Iş güvenlik uzmanlıgı c sınıfı

Doğru paylaşımlar insanların akıllarındaki olumsuzlukları yok ettiği gibi yeni ve kalıcı bilgiler ulaşmasını sağlar. Teşekkürler,..

Tuğba hanım doğru söylüyor. SGK 'ya bulunduğunuz tehlike sınıfına göre prim ödüyorsunuz.
Ancak, tehlike grubunuzu doğru seçmez iseniz, boşuna fazla ödemiş olursunuz

arkadaşlar selamlar. İSG uzmanı olarak çalışanınız var mı? ne kadar ücret alıyorsunuz. bazı kişilerden duyuyorum da ücreti tabana çekmişler. tamam para kazanmak gerekli ama böyle riskli bir işi yapmak ve çok düşük miktara çalışmak sizce doğru mu?

@servet2008
Genelde öyle olmuyor. Çok tehlikeli yerler , ofis hizmeti yaptıklarını söylerek ödemesi gerekenin çok altında ödüyorlar. Şu anki karışıklıklar ve sıkıntılardan bundan ibaret ,
Bu işle alakalı hiç bir fikri olmayıp ta aaa bu işte para var deyip girecek arkadaşlar bence iyice düşünmeli.

@dennis62
Arkadaşlar nasıl ki Çevre Mühendisliğini bitiren herkes aynı maaşa çalışmak durumunda değil, İş Güvenliği Uzmanı olan bir kişi de aynı parayı almak durumunda değildir. Mesleki tecrübe, donanım, bilgi, yabancı dil, sosyal ilişkiler ve çalışılan firmanın İSG kültürü gibi bir çok faktör kişinin alacağı maaşı etkiler.
İSG Uzmanlığı sadece para için yapılacak bir meslek değil. Bir mühendis olarak bu işe girmişseniz, ilk başta bu iş size hafif gelebilir. (çok zor ve teknik bir meslektir oysa) Mühendislik eğitiminden sonra işçilere eğitim vermek, prosedür talimat hazırlamak, zabıta gibi dolaşmak sizi hayal kırıklığına uğratabilir. Etrafınızdaki işçilerin diğer mühendislere yaklaşımı ile size yaklaşımları her zaman farklı olacaktır. Sosyal sorunları olan biriyse uzman, zaten sevilmeyen sifatını kişisel olarak ta tesciller. Sosyal anlamda başarılı olan biri için de işçi ve işveren tarafından sevilen biri olmak oldukça zaman alacaktır.
Ben bir çok yerde yazdığım gibi yine tekrar etmek istiyorum, İSG Uzmanlığı bir gönül işidir, işçinin sorunlarını görmek, işçiye onlardan biri olduğunu hissettirebilmek, dertlerini sıkıntılarını anlayabilmek çok büyük önem taşımaktadır. Bu işi yaptığım 4 yıl boyunca, işveren vekillerinden (şantiye şefleri) "ha dağdaki öküz ha bu işçiler" nevinden çok sözler işittim. Ama özveriyle, emekle o işçilere gerçekten onların faydaları için bir şeyler yaptığımıza ikna ettiğimiz anda kendini küçük dağların sahibi olan şantiye şefinden çok daha akıllı, kültürlü ve tecrübeli olduğunu gördük. Ama bu bahsettiklerimi yapana kadar simsiyah saçlarım beyazlarla doldu.
İSG uzmanlığı yapacak kişiler bu sosyal sorumluluğu hissederek yapıyorsa başarılı olur, ben hiç maaş konuşmadım işverenlerimle ve her zaman beklentilerimin üzerinde aldım maaşımı. Ancak Türkiye'de mevzuatın İSG Uzmanını kurbanlık koyun haline getirdiği günümüzde bu mesleği daha fazla yaparak aile yaşantımı tehlikeye atacağımı düşündüğüm için İSG uzmanı olarak çalışmayı bıraktım. Şu anda uzmanken aldığım maaşın yarısına çalışıyorum. Firmama iş yapan bütün işletmeleri sosyal,çevre ve iş güvenliği konularında denetliyorum ve kendilerine bu kültürü kazandırmaya çalışıyorum. Aslında uzman sıfatı ile çalışırken ne yapıyorsam aynısını yapıyorum. Yani bence İSG uzmanlığı yapan bir mühendis, bu işi yaparken mühendislikte aldığı maaşın iki katını almıyorsa, alsın mühendislik maaşını otursun yerinde. Ne demişler,azıcık aşım, ağrısız başım.

Kardeşim çalıştırdığı işçisini dediğin manada gören o kadar çok ök..... gördüm ki seni tebrik ediyorum.Konuştuğun gibi onların sırtında yaşayan bir çok kendini bilmez var . onlara sadece el insaf diyorum.
Benim şahit olduğum bir olayı anlatmadan geçemeyeceğim; personel işi bir dengesiz , Servet bey bunlara fazla yüz vermeye gelmez , tepenize çıkar bu hayv...lar , tabi ki tartıştık, fakat ben tartışmak yanlısı olmayan birisiyim. Ona gereken farklı hareketi yaptım .Dersini aldı umarım.

Yener bey ,
Çok güzel özetlemişiniz durumu.

işyeri sicil numarası o işyerinin tehlike sınıfını belirler tuğba hanım

Ama insanlar bir şirket içinde birden farklı iş yaptığı için (az tehlikeli , çok tehlikeli gibi) tebliğe bakma gereği duyulur.

nasıl belirlediğini örnekle anlatırmısınız lütfen ,ben dahil bir çok kişinin bilgisi olmuş olur,ben yine söylediğimde iddia ediyorum gerçi ama bekliyorum merakla yanıtınızı

Yukarıda okudum, tehlikeli gurupta oldukları halde az tehlikeli sınıfta diye sgk ya bu şekilde beyanda bulunan kan emiciler , gözünüzü toprak doyursun , doyuracak da,
76 milyon insanın hakkını gasp eden medeni hırsızlar,
Gün gelecek sizden misli nispette çıkacak bunlar unutmayın, aslında sizin aklınız çalıp çırpmaktan başka bir şeye çalışmaz,
ben de laf söylüyorum.
Köpek bile ekmek yediği kapıya ihanet etmez,.....

Arkadaş şunu söylemeye çalışmış galiba , sgk nosunun 2,3,4,5 . numaraları NACE kodudur. Ve bu kod hangi işin yapıldığını gösterir. Ve buna görede kısa vadeli sigorta kollarında ki tehlike sınıfına göre işverenler çeşitli yüzdelerde primler öderler . Ama güzel ülkemizin akıllı muhasebecileri ile işverenler az prim ödemek için bu nace kodlarında küçük hileler yaparlar. Çok sık rastladığım bir olay adam çok tehlikeli bir işle iştigal etmekte halbuki NACE kodu ise ofis hizmeti verdiğini yani ( Az tehlikeli) olduğunu söylüyor. İşte isg ile ilgili tehlike sınıfı ve bir çok konuyu etkileyecek yönetmelikler bu yüzden haala çıkamamıştır. (Gerçi eli kulağında en geç haftaya en az 10 yön. bekliyorum). Şimdi bu kodların değişmesi demek artı birde ceza demek.
Aynı bakanlığın farklı kurumlarının , farklı tehlike sınıflarına göre işlem yapması , bakanlık içinde ayrı bir utanç neyse bunu inşallah çözerler.
Bir diğer konu ; bir firmanın birden çok tehlike sınıfı olmaz. Bir firma neyle iştigal edip o alan üstünden para kazanıyorsa , o iş tehlike sınıfını belirlenir.
Örneğin; bal üreten bir gıda tesisi ; üretimde 100 , bakımda 10 , ofiste 25 , pazarlamada 150 kişi ile çalışıyorsa , en çok kişi nerde ise ona göre tehlike sınıfı belirlenmez. Bu adam bal alıp , paketleyip satmaktan para kazanıyorsa bunun işi budur. Ve bal üretimi ile ilgili tehlike sınıfına girer. Yani bakım işi çok tehlikeli , ofis işi az tehlikeli , üretim işi tehlikeli olmaz . Ana işi ne ise tehlike sınıfı da odur. Bölümlere göre , risk değerlendirmesi ve tehlikelerin yorumlanması isg müh. işidir.

5510 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU UYARINCA İŞYERLERİNİN TESCİLİNE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA TEBLİĞ
Kurumca verilen işyeri sicil numarası, işyerinin tehlike sınıfı ile birlikte işverene tebliğ edilir.
Ayrıca zaten yukarıda demek istediğim oydu bir işyerinde birden fazla tehlike sınıfı olur ama siz en tehlikeli duruma göre önlemleri alırsınız arkadaşlar. Bir işyeri hem tehlikeli hemde az tehlikeli olmaz...

İşletme belgesi alırken işyeri sicil numaranıza göre işlem yapılır.

ok haklısınız ama örneğin bir firmaya gidiyorsunuz görüşmeye uzmanlık hizmeti vermek için soruyorsunuz tehlike sınıfınızı kontrol ettiniz mi diye yetkililer SGK kanununa göre belirlenen tehlike sınıfını gösteriyorlar I,II,III vb. gibi buradan çıkartılamıyor bizim o firmada çalışma süremiz ve firmanın az tehlikeli,tehlikeli ve çok tehlikeli olduğu da anlaşılmıyor. Aşkın bey, benim söylemeye çalıştığım bu siz bundan bulunabiliyor demiştiniz.Ama sorduğum sorunun cevabını alamadım.

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU

Kanun No. 6331

Tehlike sınıfının belirlenmesi
MADDE 9- (1) İşyeri tehlike sınıfları; 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 83 üncü maddesine göre belirlenen kısa vadeli sigorta kolları prim tarifesi de dikkate alınarak, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürünün Başkanlığında ilgili taraflarca oluşturulan komisyonun görüşleri doğrultusunda, Bakanlıkça çıkarılacak tebliğ ile tespit edilir.
(2) İşyeri tehlike sınıflarının tespitinde, o işyerinde yapılan asıl iş dikkate alınır.

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU

Kanun Numarası : 5510

KISA VADELİ SİGORTA KOLLARI PRİM TARİFESİ VE İŞKOLLARININ VE İŞLERİN TEHLİKE SINIF VE DERECELERİNİN BELİRLENMESİ
Madde 83- Kısa vadeli sigorta kolları primi, yapılan işin iş kazası ve meslek hastalığı bakımından gösterdiği tehlikenin ağırlığına göre tespit edilir. İş kolları tehlikenin ağırlığına göre sınıflara, bu sınıflar da özel iş şartlarına ve tehlikeyi önlemek için alınmış olan tedbirlere göre derecelere ayrılır. Hangi iş kollarının hangi tehlike sınıfına girdiği, tehlike sınıf ve derecesine ait prim oranlarının ve tehlike derecelerinin belirlenmesinde uygulanacak esaslar, ilgili bakanlıkların görüşleri de alınarak Bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu kararıyla yürürlüğe konulacak bir tarife ile tespit edilir. Prim tarifesi gerekli görülürse aynı usûlle değiştirilebilir.

Yapılan işin birinci fıkrada belirtilen tarifeye göre hangi tehlike sınıf ve derecesine girdiği ve ödenecek kısa vadeli sigorta kolları primi oranı Kurumca belirlenerek işverene ve 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı sayılanlara tebliğ edilir. İş kazasını ve meslek hastalığını önleyecek tedbirler hakkındaki mevzuat hükümlerine uygun bulunmadığı tespit edilen işler, Kurumca daha yüksek primli derecelere konulabilir.

Kurum, işyerinin tespit edilmiş bulunan tehlike sınıf ve derecesini yaptıracağı incelemelere dayanarak kendiliğinden veya işverenin ya da 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı sayılanların isteği üzerine değiştirebilir. Kurumca yapılacak değişikliklere ilişkin kararın takvim yılından en az bir ay önce işverene, işveren tarafından değişiklik isteğinin de takvim yılından en az iki ay önce Kuruma bildirilmesi şarttır.

Böylece karara bağlanacak değişiklikler, karar veya istekten sonraki takvim yılı başında yürürlüğe girer.

İşverenler ile 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı sayılanlar, tehlike sınıf ve derecesi ile prim oranı hakkında Kurumca yapılacak yazılı bildirimi aldıktan sonra bir ay içinde Kuruma itiraz edebilir. Kurum, bu itirazı inceleyerek en geç üç ay içinde karara bağlayarak sonucunu itiraz edene bildirir. İlgililer, Kurumun kararı üzerine, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde yetkili mahkemeye başvurabilir. Kuruma itiraz edilmesi veya mahkemeye başvurulması, primlerin takip ve tahsilini durdurmaz.

İşverenin veya 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı sayılanların itirazı; işyerinin tehlike sınıfı ve derecesi ile kısa vadeli sigorta kolları prim oranının tebliğine ilişkin yazının işverence veya 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı sayılanlar tarafından tebellüğünden itibaren bir ay içinde yapılmış ise, değiştirilen iş kolu kodu ve tehlike sınıfı ile tehlike derecesinin hatalı uygulandığı tarihten, bir aylık süre dışında yapılmış ise, itirazın Kurum kayıtlarına intikali tarihini izleyen yılbaşından, üçüncü fıkrada belirtilen sürelerin aşılması durumunda ise, Kurumca yapılacak değişikliğe ilişkin kararın tebliğini izleyen takvim yılı başından geçerli olarak uygulanır.

Bu değişiklik nedeniyle tehlike sınıf ve derecesinin yükselmesi halinde, kararın işverene veya 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı sayılanlara tebliğ edildiği tarih ile yürürlük tarihi arasındaki süreye ilişkin kısa vadeli sigorta kollarına ait prim farkının tebliği tarihini takip eden bir ay içerisinde Kuruma ödenmesi halinde, fark prim için gecikme cezası ve gecikme zammı alınmaz. Aksi takdirde, fark primi 89 uncu madde uyarınca gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil olunur. Tehlike sınıf ve derecesinin düşmesi halinde ise, kısa vadeli sigorta kolları sigortası prim farkı, işverenin varsa borçlarına mahsup edilir, yoksa iade edilir. Bir ay içinde iade edilmesi halinde faiz ödenmez.

TEHLİKE SINIF VE DERECELERİNİ ETKİLEYEBİLECEK DEĞİŞİKLİKLER

Madde 84- İşverenler ile 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı sayılanlar, tehlike sınıf ve derecesini etkileyebilecek her türlü değişikliği bir ay içinde Kuruma bildirmekle yükümlüdür. Bu bildirim üzerine Kurum, yaptıracağı incelemeler sonunda tehlike sınıf ve derecesini değiştirebilir. Tehlike sınıf ve derecesini etkileyebilecek değişiklik bir ay içinde bildirilirse bu konuda Kurumca verilecek karar, değişikliğin meydana geldiği tarihten sonraki ay başından başlanarak uygulanır.

Tehlike sınıf ve derecesini etkileyebilecek değişiklik bir ay içinde bildirilmezse;

a) Tehlike sınıfı yükseliyorsa, değişikliğin meydana geldiği,

b) Tehlike sınıfı düşüyorsa, değişikliğin Kurumca öğrenildiği,

tarihler esas alınmak ve bu tarihlerden sonraki ay başından itibaren uygulanmak üzere, Kurumca karar alınır ve ilgililere tebliğ olunur.

NACE kodu tek başına tehlikeli sınıfının belirlenmesinde bizler için yeterli olmamalıdır. Daha önce tehlikesiz sınıfta olan ve ona göre NACE kodu olan bir firma, zamanla işin ağırlığını değiştirebilir. SGK'ya bildirim yapılmaz ve denetim de yapılmazsa firma kağıt üzerinde tehlikesiz veya az tehlikeli sınıfta kalır ancak hakikate çok tehlikeli sınıfta olur. Bu durumda böyle bir firmaya uzman veren kişi de zor durumda kalabilir.

Yener bey, işte tam bu noktada iş güvenlikçi arkadaşlarımızın üretim alanının risklerini ve üretilen ürün kategorilerini çok iyi bilmeleri gerekir. Yoksa dediğiniz gibi bir olumsuzluk ile karşılaşabilirler.
İş güvenliği ilk bakıldığında çok cazip gelebilir, fakat daha önce de söylediğim gibi, tamamen dikkat isteyen ve asla boşluk bırakılmayacak bir iş.
Arkadaşlar , bu iş bir gül bahçesi gibi gözükse de, aslında tamamen dikenli bir kaktüs olarak kalacaktır. Çünkü, inanmayan bir yönetim anlayışının hüküm sürdüğü ülkemizde gerçekten işimiz zor.
Kalite anlayışının ilk yeşermeye başladığı dönemlerde, üst yönetim karşımızda adeta etten duvar olmuştu.Zamanla kayıtlar sayesinde geriye dönük kontroller olası hataları bir şekilde bertaraf etmeye başlayınca onların da hoşuna gitti, fakat çok kalpleri kırdılar ve çok canları yaktılar.
Şu anda da iş güvenliğine aynı mantık ile bakanla, zamanla bu işinde kolaylığını görecekler ,
geç olmaz, inşallah,
kazasız günler,
Servet Yortumluk,

Merhaba, Ege Üniveristesinde de iş sağlığı güvenliği kursu veriliyormu

Ege üniversitesini aradığınızda istediğiniz cevabı alabilirsiniz.