• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

Atık İthalatının % 80 ' e Çıkarılması mı ?

    Konu Sahibi
Evet Türkiye ' de geri dönüşüm tamamen bitsin , biz Avrupa'nın hurdasını toplayıp üretelim , biz çöplüğe dönelim , biz Atık İthalatı düşürülsün diye çabalarken bu nasıl karar böyle , hayretler içerisindeyim...


Bakanlıktan 'Avrupa'nın tehlikeli çöpü Türkiye'ye girmesin' adımı
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, atık ithalatını kota ve izne bağlamak için hazırlık yapıyor.

Bakanlıktan 'Avrupa'nın tehlikeli çöpü Türkiye'ye girmesin' adımı

17 Aralık 2019 Salı, 09:37


Türkiye, Avrupa'nın çöpünün ülkeye girişini önlemek için iki kritik adıma hazırlanıyor.
Hürriyet gazetesinden Aysel Alp'in haberine göre, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, atık ithalatını kota ve izne bağlamak için hazırlık yapıyor.
Yılbaşında yürürlüğe girecek mevzuatla firmalar kapasitelerinin en fazla yüzde 80'i oranında ithalat yapabilecek. İthalat iznini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı verecek.
Atık ithalatının Denetimi Tebliği Ticaret Bakanlığı tarafından yayınlansa da tebliğin teknik olarak hazırlıklarını Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yürütüyor. Bakanlık, ilk olarak hazırladığı tebliğ taslağında kağıt ve plastik başta olmak üzere geri dönüşüm firmalarına kapasitelerinin yüzde 50'si kadar ithalat izni vermeyi öngörüyordu.
Edinilen bilgiye göre, sektör temsilcileriyle yapılan toplantıda bakanlık bu oranın yüzde 80'e çıkarılması konusunda ikna edildi. Ancak bakanlık yetkilileri, sifir atik projesiyle Türkiye'de geri dönüşüm oranı arttıkça verilen ithalat izninin yıllara bağlı olarak düşürüleceğine dikkat çekti.

İTHALAT İZNİ YOK

Çin
, Hindistan, Endonezya, Vietnam, Tayland'ın Avrupa ve Amerika'nın çöpüne kapıyı kapatmasının ardından Türkiye'ye yönelen kirli atıklar durdurma planı 1 Ocak 2020'de başlayacak. Buna göre geri dönüştürülebilir atık ithal etmek isteyen firmalar, belli tarihler arasında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na başvurarak ithalat izni isteyecek. Bakanlık, firmaların aylık enerji tüketimi, işçi sayısı gibi kriterleri de içeren ve TOBB onaylı kapasite raporlarını inceleyerek uygun gördüğü firmalara ithalat izni verecek. Teknik donanımı olmayan, kapasitesi yetersiz, sözde lisans sahibi çantacı firmalar yani Türkiye'ye çöp ithal edenler bu inceleme sonunda ithalat izni alamayacak. Böylece Avrupa'nın tehlikeli çöpü de ülkeye girmemiş olacak.

ÖNCELİK ATIĞIN TOPLANMASI
Türk Plastik Sanayicileri Vakfı Başkanı Yavuz Eroğlu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın da sanayicinin de önceliğinin yurtiçindeki atığın toplanarak işlenmesi olduğunu vurguladı. Yurtiçinde kullanılan plastiğin yüzde 80-90'ının dönüştürüldüğünü anlatan Eroğlu, gerçek sanayiciler olarak ülkeye çöp girişine karşı olduklarını vurguladı.
Kağıt Atık Toplayıcıları Derneği Başkanı Recep Karaman, "Yüzde 80 çok yüksek bir oran. Eğer Türkiye'deki atığın geri dönüştürülmesi isteniyorsa bu oranın en azından yüzde 60'a çekilmesi lazım ki yüzde 40 da yurtiçindeki atığı işlesinler" dedi.
 
adamlar ne yapsın kartonunda hiç toplanacağı kalmadı. kaç 40 krş mu son fiyatları bilmiyorum ama adam topluyor satmaya götürüyor firmadaki denetçi patrona yaranmak için kuru kartonada %30 su var diye fire vuruyor. eline sağlık :) . pet bile en son 2,3 den 1,35 lere düştü diye biliyorum güncel listeden haberim yok tabi. gerçekten artık toplanacağı kalmadı.
 
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
resmi gazete yayımlanan
ÇEVRENİN KORUNMASI YÖNÜNDEN KONTROL ALTINDA

TUTULAN ATIKLARIN İTHALAT DENETİMİ TEBLİĞİ

(ÜRÜN GÜVENLİĞİ VE DENETİMİ: 2020/3)
 
Son düzenleme:
usul esas onemlidir bence altına gelecek olan orda detaylar ortaya cıkar..
 
2017 Ağustos ayında Belediye ile sözleşme yaparak işe başladık. O dönem içerisinde, Yargıtay kararınca, Ambalaj Atıklarının satılması yasak idi (Çevre Şehircilik İl Müdürü yanımızda bizzat ilgili Bakanlık yetkilisini aramış ve YASAK olduğunu kendisi de teyit etmiştir.). Yani, Belediye mücavir alanında atık üreticilerinden oluşan atıkların firmamızca BEDELSİZ olarak alınması gerekiyordu ki evet aldık. Ancak aylık 150 ton Karton, 25 ton PE ve 70 ton Ahşap Ambalaj potansiyeli olan bir sanayi işletmesinden malzeme alamadık. Onun hukuku ayrı tabi.. 2017 Aralık'ta çıkan yeni Yönetmelik ile bu sefer sanayi işletmeleri "Bedelli - Bedelsiz" diye ayrım yapılmadığı için bu sefer onlar da ücret talep etmişlerdi. Yani Bakanlık, Yargıtay kararını yok saymıştı. Ve yine o yönetmelikte GDT ile TAT birleştirilerek İşleme Tesisi adı altında toplanmış ve GDT'ler de bedel karşılığı sanayi işletmelerinden malzeme alır hale getirilmişti. Bu birinci darbeydi..

Bakanlık, İthalat Tebliği ile TAT'ları tamamen silmiştir. Başlık altında yazılan tüm yorumları okudum. Herkes hemfikir diye düşünüyorum. Asgari ücretin de belli olmasıyla, şu anki güncel satış birim fiyatlarına göre kabul edilemez bir zarar içerisine gireceğimiz aşikardır. Özellikle Karton fiyatlarının yakın zamandaki satış fiyatlarına göre taban seviyelerine inmesi TAT'ları içinden çıkılamaz bir duruma sokmuştur. Hatta son 25 yılın en düşük seviyelerine ineceği de öngörülmüştür.

1- İşletmemizde, SGK'dan gerekli başvurular yapılarak çalışma izni alınan, yani sigortalı 2 adet yabancı uyruklu personel çalışmaktadır.
2- Sokak toplayıcılarının %90'ı Belediye desteği ile sistem dışına itildi ve şu an yok denecek kadar az. Sahada sürekli olarak gezip, uygunsuzlukları da denetlemeye devam ediyoruz tabi ki.
3- Sanayi işletmeleri hariç, hiç kimseden (Şahıslardan veya şehir dışından toplayarak getirmek isteyenlerden) malzeme alımı yapmamaktayız. Çünkü yasak. Çünkü hurdacı değiliz.
4- Aylık Toplama Ayırma maliyetleri, çıkış tonajlarına göre hesaplandığından, malesef %10 civarını YK'lardan alabileceğiz.
5- Toplamakla yükümlü olduğumuz Belediye sahasında toplamda 9-10 araç ile mahalleleri teker teker toplamaktayız (Bir aracın maliyetinin 23.000TL olduğunu düşünürseniz hesabını siz yapın lütfen.).
6- Hurdacıların, özellikle Teneke ve Alüminyum Kutuları ambalaj olması rağmen tehlikesiz atık adı altında alması ve bunlara ilişkin herhangi bir yaptırımın uygulanmaması.

Uzun lafın kısası; 8 sene tecrübem var, askerliğimi tamamladım, B Sınıfı ehliyetim var, Prezentabl'ım, Esnek çalışma saatlerine uyarım, Ekip arkadaşlarımla güzel geçinirim, diksiyonum düzgün, MS Office programlarına hakimim.
 
Bu kadar masrafa rağmen TAT firmaları aylık bilmem kaç TL lerden bu zararına olan belediye toplama işi için ihalelere giriyor..(mantıklı mı) Bu da çok büyük bir çelişki oluşturuyor. Hem belediyeler hem de bakanlık sırf bu sebeble TAT ların acayip karlar ettiğini düşünüyor...
 
TAT'ların girme sebebi;
1- Usulsüz Belgelendirmeden alabilecekleri ücret. (Yeni sistemde patlayacak sanırım)
2- Toplamada Sokak toplayıcılarını, ayırmada yabancı uyrukluları çalıştıracak olmaları. (İllegal Faaliyetler)

Hal böyle olunca da Belediye ve Bakanlık bu işte para var diye düşünüyor tabi ki..
 
Türkiye de herşey birkaç büyükşehrin potansiyeline göre değerlendirilip karar verildiği için kalan yerlerde sistemin uymadığı görülmüyor. İstanbul gibi yerlerde para kazanılıyor olması demek sistemin doğru olduğunu göstermez. Yanlış çalışan saat bile günde 2 defa doğruyu gösterir.
 
Üst