• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

Çmo istanbul şubede yapılan toplantı hk. bilgilendirme

Göksel Kurtuluş

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 Kasım 2009
Firma
Sağlık Kurumu
Merhaba,

Dün Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesinde yapılan ve tüm çevre mühendislerine açık olan toplantıya katılım maalesef konunun önemi ile ters orantılıydı. Forumdaki, mail gruplarındaki sosyal medyadaki serzenişlerin tamamen kendi kendimizi tatmin etmek için olduğu, çözüm değil ağlama duvarı istediğimizi gözler önüne seren bir tablo ile karşı karşıyaydık. Ancak az sayıda kişi olmasına rağmen nitelikli tespitler ve çözüm önerileri sunulduğunu belirtmeliyim. ÇMNET'ten ben, @yara_bandi , @Murat Erdem ve @Didem Altaş toplantıya katılım sağladık. Genel Merkezden katılım olması da güzeldi. Tüm öneriler not alındı. Ben biraz kendi dile getirdiklerimi paylaşacağım, diğer arkadaşlar da ekleme yapacaktır.

Çevre yönetim hizmeti alma şartları

MADDE 5 –
(8) ÇKAGİLHY’nin EK-1 ve EK-2 listelerinde yer almasına rağmen yetkili makam tarafından çevre izninden muaf olduğuna ilişkin görüş verilen işletmelerin çevre görevlisi bulundurmaları zorunlu değildir.

Bu madde aslında Çevre Görevlisi kavramına bakış açısının sadece Çevre İzni almaktan ibaret olduğunu bize gösteriyor. Sanki Çevre İzninden muaf olunca çevre ile ilgili tüm sorumlulukların bittiği gibi bir izlenim oluşuyor. Bu arada hatırlatayım Çevre İzni emisyon, deşarj, gürültü parametreleri ile ilgili olduğunu unutmayalım. Çevre Lisansı ile ilgili konular açık değil. Ve dahası ÇKAGİLHY’nin EK-1 ve EK-2 listelerinin ne kadar yetersiz olduğu da ortadadır.

Ana madde ile ilgili benim şöyle bir eklemem var. Laboratuvarlar maalesef bu hizmeti alma zorunluluğu bulunmuyor. Klinik işlem yapan ve eğitim amaçlı kullanılan laboratuvarlarda çevre yönetimi tamamıyla başıboş ve bunların sayısını düşünürsek kirlilik yükü oldukça fazla. Laboratuvarları da sisteme katacak bir formül düşünülmelidir.

Çevre görevlisi belgesi

MADDE 7 –
(2) En az 4 (dört) yıllık üniversite mezunu olup, Bakanlık veya mülga Çevre Bakanlığı veya mülga Çevre ve Orman Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatlarının;

a) Çevre yönetimi, çevresel etki değerlendirmesi, izin, lisans ve denetim ile ilgili teknik birimlerinde çevre mevzuatı kapsamında en az 4 (dört) yıl çalışmış olanlara,

b) Çevre yönetimi, çevresel etki değerlendirmesi, izin, lisans ve denetim ile ilgili teknik birimlerde şube müdürü, il müdür yardımcısı, il müdürü, daire başkanı ve üstü görevlerde en az üç yıl çalışmış olanlara,

durumlarını belgelendirmeleri halinde sınav ve ücret şartı aranmaksızın çevre görevlisi belgesi verilir.

Çevre Mühendislerinin 4 yıllık eğitimleri yeterli görülmeyip mevzuat sınavına tabi tutuluyor ancak 4 yıllık herhangi bir bölüm mezunu olan bir kişinin çevre ile ilgili bir işin ucundan 3-4 yıl tutmuş olması Çevre Mühendislerinden çok daha bilgili olduklarının ispatı sayılıp direkt bu belgenin sahibi olabiliyor. Bu madde üzerinde durulması gerekmektedir.

Yükümlülükler

MADDE 10 –

(9) İşletmelerde ve çevre yönetim birimlerinde istihdam edilen çevre görevlileri bu Yönetmelikte tanımlanan yükümlülükler dışında işletme bünyesinde başka iş ve işlemlerde çalıştırılamazlar.

Bu madde biz Çevre Mühendislerini işverenlerin kullanmasını önleyecek bir maddeymiş gibi görünmektedir ancak burada temel sorun bu yönetmelikle birlikte bir firmada devamlı görev yapan (ayda en az 20 iş günü) Çevre Mühendisinin işini danışmanlık firmasında çalışan bir kişi 1-2 günde bitirebilir gibi bir algı oluşmaktadır. Bu yönetmeliği okuyan ve çevre işlerine pek gönüllü olmayan bir işveren ne düşünür?

Çevre Mühendisi çalıştırmak yerine danışmanlık alırım diye düşünür ve sonuç olarak

ya Çevre Mühendisi işsiz kalır
ya da Çevre Mühendisine kalite, İSG gibi işler yaptırılmaya devam edilir ancak bunların yasal platformda ortaya çıkması engellenir

Unutmayalım ki Çevre Mühendislerinin sanayide devamlı olarak istihdam edilmesinde yasal zorunluluk yanında bu yan işler de etkili olmuştur. Çevre Mühendislerinin iş yerlerinde sömürülmemesi için daha iyi düşünülmüş, birbiri ile çelişmeyen ve Çevre Mühendisinin haklarını bütünüyle koruyan bir çözüm bulunmalıdır.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Çevre Görevlisi, Çevre Yönetim Birimi ve Çevre Danışmanlık Firmalarının Yeterlik Başvurularına İlişkin Usul ve Esaslar

Başvurularda aranacak bilgi ve belgeler

MADDE 11 –

5) Oda sicil numarası (Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğine bağlı odalar için),

Hep istediğimiz birlik olmak ile ilgili atılmış güzel bir adımdır. Ancak Kimya, Biyoloji, Fizik gibi bölüm mezunlarının bağlı olduğu meslek odaları yok, bunlar ne yapacak, bunu emsal olarak gösteren bir mühendiste böyle bir maddenin gerekliliği konusunda soru işaretleri olacaktır. Yine Çevre Görevlisi kavramının kapsamı ile ilgili sorun başka bir maddede karşımıza çıkıyor.

c) Çevre danışmanlık firması başvurusunda;
5) Büro tescil belgesi (Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğine bağlı odalardan alınmış),

ÇMO'nun saygınlığının ve yaptırımının artmasını istiyorsak bu maddenin;
Çevre Mühendisleri Odasından alınan büro tescil belgesi şeklinde değiştirilmesi gerekmektedir.

Böylece ÇMO danışmanlık firmalarında çalışan tüm çevre mühendislerinin haklarını savunabilecek konuma gelecektir.

Belgelerin askıya alınması ve iptali

MADDE 14 –
(7) Belgesi iptal edilen çevre görevlisi, çevre yönetim birimi ve firmalar bir yıl süre ile yeni belge müracaatında bulunamazlar.

Mevcut yönetmeliklerdeki uygulama sorunları, iş verenlerin çevre ile ilgili konulara olan dirençleri ve ceza puanları göz önünde bulundurulduğunda 4 yıllık vize döneminde belgenin iptali veya askıya alınmasının hiç de zor olmadığı görülmektedir. Peki piyasadaki iş hacminin büyük çoğunluğunun Çevre Görevlisi istihdamı olduğunu düşünürsek 1 sene belge başvurusu yapamayacak Çevre Mühendisleri ne iş yapacak? Çok ağır bir cezalandırma değil midir?

Yönetmelik olarak çok detaya inilmiş olduğu ve sistemin oturması adına iyileştirmeler içerdiğini kabul etmeliyiz. Ama mevcut eksiklikleri göz ardı edemeyiz.

Yukarıdaki maddelerde bahsetmedim ancak Çevre Görevlisi tanımının ne kadar yanlış olduğu, bu işi ancak Çevre Mühendislerinin yapmasının gerektiği konusunda toplantıya katılan herkes hemfikirdi. Zaten diğer maddelerdeki bir çok sorun da bu kavramdan kaynaklanmaktadır.

Düzeltme: @Murat Erdem in uyarısı ile @Didem Altaş yazıya eklenmiştir.
 
20 yatak ve üzeri hastaneler ÇKAGİLHY'in de yer alırken aynı zaman İzin/Lisans konularından muaftır. Ancak yeni yönetmelikte çevre izninden muaf olan işletmeler danışmanlık bulundurma zorunlulukları ortadan kalkarken, hastaneler aynı yönetmelikte danışmanlığa tabi tutulmaktadır. Bunun yanında bir işletmeye çevre izni/lisansı alındıktan sonra ki yapılan işlemler ile çevre izninden muaf olanlara yapılan işlemler arasında nasıl bir fark var ki? Söz konusu durum sanayiciler arasında haksız bir rekabet ortamı oluşturacaktır. Örneğin gıda endüstrisinde yakma kazanı 2 MW'tan küçük olan işletmeler emisyonundan muaf olduğu için çevre danışmanlığından da muaf kalmakta iken yakma kazanı 2 MW'tan yüksek olan aynı sektördeki işletme sadece çevre iznine değil çevre danışmanlığına da tabidir. O zaman bu durumda çevre görevlilerinden (!) beklenen ya da bu yönetmelikteki amaç tesisteki oluşan atıkları belirlemek ve bertarafını mı sağlamak, yoksa tamamen çevre izninin alınmasını mı sağlamak. Eğer bu yönetmeliğin amacı sadece izin/lisans alımının sağlamak ise o zaman bu işlemi yapmak için 5 kişi şartı ağır bir şart değil midir? Bizden istenen bu atıklarla ilgili işlemlerin yapılması ise o zaman diğer mesleklere neden ihtiyaç duyuluyor? Yeni yönetmelik ile kurulmaya çalışan sistem sadece tekelleşmeye yönelik olup, ne sürdürülebilir bir ortama ne de önü görülebilen bir sektör oluşmasına meydan verebilmektedir.
 
Merhaba Arkadaşlar,

Aslında bugün konuyla ilgili buraya bir şeyler yazmayacaktım ama 2 gündür, @Göksel Kurtuluş 'un ve @yara_bandi 'nın aksi yöndeki ısrarları için kısa bir kaç cümle yazacağım. Ama hiç birisi cumartesi günkü toplantının içeriği ile ilgili olmayacak zira zaten içeriği merak edenler toplantıya katılırdı.

Öncelikle katılımları ve değerli görüş ve eleştirilerini orada paylaşan @Göksel Kurtuluş, @yara_bandi ve @Didem Altaş Hanıma teşekkür ederim. Yukarıda katılımcıları sayarken @Didem Altaş Hanımı atlamışız, kendisinden özür diliyoruz.

Toplantı benim açımdan oldukça yararlı geçti, katılım olarak genel toplantılara göre nispeten daha kalabalık ama konunun önemi ele alındığında ise malesef yetersizdi. Sayı olarak 40-50 kadar kişi, bildiğimiz ÇMO İstanbul Şube'nin küçük toplantı odasına ancak sığabildi, ayakta dinleyenlerde oldu. Ama yazıktır ki forumda o kadar ağlayan, sağa sola suç atan bir çok arkadaşı göremedik, İstanbul dışında olanlara lafım yok ama ben en az 10 kadar kişiyi telefonla aradım yada mesaj çektim. Bunların hepsi Danışmanlık Firmasında çalışan kişiler yada bir dönem bu işi yapmış olanlardı. Bana dönen cevaplar hep klasik "İşim var, gelemeyeceğim" . Ya arkadaşlar sormak istiyorum, sizin asıl işiniz Çevre Mühendisliği değil mi ?? Telefonda böyle demedim tabi ama çok defa aklımdan geçti, sonunda içimde kalmasın istedim buraya yazıyorum.

Bu yazıyı yazıyorum ki sorunun temelini görelim, bugün danışmanlık konusunda haklarımız elimizden alınıyor diye kendi aramız da bağırıp çağırıyoruz ya. Yarın, bi 3-5 sene sonra başka bir alanda da aynı şeyleri yaşayacağız, yine "haklarımız elimizden alınıyor biz boşuna mı okuduk" edebiyatını yapacağız. Yani böyle giderse sırtımıza binen çok olur. Bugün burdan söylüyorum ki yarın hazmetmemiz daha rahat olsun.

Biz kendi mesleğimize önem vermiyoruz ama bakanlıktan bizim mesleğimize önem vermesini bekliyoruz :)) İnanın durum aynen böyle. Arkadaşlar ne kullanıyorsunuz siz ?? Bu neyin kafası ?? Biraz argo oluyor belki kusura bakmayın ama dün yazsaydım bu yazıyı daha argo bi tabir kullanacaktım. Forum kurallarını kendim çiğnemiş olacaktım. O yüzden bize bazı şeyler hak.. Ben danışmanlık işleriyle uğraşmıyorum, bundan sonra da bu alanda iş yapmayı düşünmüyorum, ama Çevre Mühendisliği'nin de bu kadar ayaklar altına alınmasına gönlüm razı olmuyor.

Yönetmelikten memnun olan arkadaşlarım da var, bu arkadaşlar firma sahibi de değil. Biz uğraşıyorduk yeni firmalarla, en azından doğal bir seleksiyon olur düşüncesindeler. Bir kaç tanesi İSG sınavına hazırlanıyor, malum İş güvenliği uzmanı olarak tercih edilen en değerli meslek Çevre Mühendisliği (idi). Ama bu yönetmeliğe kadardı. Bundan sonra en az tercih edilen olacak :) Çünkü Yönetmelik çevre izin ve danışmanlığı, çevre görevlisi gibi işleri yapan kişilerin başka iş yapmasını yasaklıyor. İşveren ne için Çevre Mühendislerini tercih ediyordu ? Ben bu adamı alırsam İSG işleri yapar, bunun yanında çevre işlerini de yürütür. Bundan sonra ne olacak peki ? Çevre işleri için bir Çevre Mühendisi neden istihdam etsin ? Onun maaşı, sigortası vs.. ? Gider bi danışmanlık firmasına 3-5 kuruş verir çözer olayı. İSG içinde alır bi Makina, Elektronik, Endüstri Mühendisini ( Üretimi hangi yöndeyse onu seçer ) hem İSG işlerini yaptırır, hemde üretimde kullanabileceği alanlara kaydırır. Nasıl olsa onların yönetmeliklerle kısıtlanan bir meslekleri yok.

Çevre Mühendisliğinin amacı zaten firmaya kar yaptırmak değil ki ? Örneğin bir Makina Mühendisi üretimden sorumludur, üretim demek firmanın kar etmesi demek, bu adamla atık su arıtma tesisinde çalışan çevre mühendisi aynı mıdır işverenin gözünde ? Arıtma tesisisin çalışıp çalışmaması çok mu umrundadır firma sahibinin ? Saniyesi masraf, kimyasalıdır, elektriğidir.. Kazancı kime ? Çevreye, peki çevreyi çok mu düşünüyor bu insanlar ? Zaten yasal bir sorumlulukları olmasa tek bir çevre mühendisini çalıştırırlar mı sanıyorsunuz siz ? Örnek arıtma tesisi değilde herhangi bir çevre alanında çalışan, çevre mühendisi için de aynıdır. Hal böyleyken bir de yönetmeliklerle bu mesleğin önü bu şekilde kesiliyor..

Yazıya başlarken bir kaç cümle yazacağım diye başladım ama tutamadım kendimi. Neyse yazmak istediğim çok şey var ama yeter bu kadar. Zaten yapacak daha önemli işlerim var nasıl olsa (!) Pazartesi toplantısına da katılmadım elimde iş var diye, oturdum burda yazıyorum :) Danışmanlık işi yapanlar düşünsün di mi ? Demem o ki, biz bu kafayla gidersek daha çok ağlarız.. Allah'tan böyle forumlar falan var ki, anlat derdini Güzin Abla'ya rolü üstleniyorlar da içimiz döküp rahatlıyoruz. :)

Kafanızı ağrıttım, kusura bakmayın, normalde fazla konuşmayı sevmem ama bazen de tutatmıyorum böyle kendimi.. Hepinize iyi çalışmalar arkadaşlar..
 
Öncelikle sayın @Murat Erdem 'e fikirleri için teşekkür ediyorum. Bir çok şeyi dile getirmiş. Ayrıca;

@Murat Erdem

Buraya şunu ekleyim. İşveren İSG için herhangi bir işine yarayacak Mühendislik mezununu alır, hem İSG'de hem de kendi işlerinde kullanır. Bununla birlikte bir de Çevre Görevlisi eğitimine gönderip, belgeyi aldırır ve Çevre sektöründe de yine bu kişiyi kullanır. Yani bu, Çevre sektörünün Çevre Mühendisinden uzaklaşması, elinden alınması demek oluyor. Bunu yapan yerler vardı ve hâlâ da var. Bu yönetmelikle birlikte artacaktır da.
 
İşveren kurnaz, senden benden önce düşünür :)
Zaten kızdığım nokta da şu. Bu tür yönetmelikler çıktıktan sonra uygulama ile ilgili yapılan yorumları Bakanlık ciddiye almıyor değil, alıyor. Ancak bu yorumlar bizden ziyade işverenlerden oluyor. Dolayısıyla onlar daha fazla ses çıkarttığı için bir takım maddeler onların istediğine paralel olabiliyor.
 
@Murat Erdem bey, yazdıklarınızda size katılıyorum. Ancak zaten firma yetkilileri Çevre Mühendisliği mesleğinin derdinde değiller ki, tek gocundukları nokta 5 kişi ve deneyim.

Hal böyle olunca, odaya tepki artıyor siz çevre mühendisliği diye tutturduğunuz için böyle oluyor diye. Bence bu zihniyet oda toplantısına katılmasa da olur.
 
@Şeyma Huyut
Kusur bakmayın ama o oda toplantısında çevre mühendisi olması şart diyenlerden biriyim. Çünkü bu meslek bizim mesleğimiz. Niçin diğer mesleklerle kendi mesleğimi paylaşıyorum ki. Çevre sektörü tamamen çevre görevlisine indirgenebilecek kadar basit bir sektör mü? O yüzden de diğer mesleklerle kendi işimi paylaşmayı düşünmüyorum ve bu şekilde düşünen arkadaşlarında az olduğuna inanmıyorum.
 
@ECK

Dediğiniz şeyi aşağıdaki madde kabul etmiyor. Çevre görevlisi olarak çalışan biri farklı bir işte çalışamıyor, ya çevre görevlisi olacak yada diğer alandaki görevini yürütecek. İkisini bir arada yapamıyor yönetmeliğe göre .

" Madde 10 (9) İşletmelerde ve çevre yönetim birimlerinde istihdam edilen çevre görevlileri bu Yönetmelikte tanımlanan yükümlülükler dışında işletme bünyesinde başka iş ve işlemlerde çalıştırılamazlar."
 
@Fatih Çoban
Enerji sorumlusu ya da kalite sistem sorumlusunda kişiyi sgk dökümlerinde göremezsiniz. Dolayısı ile makine mühendisi önünüze geçer. Sadece isg ile alakalı konuda sıkıntı olacak o kadar.
 
@Şeyma Huyut
Yani diğer meslekler bizim işimizi yapmalılar mı? Çevre görevlisi ünvanı altında makine, inşaat mühendisi gibi diğer mühendisler çalışmalı mı?
 
@yara_bandi

Ona bakarsanız muhasebe sorumlusu, satınalma sorumlusu, vb sorumlusuda olabilir. Herhangi bir temizlikçi işide yapabilir. Yukarıdaki arkadaş İSG üzerinden devam ettirdiği için bu açıklamayı yaptım. Çevre mühendislerinin en çok yöneldiği diğer alanda İSG olduğu için, geneli üzerinden değerlendirerek yorumlamak gerekir.
 
Üst