• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

Çevre görevlisi maaşı

mrtblgn

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Nisan 2011
Değerli meslektaşlarım, malum belgeyi bende almış bulunmaktayım fakat sizlere bi sorum olacak çevre görevlisi olarak çalışıp da 3000 lira veya daha fazla maaş alan bir Allah kulu tanıdığınız var mı veya duymuşluğunuz var mı? koordinatör çevre görevlisinden bahsediyorum 3-4-5 yıl çevre görevlisi olarak çalışmış kişiler cevaplarsa sevinirim.
 
@3bru
sana kesinlikle katılıyorum, onu söyleyen zaten 1000 tl verip işçi gibi mühendis çalıştırmak isteyen danışmanlık sahipleri.
 
Yani nerden başlasam bilemedim. Bu para fazla diyen eksik vicdanlı arkadaşlar, tek temennim sizin ilerde çevre bakanı vb. olmamanız. şimdi bizlerin patrona bir şey vermemiz için üretmemiz için N.Ş.A' da en azından alanımızla ilgili ulusal ve uluslar arası bir dergiyi takip etmemiz gerekiyor. Ne olmuş ne bitmiş nereye gidiyoruz gibisinden mesleğimiz hakkında bilgi sahibi olmamız gerekiyor ki birşeyler üretelim. Bununla birlikte fuar, gezi vb. etkinliklere katılmamız gerekiyor. Bu kadarla bitmeyip kitap okuma, tiyatro, sinema tarzı sanatsal etkinliklere katılıp farklı bakış açısı kazanmamız gerekir ki sorunlara çözüm bulalım. Tabi bunlar MESARİF ister.Hadi bunları geçtim önce karnımızı doyurmamız gerekiyor. 1500 aldın diyelim ev kirası, elektrik, doğalgaz, su, internet, kontör, ulaşım, ...... vb. daha mutfak masrafına girmedim bile. 1500 den üç beş lira kalırsa onu biriktirip taksitle televizyon alırız. 2015 açlık sınırı 1.333,52 tl neyse ya sinirlerim bozuldu vala yazmıyom işte :(
 
her şeyi bir kenara bırakın, "danışmanlık" sektöründe standart maaş mantığı başlı başına saçmalık. bir mühendis 10 firmayla çalışırken de 13 firmayla çalışırken de aynı maaşı almak zorunda bırakılıyorsa o kişinin firmayı geliştirmesi, yeni firmalar ile iletişime geçmesini beklemek 3 kuruşa 5 köfte beklemektir.

şahsi fikrim olarak olması gereken standart bir maaş üzerine(örneğin asgari ücret) mühendisin ilgilendiği firma kadar ek maaş uygulaması.(örneğin %30)

Örneğin düşük fiyatlarla ve çevre görevlisi başına 10 firmayla çalışan bir danışmanlık firmasında :
firma başı ortalama 400(+kdv) lira bile fatura kesilse = ~1000 TL sabit + (400*10*0,30) = 2200 TL maaş eder. Firmanın kazancı ise [(400*10)-2200] - Sigorta ve diğer giderler = 1.800 - (~1000) = 800 TL olur. (çevre görevlisi Başına)

en az 3 çevre mühendisi olsa firma sahibi oturduğu yerden 800*3 = 2.400 kazanır



Yüksek fiyatlarla ve çevre görevlisi başına 15 firmayla çalışan bir firmada;

Firma başı ortalama 600(+Kdv) fatura kesilse; 1.000 sabit + (600*15*0,3) = 3,700 Çevre görevlisi'nin maaşı olur.
Firmanın kazancı ise 9.000-3700 = 5.300 - Giderler = 5.300 - 1.500 = 3.800 TL olur.

en az 3 çevre mühendisi olsa firma sahibi 3.800*3 = 11.400 olur.


Yani kazan-kazan prensibi olmadıkça ne sektör gelişir ne de çevre mühendislerinin maaşı artar. Böylece de kimse ayda 100 liraya danışmanlık yapmak istemez. Çalışma verimi artar, personelin motivasyonu artar, iş verimliliği artar, hem patron kazanır hem mühendis kazanır...
 
@Tunç Bozkurt

fikir sempatik ama realiteden uzak gibi.

bir firma sahibi düşünün;

firmasını kurmuş, yeterliliğini almış, 3 mühendisi bir araya toplamış, altlarına araba vermiş, bilgisayarları, interneti, yazıcıları, programları ile ofisini düzmüş, sigorta, kdv, vergi ödemelerini yapıyor, çalışacak firmaları ayarlamış, üstüne size vereceği maaşı garanti etmiş bir de firmalara kestiği faturaların zamanında belki de hiç ödenmemesi riskini de almış. ve diyorsunuz ki kar paylaşımı yapalım. tamam diyor ve yukarıdaki önerileri karşısına getiriyorsunuz.

birinci örnek (400 tl+kdv ve personel başı 10 firma) reel piyasaya gayet uygun. hem fiyat ve hem de personel başına iş yoğunluğu açısından. bu durumda siz 2.200 TL kazanıyorsunuz, bütün organizasyonu yapıp riskleri alan ve size iş veren firma ise 800 TL :) o da bütün faturaların ödenebildiği ihtimali ile geçerli.

ikinci örnek ise (600 tl+kdv ve personel başı 15 firma) neredeyse ütopik (ki ben böyle bir firma ortalamasına şahit olmadım, piyasa rakamları ortada). bu durumda ise firmayla siz başa baş kazanıyorsunuz.

rakamlar ve oranlarla oynanabilir yüzdeler örnek olarak verilmiş derseniz; zaten yüzdeler ile mantıklı bir denge kurduğunuzda rakamlar 1500 tl civarına gelecektir.

maaş+prim olarak çalışmanın motivasyonu arttıracağı kaçınılmaz ama prim dediğiniz şeyin mantıklı olması gerekir. direk maaş+prim çalışan sektörler yok mu? var elbette. mesela otomobil satış personelleri; yaklaşık asgari ücret alırlar sattıkları otomobil için de prim alırlar. ama 50.000 tl lik otomobil satıp. 15.000 tl prim almazlar 200-300 tl en fazla...

ama yine de maaşından şikayetçi olup firma sahibinin yaptığı işe karşılık kazancının fazla olduğunu düşünen arkadaşlara da bir önerim var 3 arkadaş bir araya gelip firma kurun ve işverenlerin kazanıp size vermediği parayı kendiniz kazanın. bunun da örneklerini veterinerlik büroları ve özel polikliniklerde bulabilirsiniz. aynı bu düzende kar paylaşımlı ortaklık olarak çalışıyorlar ve gelir skalaları da fena değil. böyle bir işe girişmenin de maliyeti adam başı 10.000 tl yi bulmaz. ama hem risk almayayım hem para kazanayım bir de yeni mezunum ben. o zaman şimdi sakin ol ve o diplomayı yavaşça yere bırak.

hasılı kelam; patron çalışan kavgası yahut anlaşması ile çözülmez bu konu, zaten asıl sorunlar başka yerde. Yaptığımız iş bakanlık ve firmalar arasında sıkışıp değersiz kaldıkça, ne cezai ne idari bir yaptırım gücümüz olmadıkça,ayda bir gün iki saat firma ziyareti yapıp, varlığımız firmaya ekonomik veya ticari katma değer üretmedikçe bizim hem ekonomik hem idari sorunlarımız bitmez.

bir de arkadaşlar şu mühendis kelimesine çok takılmayalım; yaptığımız iş hukuk müşavirliği ile muhasebecilik karışımı bir iş sadece. danışmanlık piyasası kolay adapte olabileceğiniz başlangıç olarak tecrübesiz olsanız da kabul edilebileceğiniz, mesaisi ve yoğunluğu az bir iş. atıksu projeleri, katı atık yönetimi, çed, emisyon ve analiz laboratuvarları, sanayide mühendislik gibi bir çok alan var hedef olarak alabileceğiniz. işe zor kabul edilir, daha çok yorulur, daha zor basamak atlar, daha stresli yaşar, daha fazla ezilir ama daha çok kazanma ihtimali bulursunuz.

bu arada patron sevici falan değilim. maaşlı bir çalışanım ben de danışmanlık sektöründe. ve bir sanayi kuruluşunda tam zamanlı çevre görevlisi olarak çalışırken istifa ettim, bu işe devam ediyorum. eskisinden daha az kazanıyorum, evet.

nerden baksanız 10 yıllık diploma sahibi bir adamım, naçizane gözlemlerimdir. şartlar ve kurallar ortada. daha fazla kazanabilmek için bu şartlar ve kurallara sahipsiniz. çok kazanmak için yeni bir ticari sistem geliştirmeye çalışmak yüksek atlamada rekor kırmak için gravitasyon sabiti ile savaşmak gibidir. bunun yerine daha çok çalışın, iş çözün, maliyet düşürün, tekniğinizi geliştirin, yeni yöntemler bulun. ve mümkünse bunlar uygulanabilir olsun. yoksa gerisi laf-ü güzaftır.

iyi çalışmalar dilerim.
 
tam bir patron konuşması gibi olmuş. Bildiğiniz gibi kosgeb diye bir kurum var mühendise verdiğin maaşın %60 nı falan sana geri veriyor. yani verdiğin 1500 değil 600 tl oluyor. A.G.İ var bir de aylık olarak devletin çalışana verdiği ama patronun aldığı. Bir de yapılan masrafların vergiden düşürülmesi var. lopipop alsan da vergiden düşürüyorsun. Bugune kadar ağlamayan patron hayatımda görmedim ama kazanmayan patron da hiç görmedim. ağladıkları nokta kardan zarar sadece.başka mühendislik dallarının 1000 tl ye kiraladığı diploma parasını biz aktif olarak çalışıp alamıyoruz. heralde yanlış meslek seçmişiz.
 
şans burda aslında çok önemli, çevre görevlisi ve isg si olan yeni mezun bir erkek çevre müh. iyi bir firmada 2500 ile başladığını biliyorum. (yeni mezun)çalışma saati 8-5 cumartesi pazar tatil, sgk da aldığı maaş üzerinden yatıyo :)) bence herşey kısmete bakıyo, orta karar bir işletmede 3000-5000 almak için çevre görevlisi+isg+kalite hatta belki 5-10 yıl sonra aynı şirkette üretimde de yer aldığınızda 10.000 de alırsınız.
 
Herkes acımasızca eleştiride bulunmuş. Kimseye kırgınlık besleyemem. Sizin geçtiğiniz yollardan ben 5 yıl önce geçtim. 1000 tl ye bacalarda ölçüm yaptım. üniversite oku sonra bacalara çık cihaz çek, pislik içinde ölçüm yap. sonra sonuç ne olursa olsun olumlu sonuç ver.
4 yıl danışmanlık yaptım firma çevre adına bir şey yapmasın san günü ve yılı kurtaracak ufak düzenlemeler yap, il çevreye durumu güzel göster ve firmaya ceza kestirme. firmaya gir çöp kutularını takip et, okumamış adamın yapamayacağı beyanları yapmaktan aciz ol, kalite ve isg ile oyalan ve kendi mesleğini yapma. geri dönüşüm ve tat firmaların sadece gün doldur. ( arıtma ve proje firmaları bu kapsamda değildir.)

Bu mudur mühendislik, bunun için mi okuduk, bu işler için mi 3000 ve üstü maaş istiyoruz. Gidin başka meslek bulun açılın.,
Benim demek istediğim konu bu yani.
YAPACAKSANIZ HAKKINI VERİN. Yapmayacaksanız başka işleri yapın.
 
Merhaba arkadaşlar,
Bütün mesajları okudum ve anahtar kelimeler "1500 tl" ve "danışmanlık firması" ve "mühendislik". Bana sorarsanız bu 3 konuda birbirinden çok alakasız.
Öncelikle ben çok tıfıl bir çevre mühendisiyim. Mühendislik yapmak için bu bölümü okudum. 1.5 yıldır bir mütahhit firmada çalışmaktayım. Danışmanlık yapmayı hiç istemedim çünkü danışmanlıktan anladığım "evrak işi". Affınıza sığınarak söylüyorum birçoğunuzun sektördeki tecrübesi benden kat kat fazla lütfen yanlışım varsa düzeltin ama benim gözümde evrak işi mühendislik değildir. Dediğim gibi çok bilmediğim bir iş grubu sadece okuduklarım ve gördüklerimden dolayı bunu söylüyorum.
Ben kendimi bu konuda şanslı görüyorum çünkü sektör hakkında hiç bilgim yok iken farkında bile olmadan iyi bir firmada kendimi gösterebilme imkanı buldum. Bu fırsatı bana bitirme tezimde beraber çalıştığım çok değerli bir Çevre Mühendisi sağladı.
Bu bende birçok meslektaşım gibi 1.500 tl ye işe başladım. Tabi havalara uçtum bu rakamı alabildiğim için. Ayrıca gerçekten mühendislik yapabileceğim bir iş bulmuş olmak beni en çok mutlu eden şeydi. Bu kısa iş hayatım boyunca önce koku giderim sistemleri kurulumunda yer aldım. Daha sonra çamur susuzlaştırma ile ilgili çalışmalar yaptım. Birkaç farklı tesisin devreye almasında bulundum. Ve Türkiyenin birçok noktasında birçok tesis gördüm. Bu süre bana çok ama çok fazla şey kattı. Yeri geldi iş yetişsin diye işçilerle beraber karbon torbaları taşıdım yeri geldi çamur kamyonlarının tepesinde kürekle çamur eşeledim, ekipman montajı yaptım, oturup plc de kullanılacak algoritmayı yazdığım zamanlar bile oldu. İstanbulda işe ofise gitmem 2 saatten fazla sürüyor ki işe ilk başladığım zamanlarda 4 ay boyunca otobüslerle avrupa yakasının bir ucundan anadolu yakasının diğer ucuna otobüslerle giderek şantiyelerde çalıştım. Bunun anlamı sabah 5.45 kalkış akşam 10.30 eve dönüştü.
Çok fazla şey öğrendiğimi hissetmeme rağmen daha yolun çok başında olduğumun da farkındayım. Maaşım 2000 seviyelerine gelebildi anca ama bana haz veren şey şuan maaşım değil ofiste oturup projesini çizdiğimiz hesaplarını yaptığımız projeleri sahada çalışırken görebilmek.
Tabi ki para hiç önemli değil gibi naralar atmayacağım. Para benim içinde çok önemli ve herkes gibi benimde kafamda hangi kulvarda koşarsam daha çok para kazanırım soruları dönüyor. Bu kadar yazıyla anlatmak istediğim şey, bence mühendislik eğitimimiz boşa harcamayalım. Çözüm üretmekten zevk almalıyız ki işimizi iyi yapalım, çok çalışalım ki ileride kendimizi pazarlayabilelim.
Birde sektördeki maaş ve imkanlar hakkında konuşacak olursak. 35 li yaşlarda bizim mesleğimizi yapıp 5000 in üzerinde alanlar var ve 2 hanerli rakamlara yükselmiş çevre mühendisi müdürlerde var. Yani çalışıp işimizi iyi yapıp doğru yönlere yönelirsek bizde açlık sınırının 200 lira üstünde yaşamak zorunda kalmayız.
Bunlar benim tıfıl bir mühendis olarak nacizane fikirlerim. Okuduğunuz için teşekkürler.
 
ben de o kadar iyi teknikerler tanıyorum ki görmeniz lazım birçok mühendise göre çok çok iyi ve ben o adamı mühendise tercih ederim insanlar işhayatında tercihlerini yaşar evrak işi diye bahsettiğiniz işi tercih ediyorsanız mühendis de olsanız tekniker de olsanız yapmak zorundasınız sınıflandırmaya gerek yok
 
@Mahmut Cimşit

Tamam da diğer mesleklerde böyle değil mi? İstisna olan kişiler hariç bir genelle me ile Tekstil mühendisleri yeni prosesler keşfediyor, işyeri hekimleri meslek hastalıklarına çare buluyor, makine mühendisleri sorun çözüyor, polis işlenen tüm suçları araştırıyor mu sanıyorsunuz? Çevre mühendislerinde olduğu gibi tüm meslekler düzgün olmayanı düzgün gibi uygun olmayanı uygun gibi göstermekten ibaret. Meslek gruplarının en iyi yapabildikleri şey sorun çıkarsa kendilerinin sorumluluğu olmadığına dair izlenim oluşturmak. Bizleren azından çevre için hiç bir şey yapmamayı kafasına koymuş işverenlere en azından bir şeyler yaptırıyoruz. Bence mevzuatla devlet arasında sıkışıpta buna rağmen işini yapmaya çalışan yılmayan tek meslek grubu çevre mühendisleridir.

@Özgür Can Bahçeci

Hakkı ile yapılmasına izin verilse Çed projenin kurulumundan önce yapılan bilimsel bir çalışmadır. Çevre İzni ise projenin etkilerini takip eden ve sınırlandıran bir mühendislik çalışmasıdır. Çevre danışmalığı işlerinde aslına bakarsanız evrak işi yoktur. Evraklar mühendislik çalışmalarının sornuçlarını gösteren araçlardır. Evrak işine döndüren ise bürokrasi ve işverenlerdir.
 
Üst