BM İklim Değişikliği Panelinin yeni yayınlanan raporuna göre, insanların dünya iklim dengesini bozması hem kıtaları hem de okyanusları olumsuz yönde etkiliyor.
70 ülkeden yüzlerce uzmanın hazırladığı rapora göre dünya, iklim değişikliğinin getireceği bu olumsuz sonuçlarla mücadele etmeye hazır değil. Raporu hazırlayan panelin eş başkanlarından biri olan Chris Field ne insanların ne de ekosistemin, iklim değişikliğine karşı etkili bir savunması olmadığını belirtiyor. İklim değişikliğinin gelecekte yaşanması öngörülen bir durum olmadığının altını çizen Field, bu değişikliğin izlerini ekvatordan kutuplara, sahil bölgelerinden dağlık yerlere kadar dünyanın birçok yerinde şimdiden görmeye başladığımızı söylüyor.
2007 yılında Nobel Barış Ödülünü alan panelin hazırladığı rapor, iklim değişikliğinin tarım, insan sağlığı, su kaynakları, kara ve deniz ekosistemleri üzerinde olumsuz etkilerinin gözlemlenmeye başladığını ve artan küresel ısınma ile birlikte telafisi mümkün olmayacak derecede ciddi sonuçlar ortaya çıkacağını belirtiyor.
Panelin başkanlığını yapan Rajendra Pachauri, yaptıkları bilimsel değerlendirmeler sonucunda iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinden herkesin bir şekilde etkileneceğinin altını çiziyor.
Son yıllarda yaşanan şiddetli doğal afetlere dikkati çeken rapor, ülkelerin bu tür afetlere karşı tamamiyle hazırlıksız olduğunu, bu nedenle iklim değişikliği ve doğal afetle mücadeleyle ilgili yasaların ülkelerin kalkınma planının bir parçası haline gelmesi gerektiğini vurguluyor.
Doğal afetlerin giderek daha da zor tahmin edilmesinin mücadele planlarının oluşturulmasını ve yürütülmesini daha da zorlaştırdığını belirten rapor, bu nedenle dünya genelindeki riskleri kapsayacak tek tip bir bakış açısı geliştirmenin sözkonusu olmadığını belirtiyor.
Ulusal ve yerel yönetimler arasındaki ortak çalışmaların bu alandaki eksiklikleri gidermede önemli bir rol oynadığını belirten rapor, bu tür çalışmaların yaygınlaştırılmasının faydalı olacağını öngörüyor.
Dünya Meteoroloji Organizasyonu, Birleşmiş Milletler bünyesinde yer alan ve iklim panelinin 1980’li yıllarda kurulmasına öncülük eden organizasyonlardan biri. Organizasyon geçtiğimiz hafta yaptığı basın bildirisinde, 2013 yılının meteoroloji kayıtlarına geçen en sıcak altıncı yıl olduğunu belirtti ve şu ana kadar kayıtlara geçen en sıcak 14 yılın 13’ünün 21. Yüzyılda yaşandığına dikkati çekti.
Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry yaptığı yazılı bir açıklamada dünyanın iklim değişikliğine karşı biran önce önlem alması gerektiğini aksi halde yeryüzünde yaşamın büyük tehlike altında kalacağını söyledi. Hiçbir ülkenin tek başına iklim değişikliğine sebep olmadığı gibi tek başına dur diyemeyeceğini belirten Dışişleri Bakanı Kerry, önlem almamanın feci sonuçlar doğuracağı uyarısında bulundu.
Bölgesel Riskler
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Paneli’nin raporunda küresel ısınma ile birlikte gerçekleşme olasılığı bir hayli yüksek olan bazı bölgesel tahminler de yer alıyor.
Afrika: Küresel ısınma su kaynaklarını ciddi düzeyde etkileyecek.
Avrupa: Daha fazla sel yaşanacak ve su kaynaklarında kısıtlamalar olacak.
Asya: Sıcaklara bağlı ölümler artacak, kuraklıklar nedeniyle su ve gıdada ciddi sıkıntılar yaşanacak.
Kuzey Amerika: İklim giderek ısınacak ve yağışlar azalacak. Buna bağlı olarak orman yangınlarının sayısı artacak.
Orta ve Güney Amerika: Sel sayısında ve şiddetinde artış yaşanacak. Sıtma ve dang humması gibi tropikal kökenli bulaşıcı hastalıkların sayısı yükselecek.
Kaynak:
70 ülkeden yüzlerce uzmanın hazırladığı rapora göre dünya, iklim değişikliğinin getireceği bu olumsuz sonuçlarla mücadele etmeye hazır değil. Raporu hazırlayan panelin eş başkanlarından biri olan Chris Field ne insanların ne de ekosistemin, iklim değişikliğine karşı etkili bir savunması olmadığını belirtiyor. İklim değişikliğinin gelecekte yaşanması öngörülen bir durum olmadığının altını çizen Field, bu değişikliğin izlerini ekvatordan kutuplara, sahil bölgelerinden dağlık yerlere kadar dünyanın birçok yerinde şimdiden görmeye başladığımızı söylüyor.
2007 yılında Nobel Barış Ödülünü alan panelin hazırladığı rapor, iklim değişikliğinin tarım, insan sağlığı, su kaynakları, kara ve deniz ekosistemleri üzerinde olumsuz etkilerinin gözlemlenmeye başladığını ve artan küresel ısınma ile birlikte telafisi mümkün olmayacak derecede ciddi sonuçlar ortaya çıkacağını belirtiyor.
Panelin başkanlığını yapan Rajendra Pachauri, yaptıkları bilimsel değerlendirmeler sonucunda iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinden herkesin bir şekilde etkileneceğinin altını çiziyor.
Son yıllarda yaşanan şiddetli doğal afetlere dikkati çeken rapor, ülkelerin bu tür afetlere karşı tamamiyle hazırlıksız olduğunu, bu nedenle iklim değişikliği ve doğal afetle mücadeleyle ilgili yasaların ülkelerin kalkınma planının bir parçası haline gelmesi gerektiğini vurguluyor.
Doğal afetlerin giderek daha da zor tahmin edilmesinin mücadele planlarının oluşturulmasını ve yürütülmesini daha da zorlaştırdığını belirten rapor, bu nedenle dünya genelindeki riskleri kapsayacak tek tip bir bakış açısı geliştirmenin sözkonusu olmadığını belirtiyor.
Ulusal ve yerel yönetimler arasındaki ortak çalışmaların bu alandaki eksiklikleri gidermede önemli bir rol oynadığını belirten rapor, bu tür çalışmaların yaygınlaştırılmasının faydalı olacağını öngörüyor.
Dünya Meteoroloji Organizasyonu, Birleşmiş Milletler bünyesinde yer alan ve iklim panelinin 1980’li yıllarda kurulmasına öncülük eden organizasyonlardan biri. Organizasyon geçtiğimiz hafta yaptığı basın bildirisinde, 2013 yılının meteoroloji kayıtlarına geçen en sıcak altıncı yıl olduğunu belirtti ve şu ana kadar kayıtlara geçen en sıcak 14 yılın 13’ünün 21. Yüzyılda yaşandığına dikkati çekti.
Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry yaptığı yazılı bir açıklamada dünyanın iklim değişikliğine karşı biran önce önlem alması gerektiğini aksi halde yeryüzünde yaşamın büyük tehlike altında kalacağını söyledi. Hiçbir ülkenin tek başına iklim değişikliğine sebep olmadığı gibi tek başına dur diyemeyeceğini belirten Dışişleri Bakanı Kerry, önlem almamanın feci sonuçlar doğuracağı uyarısında bulundu.
Bölgesel Riskler
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Paneli’nin raporunda küresel ısınma ile birlikte gerçekleşme olasılığı bir hayli yüksek olan bazı bölgesel tahminler de yer alıyor.
Afrika: Küresel ısınma su kaynaklarını ciddi düzeyde etkileyecek.
Avrupa: Daha fazla sel yaşanacak ve su kaynaklarında kısıtlamalar olacak.
Asya: Sıcaklara bağlı ölümler artacak, kuraklıklar nedeniyle su ve gıdada ciddi sıkıntılar yaşanacak.
Kuzey Amerika: İklim giderek ısınacak ve yağışlar azalacak. Buna bağlı olarak orman yangınlarının sayısı artacak.
Orta ve Güney Amerika: Sel sayısında ve şiddetinde artış yaşanacak. Sıtma ve dang humması gibi tropikal kökenli bulaşıcı hastalıkların sayısı yükselecek.
Kaynak:
