• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

Çöp yasağı kapıda! (Elektronik Atıklar)

Can Avşar

Antalya İl Temsilcisi
Etkinlik Grubu
Katılım
25 Şubat 2009
Şehir
Antalya
Firma
ARÜV ÇEVRE MÜH. A.Ş.
Elektronik aleti çöğe atmak yasaklanıyor. Çevreye zararlı zehirli maddeler içeren cep telefonu, monitör, buzdolabı, TV, bilgisayar, çamaşır makinesi gibi elektronik araçların gelişigüzel çöpe atılması yasaklanıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, elektronik atıklar konusunda bir yönetmelik taslağı hazırladı. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne uyumuna ilişkin ulusal programa göre 2012 yılı ortalarında yayımlanması planlanan yönetmelik uyarınca, atık elektronik eşyalar diğer evsel atıklarla çöp toplama noktalarına bırakılamayacak ve yakılamayacak.

ÜCRETSİZ TOPLANACAK.
Tüketicilerin evsel elektronik atıklarını herhangi bir ücret talep edilmeden iade edebileceği uygun toplama yerleri tahsis edilecek. Bu amaçla nüfusu 400 binin üzerinde olan belediyelerden başlamak üzere kademeli olarak tüm belediyeler tarafından atık getirme merkezleri kurulacak. Türkiye’de halen kayıtlı 17 tane elektronik atık işleme tesisi bulunduğu bildirildi.
 
yönetmelik gelse yasak gelse ne olur..atık pilleri,ambalaj atıklarını,tehlikeli atıkları evlerde oluşan tıbbi atıkları düşündüğümüzde ve bunlara ait yönetmeliklerin olduğunu ve benzer şekilde bu atıkların çöpe atılmasının yasak olduğunu düşünürsek sadece yönetmeliğimiz var diyebileceğiz düşüncesindeyim.ama inşallah ilerde yönetmelikerin gereği yerine getirilir ve bu işin için de olan bizlerin dışındaki insanlarda bu konulara hassasiyet gösterirler.
 
Bence okullar,devlet öncelikle bunların eğitimi için çevre mühendisi alsın ;) ondan sonra milleti eğittikten sonra böyle yönetmelikleri koyup yaptırım uygulasın.
 
Merhabalar;

(öncelikle aşağıda yazdığım yazı bütün atıklar içindir.)

İstedikleri kadar yönetmelik çıkarsınlar, istedikleri kadar ceza keseceğiz desinler sonu yok. Belediyede çalışıyorum ve gözlemlediğim kadarıyla geçim derdi herkesin belini bükmüş. Geçim sıkıntısını en az zararla atlatmak için artık herkes her şeyden para kazanma amacı içinde. O yüzden yönetmeliklerdeki bedelsiz durumu kalkmadığı sürece, yerine depozito, para, para yerine geçecek fişler gibi şeyler verilmediği sürece bütün atıklar çöpe gidecektir. Bunu engellemek mümkün değil. Çevremizi temiz tutalım, atıklar çöp değildir, gelecek nesile yaşanılabilir dünya bırakalım desek de işe yaramıyor. Artık insanlar gelecekten bir şey beklemiyor. Öyle ki günü geçiriyoruz, gelecek diye bir şey yok yaşayabildiğin zamana kadar geçen süre gelecek. Benden sonra ya da senden sonra yaşam olmuş olmamış kimsenin umurunda değil. Yeni nesil mi? Geleceği varsa göreceği de var olmuş.

Birileri akıllı davranıp çöpün değerli olduğunu fark etmiş ve işi ticarete dökmüş. Bu insanları takdir etmek gerek. Ama hep bana hep bana olmaz. Mademki insanlar şimdi atık olan malzemelere zamanında para saymış, kullanmış bunu elinden çıkartırken de tabi ki para karşılığında çıkartacak ki zararını en aza indirsin. Bunu firmalara bedelsiz vereceksiniz gibi bir yaptırım zor işler Türkiye standartlarında.

Neymiş efendim sen bunu çöpe atacaksın doğayı kirleteceksin gelecek nesile temiz dünya bırakmayacaksın. Sen bunu çöpe atarsan insanlara tehlikeli ve kirli alanlar yaratacaksın. Belli mi olur belki gören olursa ceza bile keserler. İşte firmalar burada devreye giriyor. En iyisi sen bu atığı bize ver böylece çevreyi kirletmeyeceksin senin elinden atığını alıyoruz. Taşımasını yapıyoruz. Geri dönüşebilenlerini ayırıyoruz. Seni büyük bir sorumluluktan ve hatta cezadan kurtarıyoruz. Bir de üstüne para mı vereceğiz? Para mara yok kardeşim ya bedelsiz vereceksin ya bedelsiz. Başka yolu yok. Yok mu gerçekten? Var gecenin bir vakti yüklersin arabaya mademki para etmiyor. Ne sana yar olsun ne de bana. Başka sokaklardaki çöpün yanına bırak ki kimse anlamasın senin bıraktığını. Gören oldu mu? Kimseler görmedi cezadan da yırttın. Elbet birileri bunu bulup içindeki değerli kısımları ayıracak bu hiç sağlıklı bir yöntem değil. Hepimiz bu işin böyle olmayacağını çok iyi biliyoruz. Ama piyasadaki gerçekler bu yönde. Sürekli yönetmeliklerin yenilenmesinden ziyade yönetmeliklerde iyileştirme yapılsa ya da en azından bir Allahın kulu fikrimizi sorsa hiç fena olmaz. Mademki çöp para ediyor. Bizde nasiplenelim tamam fabrika kuracak kadar param yok ama ne demiş atalarımız biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar bir de başka bir söz komşusu açken tok yatan bizden değildir. Gibi sözlerimizi boş geçmemek gerek…

Yukarıda söylediklerim genel olarak halkın bakış açısını yansıtmakta. Bir de fabrika sahipleri açısından değerlendirelim olayı. Tarafsız olacağız ya.

Adam kafasını çalıştırmış herkesten önce çöpün para ettiğini öğrenmiş kesin kendi kendine öğrenmemiştir. Şans eseri yurtdışına gitmiş orada görmüştür. 30 sene geriden gittiğimizi düşünürsek Adamlar yapmış abi. Para basıyor makineler. Bir şekilde Türkiye’ye getirmiş dünyanın parasını yatırmış. Riskli iş. Kurmuş fabrikasını birsürü personel reklam vergisi harçları falan derken makine siftah yapmadan saçıldı gitti paracıklar. Bunları geri toplaması lazım bir şekilde nasıl olacak bu iş? Senden benden bedava alacak işleyecek ayıracak ve satacak çark başka türlü dönmez sana da bana da para verirse ne kazanacak ki yanındakilere ne kadar para verecek değil mi ama? Sonra sitem edelim duralım özel işletmeler mühendise az para veriyor. Zorunlu olmasa çalıştırmayacak diye… ( ben düşündüm taşındım işin içinden çıkamadım.)

Soru 1: hangi taraf için çevrenin kirlenmemesi, gelecek nesiller ve temiz yaşanılabilir dünya 1. sırada?
 
Elektronik atığın bedavadan vermek yerine hurdacıya vermek daha karlıdır. kendi bildiğini yapan değişmez. Atık yönetmelikleri yardımcı bir döküman gözüyle değilde zorunluluk olarak algılanması da bana göre sıkıntı, eğlencesiz yapılan herşeyin düzeni insanı sıkar. Sorunun çözümü önemli olanı neyse, olan gereçeği kabul ettirmek ve inasnlara bu gereklikleri kendilerine emir vererek yapmasını sağlamaktır, kalıcılık, daimi alışkanlık, bu da şu an sayılı insanda. En yararlısı bence her gün fidan dikmek. Bana göre atık için yapılan her şey azda çokta ilerlese eritmekten ibaret
 
Ben Kocaeli'de yaşıyorum. Derince Belediyesi bir broşür bastırıp kapılara bırakmış. Şöyle bir göz gezdirdim ve ilk anda çok iyi dedim. Bir atık toplama ayrıştırma sahası/tesisi yapmışlar. Sonra okumaya devam ettim ve o can alıcı yere geldim. Bu saydığımız geri dönüşümü mümkün olan atıkları (lastik, elektronik, ahşap, mobilya vs.) oraya biz götürecekmişiz! Kendi imkanı olmayan belediyeyi arayacakmış ve çok cüzi bir rakama onlar gelip alacaklarmış! Ne? Ana! çok afedersiniz ama "Saçma sapan konuşma la" deyip aldım o broşürü attım çöpe. Böyle bir saçmalık var mı yahu? Sen vatandaşın geri dönüşebilir atığını hurdasını toplayacaksın bundan para kazanacaksın bir de daha hala üzerine vatandaştan para alacaksın! Saçma! Haa bu arada bu tip atıkları gelişigüzel çöpe falan atanlara da ceza uygulanacakmış. Çiğdem Hanım'a kesinlikle katılıyorum, üzerine cüzi de olsa para ya da para yerine geçen alışveriş çeki, 3 Lira, 5 Lira neyse artık vereceksin ki bunu sağlayacaksın. Adam geçim derdinde bir de evinde bozulan, kırılan, dökülen eşyasını çöpe attı diye para verecek. Aman Yarab'bim. Avrupa'da öyle diye Türkiye'de de öyle yapacaksan asgari ücreti yaparsın 2500-3000 Euro göreyim seni! Kimse kusura bakmasın ama Avrupa'da açlıktan ölen yok, ama Türkiye'de hemen hergün duyabiliyoruz bu haberleri. Gerçi artık medya da hükümeti zora sokacak haber yapmadığı için son zamanlarda duyamıyoruz tabi ama duymaya gerek yok bilenler biliyor...
 
Üst