• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

İnanmak...

Herkese Merhaba,

Bu platformda her zaman iş paylaşımı yapıyoruz ya da fikir alışverişinde bulunuyoruz. Biraz kafa dağıtmakta fayda var diye düşünüyorum. Sene 2007... O zamanlar üniversite sınavlarına hazırlanıyorum ve herkes gibi gelecek kaygısının peşine düşmüştük. Sınava hazırlanırken özel bir dershanede Türkçe Hocam vardı. Her akşam 1 saat kendisiyle türkçe soruları çözerdik. Yine bir gün türkçe sorusu çözerken ben de biraz can sıkıntısı meydana gelmişti ve kendisi mola verelim dedi. Çalışmalarımın nasıl gittiğini sordu ve ben de iyi gidiyor ama bazen umutsuzluğa düşüyorum. Ailemizin verdiği emeği karşılayamamaktan korkuyorum ve herkes üstüme geliyor demiştim. Bana asla umutsuzluğa düşmemem gerektiğini ve doğru yolda olduğumu söylemişti. Sonra bana birşey anlatacağını söyledi tabi anlatmadan önce iki çay söyledik. Hocam; tanıdığım bir kız öğrenci var. Senden iyi olmasın hanımefendi ,çalışkan ve ailesine bakmak için çalışıyor dedi. Bu kız öğrencim Eczacı olmak istiyordu. Nitekim 1. sene sınava girdi istediği bölüm gelmedi ve tercih yapmadı. 2. sene tekrar sınava girdi ve 1. seneden biraz daha iyi puan aldı ama yine istediği bölüm olan eczacılık gelmedi. Kızın çevresindekiler sen istediğin bölümü kazanamazsın şansını zorlama, eczacılığı geçtik tıp puanı bile alamazsın diye alaycı bir yaklaşımla moralini bozmaya çalışıyorlardı. Kızın ailesi; kızım istersen 3. sınava girme bir bölüm yazalım ve seni gönderelim diye söylemişler. Tabi kızın işi kolay değil. Bir yandan üniversite sınavlarına çalışıyor, bir yandan ailesine bakmak için bir işyerinde çalışıyor. Bu kız öğrencim yanıma geldi ve kendisiyle uzun uzun konuştuk. Tabi öğrencim de umutsuzluk sarmış durumda ve biraz da üzüntü var. Ben kendisine istersen bir bölüm yazalım ve gittiğin şehir de yine sınavlara girersin. Kız bunu kabul etmiyor. Hocam bir yandan nasihat veriyor bir yandan üzüntüsünü hafifletmeye çalışıyor. Kız bir anda silkelenerek; hocam ben bu sene daha çok çalışıp istediğim olan bölümün puanını alacağım. Benle dalga geçenlere ödemek zorunda olduğum bir borcum var. Siz bana destek çıkarsınız ve güvenirsiniz. Ben bu işi başaracağım diyor. Hocam kız öğrencisinin gözündeki o umudu görünce hemen çalışma planı yapıyorlar. Tabi bu arada kız öğrencinin dersaneye gidecek durumu olmadığından dolayı hocam ara sıra seninle ders çalışırız ve eksik olduğun konularda ben sana yardımcı olurum diyor. Sınav zamanı gelip çatıyor. Kızla dalga geçen herkes yine başaramayacağını inanıyor. Kız sınava girip çıkıyor ve nasıl geçti diye sorduklarında sınav açıklanınca görüşürüz diye tebessümle karşılık veriyor. Sınav temmuzun son haftası açıklanıyor ve kızın aldığı puan ile birçok şehirde tıp bölümüne girebiliyor ama kendisi eczacılığı seçiyor. Hocası ise neden tıp yazmadın diye soruyor. Kızın verdiği cevap müthiştir; hocam ben tıp puanı alabileceğimi kanıtlamak için sınava girdim ve bunu başardım. Onlar benim başaramayacığımı inanıyordu. Benim yolumda iki inanan vardı. Biri Allah diğeri siz. Bunlar bana güç vermek için yeterdi. Kısaca hiçbir zaman inancınızı yitirmeyin... :)
 
Üst