazanacağımızdan hiç şüphemiz yok. Adalet kurumları geç işlese de, Çevre Görevlisi konusunda açtığımız tüm davalarda Odamızı haklı bulmuştur.

Tabiki de dava açtık diye öylece oturup davanın sonuçlanmasını beklemeyeceğiz. Bakanlık yetkilileriyle görüşmelerimiz halen devam etmektedir. Nasıl sonuçlanacağını şu aşamada bilemem fakat yakın zamanda sizlere güzel haberler vereceğimiz kanısındayım.

Yazımın başında da belirttiğim gibi bu güne kadar bu platformu takip ederek payımıza düşen eleştirileri kendi aramızda tartıştık. Fakat ilk defa beni yazmaya iten sebep ise; önceki eleştiriler ÇMO ya da yöneticilerine yönlendirilirken, bu başlık altında kişilerin hedef alındığını görmem olmuştur.

Bu başlıkta adı geçen arkadaşlarımız ve şu an tüm birimlerimizde bulunan kamu personeli olan arkadaşlarımız, akşam 5 te servisine binip evine gidip ayın 15 inde maaşını alarak yaz tatili planları yapabileceği halde, Çevre Mühendislerinin sıkıntılarını kendine dert etmiş ve çalıştıkları kurumlarda Oda görevlerinden dolayı baskı altında kalmayı zaman zaman sürgün edilmeyi göze almış dostlarımızdır. Bu nedenle ben sizin düşüncenizin aksine ismini yazdığınız arkadaşlara özellikle teşekkür ediyorum. İyi ki varlar ve iyi ki Oda yönetimindeler. İsimlerinin yanına sadece kurumlarını yazdığınızda belki sizin gibi düşünebiliriz. Fakat bu kurumda hangi birimlerde görev yaptıklarını da yazdığınız zaman bu isimlerin nasıl özenle seçildiğini zaten anlayacaksınız.

Sayın Doğan Şahin,

Profil resminizden anladığım kadarıyla Odamızın seçim süreçlerini yakından takip ediyorsunuz. Seçim süreçleri 16.03.2014 tarihinde tamamlandı ve bir gurup kazandı bir gurup kaybetti. Bu konuyu memleket meselesi yapmanın kimseye bir yararı olmayacağı düşüncesindeyim. Aksi takdirde her zaman Pazar gününde kalırız ve iki yıllık yönetim sürecinde bir adım bile ilerleyemeyiz.

Buradaki arkadaşlarımızı da doğru bilgilendirmek adına kısa bir açıklama yapmak istiyorum;

Arkadaşlar bu eğitim duyurusundan haberimiz var. Fakat son günlerin moda deyimi ile "zamanlaması manidar". Seçimlerimizden kısa süre önce duyurusu yapılan bu eğitime sessiz kalmamız gibi bir durum söz konusu bile olamaz. Gerekli tepkiler verilmiş fakat bu tepkiler Oda adına yapılamamıştır.

Pazar günü seçim süreci tamamlanmış olsa bile ilçe seçim kurulundan onaylı mazbata gelmediği için kesinleşmiş bir liste bulunmamaktadır. Yani daha sade bir dille, şu an Odamızda karar almaya yetkili ve Oda adına açıklama yapmaya yetkili kimse bulunmamaktadır. Bu demek değildir ki sadece mazbataların gelmesini bekliyoruz. Her akşam ne yapabilir diye tartışıyoruz. Masamızda alternatif çok ve sizlerin değerli katkılarıyla bu seçenekler daha da çoğalacaktır.

Evet Bakanlığın önünde eylemde yapılabilir, farklı illerden katılımı artırmak adına araçlar da kaldırılabilir. Fakat bu kararları almak ve Oda bütçesinden gerekli harcamaları yapmak adına yetkili kişilerin belirlenmesi için kısa bir süre daha geçmesi gerekiyor. Bu bizimde elimizde olan bir durum değil arkadaşlar.

Öncelikle, Çankaya İlçe Seçim Kurulundan seçilen isimlerin tasdik edilmesi, bu isimlerin ilk toplantıda görev dağılımını yapması ve ilgili kurumlara yetkilendirilmiş kişilerin isimlerinin iletilmesi gibi bürokratik işlemlerin tamamlanması gerekmektedir. Bu eğitim duyurusu bilerek ya da tesadüfen Odamızın en savunmasız zamanında gerçekleşmiştir.

Bu açıklamalarımın ardından GAZİANTEP gibi, Odamızın tamamen iç işleyişinin konusu olan ve bu platformlarda tartışmayı gereksiz bulduğum konuya hiç değinmek istemiyorum. Gerekli açıklamalar genel kurulda yapılmıştır ve sanırım tatmin edici cevaplar verebildiğimiz için yönetim kurulumuz tekrar göreve seçilmiştir.

Umarım bahsedilen konularla ilgili tatmin edici cevaplar verebilmişimdir. Zira bundan sonra, polemik yaratmamak ve Odamızı bağlayıcı sözler söylememek adına, eskiden yaptığım gibi bu platformu uzaktan takip etmeye devam edeceğim. Yine tartışmalardan kendime ve yönetim kurulumuza sunmak üzere notlar alacağım.

Saygı ve sevgilerimle.
 
sayın Mert GÜVENÇ bey,
Öncelikle şunu belirteyim ki ben seçimleri kimin kazandığına takılıp kalmış değilim. Koltuk sevdam ise hiç olmadı.
Seçimlere, kazanmak ya da kaybetmek gözüyle bakıyor olmanız bile başlı başına bir yanlışın içinde olduğunuzu gösterir.
Birisinin seçilmesi birisinin seçilmemesi seçimlerin değişmez kuralıdır ve sonuca saygı duyulması demokrasinin gereğidir.
Ancak seçilmiş olmak odanın hakıyla yönetildiği anlamına gelmemektedir. Zira oda iyi yönetilmiş olsa, meslektaşlarımızın haklarını yeterince savunmuş olsa bugün gasp edilmiş haklarımızı değil mesleğimizi daha iyi nasıl yapabileceğimizi konuşuyor olurduk.
Ben seçim konusuna girmek istememiştim ama madem ki siz konuyu seçime getirdiniz bunu da söyleyeyim, size oy vereceğini tahmin ettiğiniz delegelere uçak biletleri gönderip size oy vermeyeceklerini bildiğiniz delegelere neden uçak bileti göndermediniz. Temsilciliklere ne sözler verdiniz bunların hepsini biliyorum.
Ben yukarıdaki mesajlarımda oda yönetimindeki kişilerin isimlerini ve çalıştıkları kurumları yazarken şahısları hedef alarak yazmadım hiç bir zaman da şahıslarla ilgilenmiyorum. Benim orada belirtmek istediğim kim olursa olsun mevzuatları çıkaran kuruma bağlı çalışanların haklarımızı savunamayacağıdır. Bu kişiler a şahsı b şahsı olmuş farketmez.

GAZİANTEP meselesine gelince;
size göre odanın iç işleyişiyle ilgili bir konu olabilir ancak, eğer ki oda yönetim kurulu başkanı 6 organize sanayi bölgesi, 6,5 milyar dolar ihracat getirisi, 220 çevre mühendisi üyesi olan bir temsilciliğin 2 genel kurulda alınmış şubeleşme kararının iptalini istiyorsa o kişi benim nazarımda çevre mühendislerini temsil edemez.

sayın Mert GÜVENÇ bey, GAZİANTEP konusunda madem ki odanın iç işleyişiyle ilgili doğru olduğuna inandığınız bir konuydu ise neden 2 dk içinde önergenizi geri çektiniz

meslektaşlarımın konuya bu kadar ilgisiz kalması beni üzdü
 
Aslında hükümetlerin Çevre konusuna bakış açısına da bakmak lazım. Evet işleyiş mevzuat ile yürüyor ama hükümetlerde çevre konusu hep 2. plana atıldı. önce Orman ile birleştirildi sonra eski adı Bayındırlık olan bakanlıkla birleştirdi. Şu an çevremde kamuda çalışan çevre müh. arkadaşlarla konuştuğumda sizlerde belki bu yoruma katılırsınız. Kentsel dönüşümün kaynağı olarak çevrenin döner sermayesini gördüğü ve o yüzden birleştirdiği konusunda hem fikirler. O yüzden Çevre görevlisi gibi tanımlar ya da çevre tahrifatını destekleyici mevzuat olacaktır. Burada yapılması gereken Çevre Bakanlığının kurulması ve ondan sonra da çevre mevzuatının baştan sona revizyonudur.
 
Üst