Tecrübelerinize dayanarak...

Ahmet bey,

Sırayla yazmaya çalışayım. En önemlisi bu meslekleri maddi kazancınızı maksimize etmek için seçmeniz en doğal şeydir, herkes bir mesleği diğerine göre daha iyi para kazanabilirim düşüncesiyle seçmektedir ki doğal bir süreç bu. (Mesleğe gönül veren azınlığı ayırıyorum)

Öncelikle biraz bakış açınızı değiştireyim. Atıksu arıtma tesisi inşaatları demişsiniz. Evet zor inşaatlardır ama hangi müteahhitin önüne düzgün bir AAT projesi giderse onun inşaatını yapar. Burada şunu çizmek istiyorum asıl zor olan bu "düzgün projeyi" yapabilecek adamlar bulmaktır. Hidrolik konusu iyi bir seçim özellikle çevre mühendisliği ile birleşen alanlarda hidrolik konusunda uzmanlaşmış inşaat mühendisi sayısı çok azdır. Yapıyorum diyenlerin çoğu yarım işler yapıyorlar maalesef. Bu alanda gelir düzeyini maksimum tutmak biraz şansınıza da bağlı. Çünkü bu işi yapan büyük firma sayısı çok fazla değil maalesef. En büyüğü sanırım STFA 'dır.

Bunlara alternatif olarak statik master 'ı da düşünebilirsiniz bence. Şunu kabul etmek lazım inşaat üzerine (konut, bina vs) yoğunlaşsanız çok daha fazla iş bulursunuz. Muhtemelen iyi ücretlerde alırsınız işinizi iyi yaparsanız.

CV 'nize baktığımız zaman bence sizin ilk 5 yıllık plan içerisindeki hedefiniz iyi bir firmada yöneticilik pozisyonu olmalıdır. Yabancı dillerin yurt dışı tecrübesinin, okul derecelerinin ciddi artısı olmaktadır.

Üniversiteye girerken 4 yıl ne katarsanız katarsınızın temeli de şudur aslında. İş hayatına başladığınız zaman sizin yorgun olmanızın iş veren için genellikle önemi yoktur. Çoğu zaman kendinize bile zaman ayıramazsınız. Kurs vb kişisel gelişimlere hiç zaman ayıramazsınız. 6 aylık iznimde kendime kurs ayarladım geçen sefer, 15 günün 11 gününde kursa gittim akşamları ders çalıştım. Kendinizi yine geliştirirsiniz ama ciddi efor gerekmektedir.

Bu arada eşimde sizin gibi inşaat ve çevre mühendisi. Bizde hidrolik alanında çalışıyoruz. Şuan iyi bir yerdeyiz de ama birazda bu şansa bakıyor.

iyi günler dilerim.

Kazancınızı maksimize etmeye çalışmak gayet doğal ve normal bir düşünce. Şu ana kadar hobi olarak çalışan kimseyi görmedim fakat çalışma yaşamında ilk 5 yıl için sadece parayı düşünerek hareket etmek yanlış olabilir, gelişimi sağlayacak işlerde düşünülmelidir. Akademik başarılarınız çok iyi fakat CV'de çok önemsenmeyen ama aslında kesinlikle olması gereken hobileriniz, boş zamanlarınızı nasıl değerlendirdiğiniz vb. yerleri unutmayınız. Yüksek lisans için eğer yurtdışı imkanı varsa hiç düşünmeden değerlendirmelisiniz. Yoksa Boğaziçi ve İTÜ'de gayet iyi bir tercih. Çalışmak istediğin alan (Atıksu Arıtma Tesisleri inşaatı) tamamen sizin seçiminiz ama çokta katı olmamak lazım.

Umarım faydalı olmuştur.

Yüksek lisans düşünüyorum demişsiniz. Oku oku nereye kadar yaş olacak yüksek bitiminde 30
Birde uzmanlaştığınız alanda çalışamazsanız çok üzülürsünüz. Bu nedenle bence 2. 5 yıllık planlarınıza koyun yüksek lisansı. ilk 5 yılda tam olarak hangi alanda çalışmak istediğinize karar verin. Daha sonra bu kararınıza uygun bir bölümde yüksek lisans yapın.

Merhaba Ahmet Bey,

Ben bir arıtma tesisi inşaatını kontrol mühendisi olarak bitirdim ve şuan tesis benim nezaretimde işletiliyor.İşimin paralelinde yüksek lisansımı yaptım,şu günlerde bitiriyorum.Arıtma tesisi inşaatları çevre mühendisliğini tanımlarken kullanıldığı gibi multidisipliner bir iş.Bu disiplinleri Çevre-İnşaat-Mekanik-Elektrik ve Elektronik olarak dört ana başlıkta toplayabiliriz.Siz bu disiplinlerin yarısının teorik bilgilerine sahipsiniz.İyi de bir yabancı diliniz var.

Müteahhit gibi düşünürsek arıtma tesisi inşaatlarında ilk başta çevre mühendisi çok aktif(gerçi ben demir-kalıp kontrolüde yapıyordum: ) olamıyor.Bunun için ilk başlarda çevre mühendisi istihdamı lüks gibi görülür. İşin inşaat kısmı toparlanıp mekanik kısımlara girildiğinde çevre mühendisi ihtiyacı duyulmaya başlanır.İş devreye almaya gelince çevre mühendisi elzemdir.İşin başından beri çalışan bir çevre mühendisi nerden ne boru geçtiğini ne çivi çakıldığını bilir,işletme sırasında karşılacabileceği problemlere daha hızlı çözümler üretebilir.Bunun yanında inşaat sırasında prosese zarar verebilecek mevzularda müdahalede bulunabilir.E ama en başından beri çevre mühendisi çalıştırmak ciddi bir maliyet yükü!!!Bu işlerin hepsini yapabilen inşaat mühendisi çokta güzel pekte güzel olur.İşte bu inşaat mühendisi siz olabilirsiniz.Nasip olursa arıtma tesisi inşaatlarında çalışırsanız göreceksiniz işi diploma yapmıyor işi bilen yapıyor.Türkçesi teorik bilgi çok güzel şey ama piyasa tecrübesi olmadan bu iş olmuyor.Size tavsiyem önceliğiniz iş olsun,bu işlerde pişmek olsun fırsat olursa teorik bilgiyi sıcak tutmak adına yüksek lisans yapın derim.Arıtma tesisi inşaatlarında çalışırken insan işini görecek kadar mekanikte öğreniyor,elektrikte,...Siz piyasada birkaç sene çalıştığınız zaman iyi paralar kazanacağınıza inanıyorum.Hatta ilk işiniz yurtdışında(yabancı dilde canavar) bir arıtma tesisi inşaatı da olabilir.Ne olursa olsun kısmetiniz açık olsun.

Uzun yazıyı okuyup cevap veren herkese teşekkürler. Her birinizden alıntı yaparak mesajımı çok uzatmak istemiyorum çünkü zaten çok uzun bir yazı ve kirlilik yaratacak. Uzunluktan ötürü maddelere ayırdım. Yönetici arkadaşlara teşekkürler.

Fatih Bey'in 1. mesajına;

1-) Herkesin maddi kazanç düşüncesini normal karşılaması sevindirici. Her ne kadar ben de böyle düşünsem de bizler gibi düşünmeyen ve meslek veya bilim adına çalışmalarını sürdüren çok kişi var ve onlara şükranlarımı sunuyorum.

2-) Esasen AAT inşaatları ilgimi gerçekten çeken bir konu ancak bunu yapanların, konut yapanlar kadar fazla olmadığı aşikar. Diğer bir taraftan ise konut sektörü çok uzun yılların birikimi ile bu günlere geldi ve açıkçası "Bu işi ancak Ahmet Bey yapabilir başkasına gitmenin bir anlamı yok" cümlesini (yani işinde tek olmayı) gerçekçi bir hedef olarak dahi koymak pek mümkün değil. Çünkü konut inşaatları o kadar büyük bir bilgi havuzu yarattı ki, siz en iyi olmak yerine en iyilerden biri olabilirsiniz ve bu en iyilerden çokça var. Bu durum da pastanın çok bölünmesine sebep oluyor. Diyeceksiniz ki AAT'de bir roket bilimi değil ve konu hakkında uzmanlığın oluşması çok vakit almayacaktır. (Genelde Tip projeler dolayısı ile) Lakin bildiğim kadarıyla AAT ihtiyacı şu anda oldukça fazla (bu noktaya da yorumlarınızı beklerim, gerçekten düşündüğüm kadar fazla mı?) ve en küçük AAT için bile işin maliyeti genellikle büyük.

3-) Statik masterı için pek düşüncem yok ancak konu inşaat olunca bilinmesi gerektiği açık. Bu kısmı da yüksek lisans sırasında ek dersler ile kapatmaya çalışacağım. ancak bir statikçi olmak esas amacım diyemem.

4-) Firma yöneticiliği esasen varılmak istenebilecek bir nokta fakat 5 senede bu noktaya gelebilmek gerçekçi mi? Gerçekçi ise ne yapılmalı? Kurumsal ve büyük bir firmada bunu başarmak zor olsa gerek, küçük bir şirkette ise tatmin edici olmayabilir. Siz hangi yolu seçerdiniz? Yoksa 5 sene kurumsal işletmeler için yeterli mi? Ayrıca askerlik?

5-) Üniversite hayatı konusunda size katılıyorum. Hayat hızlı akıyor ve akışı yakalamaya çalışırken bir yerlerde duraklama olmaması için önemli bir çözüm; üniversitede bunlara zaten uğramış olmak. (Paket programlar ve dil gibi tecrübe gerektirmeyen deneyimleri kastediyorum.)

6-) En önemli soru; Eşinizin hangi işlerle meşgul olduğunu paylaşabilir misiniz? Bu iki diploma iş hayatında ve maddi olarak neler kattı?

Teşekkürler

Sayın Cnds23; (isminizi bulamadım kusura bakmayın lütfen.)

7-) Hobi olarak çalışmak değil kastım. (sanırım siz de sonra söylemişsiniz zaten ancak aydınlatalım) Önceliğin para olmasından bahsetmeye çalışmıştım. Yoksa hobi olarak çalışmayan insanlar var ancak idealleri için, insanlığa bir şey katmak için çalışan pek çok insan var ve bunlardan 2 tanesini tanımak benim hayata bakışımı oldukça değiştirmişti. (Kim gerçek karşılığını almadan çalışır ki gibi dünya genelinde gerçekten kabul görecek bir düşünceyi kafamdan çıkartarak demek ki olabiliyormuş dedirttiler ve bu durum olaylara gözüktüğü gibi bakmamayı sağladı.) Onlara tekrar zor şartlar altındaki çalışmalarından ötürü şükranlarımı sunarım.

(Ayrıca konudan bağımsız olarak nacizane düşüncem, kendisine yetecek parayı kazananların fazlasını üniversitelerine bağışlamalarıdır.)

8.-) Yurtdışı yüksek lisansa gelince; hasbelkader Avrupa'da bulundum ve tam burslu durumum da bile ele geçen para vasat yaşamaya bile yetmiyor. (Yüksek lisans için bana teklif edilen okul ücretleri ödemeyeceğim yaklaşık 2000 Euro + 500 Euro aylık. Çalışmak için ise genellikle meslekten uzak işler lazım ve bu durum körelmenize sebep olduğu açık. (En azından zaman kaybediyorsunuz)) Ancak ben artık öğrencilik hayatına doydum ve bu standart hayatı aşmam için ailemin desteğine ihtiyacım var ama onların bu desteği verecek güçleri maalesef yok. Anca yurtdışına dair ilginizi çekecek bir gözlemim var.

Stuttgart'ta iken sadece yüksek lisans dersleri aldım ve tümüne katıldım. Emin olun teorik anlamda aynı eğitim burada da veriliyor. Orada bulunmanın sadece 3 önemli avantajı var.

8.1.-) Laboratuvar ve sosyal imkanlar: Laboratuvar imkanları akademik çalışmalar için fark yaratabilecekken sosyal imkanlar ise öğrenci hayatı standardının Türkiye'den biraz yukarıda olmasını sağlıyor. Piyasada çalışacak birisi için çok sorun olan şeyler değil yani.

8.2.-) Üniversite - Sanayi işbirliği: Buradan fersah fersah ilerideler. Orada okumadığım için pişman olacağım tek nokta. Bugün üniversitemin bana verdiği tüm imkanları sonuna kadar kullanıp tükettiğim durumumu orada başarmış olsaydım, iş hayatına dair tek şüphem olmazdı. Staj yeri aramıyor genellikle davet ediliyorsunuz, kuruluşların insan kaynakları büroları sanki üniversite sınıflarının içinde çalışıyor. Hocalar çok saygı görüyor. Dolayısı ile öğrencilerinin önlerini açmak konusunda istekliler. Bütün bunlar birleşince başarı karşılıksız kalmıyor.

8.3.-) Dil: Sadece yurtdışında okuduğunuz için - öyle olmasanız dahi- Türk kuruluşları sizin dilinizin en üst seviyede olduğu sanrısına kapılıyorlar. Bu da seçilirliğinizi arttırıyor. Ancak ortaya hemen çıkabilecek bir durum bu. Dolayısı ile aynı sanrıyı METU veya Boğaziçi ile de verebilirsiniz. Veya gerçekten dili biliyorsanız gider konuşursunuz veya belgelersiniz (TOEFL, BUEPT, IELTS gibi kabul gören sınavlarla) pek sorun kalmaz.

Kısacası gitmeyi isterdim ancak maddi kayıplar ve olabilecek kazançlara bakınca gitmemek ibresi benim için Fiyat/Performans oranında önde...

9-) ATT için takılmamak konusuna hem fikirim ancak başka neler yapabilirim bu konuda aydınlatılmayı isterim. (Görüp geçirmediğim için fikrim pek yok. İnşaat statik ofisi + Çevre Danışmanlık işi yapılabilir mi mesela? Kazançlar ne olur?)

Fatih Bey'e tekrar;

10-) Yüksek lisansa erken başlamak isteme sebebim şu;

Bana neredeyse herkesin söylediği "para kazanmaya bir kere başlarsan bir daha vazgeçemezsin ve yüksek lisans düşüncesi angarya gibi gelir." Ben hazır bilgilerim taze iken yüksek lisans+İngilize ikilisini bitirip eğitim hayatına nokta koymak istiyorum. Sonra iş hayatına gönül rahatlığı ile odaklanabilirim.

Sayın gipcik (İsminizi bulamadım üzgünüm.)

Samimiyetle paylaştığınız görüşünüz için teşekkürler. Ancak bir başka soru da şu; beni işe alan bir müteahhit bir başka çevre mühendisi çalıştırmaktan gerçekten cayar mı? Cayması lazım ki benim maaş artışını dile getirmeye sebebim olsun. Lakin 10.000.000$ bedelli bir iş yapan kişinin zaten elinde bir sürü İnşaat ve Çevre Mühendisi vardır. Neden beni daha fazla maaş ile alsın ki? Durum gerçekten böyle mi?

Ayrıca siz bu işi yaparken tecrübe kazandım dediğiniz noktaya kaç günde gelebildiniz? Teşekkürler.

Sizlerin pek değinmediğiniz konuları da hatırlatmak isterim. İlginizi çekerse lütfen cevap veriniz.

10.1-) Askerlik meselesi?
10.2.-) Ücret durumu. Bunu açayım.

Bir iş görüşmesine gittiğimde "Ücret beklentiniz nedir?" sorusuna vermeyi planladığım cevap şu:

"İnşaat Mühendisleri Odası'nın (İMO) belirlediği asgari mühendis maaşı + Çevre Mühendisleri Odası'nın (ÇMO) belirlediği asgari mühendis maaşının %33'ü maaş beklentimdir. Tecrübe eksikliğimi giderdikçe ve işinize daha çok yaramaya başlayınca zam beklentim ise Maaşım<(İMO Asgari+ÇMO Asgari) mertebesinde olacaktır."

Sizce hayal mi görüyorum? Bu cümleleri söylediğim birisi benimle pazarlık yapar mı yoksa kapıyı mı gösterir? Teşekkürler.

Sıradan gitmeye çalışayım,

Eşim altyapı üzerine çalışıyor benim gibi. Ücreti sormayın ama iyi çok şükür bizlere yetiyor. AAT konusuna gelince. Hala ülkemiz tip projeler üzerinden aat inşaatı yapıyor. Tip proje yapan bir ülkede aat leri önüne gelen herkes yapar. Patronunuz 10 mil kazansa bile sizin alacağınız ücret için bir kıstası vardır fazlasını vermek istemez. Bina işlerinde evet donanımlı çok adam var ama bir o kadarda iş hacmi büyük. Yeni yönetmeliklere göre büyüklüğü belli bir nüfusu geçen belediyeler AAT yaptrmak zorunda ama o belediyelerin bu masrafları karşılayabilecek bütçeleri var mı? emin olun yok. Haliyle hükümette kendi yazdığı yönetmeliğin peşinden koşmuyor.

5 yılda yönetici olmak hayal değil. Yönetici derken aklınıza hemen CEO luk gelmesin. Bir grubun başına geçmenizde sizi yönetici yapar. ilk yöneticiliğimi işe başladıktan 3.5 sene sonra almıştım. Hedefleriniz hayal değil bunu belirtmek isterim.

Son olarak ücret beklentisi kısmına gelince. Rakamları afaki vereceğim emin değilim ama yaklaşık bir hesap olarak görün.

İMO asgari 3500 olsun ÇMO asgari 2000 olsun %33 ü yaklaşık 2500 tl yapar. Normal bir istek olmayacak rakamlarda değil.

Verdiğiniz asgari ücret değerleri doğru değil sanırım. Benim aklımda kaldığı kadarıyla 1900 lira kadar dı en son İMO belirlediği ücreti. Kabaca hesapla 1900+1900/3=2500 TL. Tecrübesi olmayan birisi için verilebilir bir miktar mı şüpheliyim doğrusu. Umarım başvurduğum yerler de sizin gibi iyimser olur.

Afaki ve iyimser tarafta kalarak verdim rakamları açıp bakmak lazım. Sonuç tutmuş ama
Evet verilebilir bir rakam. işveren personel seçiminde 2 şeye bakar. Ya tecrübeli eleman alır uğraşmaz onu seçer. yada iş yapabilecek zeki adamı alır ona 1-2 ay iş öğretir.

Uzun bir ardan sonra yazabiliyorum. Konuyu takip etmis ve sonucu merak eden arkadaslar icin bilgi amacli yaziyorum ayrica CV'si yazilanlara yakin olan ogrenci arkadaslar da ilk is gorusmelerinde kendilerine yaklasik bir maas belirlesinler diye...

Arkadaslar dusundugumun aksine yenilenebilir enerji alaninda is buldum. Mezun olmamin ustunden (insaat+cevre) 15 gun gectiginde is basi yaptim. 2500 tl maas + 650 lira yemek ceki + yakit giderleri sirket tarafindan odenen bir arac + dizustu bilgisayar + akilli telefon + ozel saglik sigortasi + santiye gezilerinde en yakin oteldr konaklama garantisi ve tum ucak bileti vs ulasim giderleri. 8 30 - 16 30 arasi calisiyorum cumartesi gunu de tatil. Ise giris mulakatim 3 gun surdu ve bunlarin onemli bir kismi ingilizceydi.

Dilerim sizler bunlardan cok daha iyi imkanlar ile is bulur ve calisirsiniz. Ancak ozellikle okumakta olan arkadaslar lutfen o okul binasi icinde kendinize katabileceginiz her seyi alin. Ingilizcr bilmeden de ne olur 4 seneyi tamamlamayin. Geri kalan her sey istediginiz gibi olacaktir. Simdiden iyi calismalar...