• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

İş ilanlarının anlamları

Sadiye Yüce

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Şubat 2009
Firma
Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi
Tercihen İngilizce bilen... Araştırmacı, öğrenmeye açık... İnisiyatif sahibi… Sistem oluşturabilen… Sorumluluk alabilen...



“Tercihen İngilizce bilen…”

Yapacağınız işle bir ilgisi yok ama, bu sıra herkes İngilizce bilen eleman arıyor. Bir bildikleri olmalı.

“Araştırmacı, öğrenmeye açık…”

O kadar işin arasında sizi eğitecek ne paramız, ne de zamanımız var. Mesleğinizle ilgili gelişmeleri iş saatleri dışında kendiniz araştırıp öğrenmek zorundasınız.

“İnisiyatif sahibi…”

Üstlerinden habersiz iş yapabilecek, ancak başarısız olursa canına okunmasına katlanabilecek.

“Sistem oluşturabilen…”

ISO çalışmalarına başladık. Yazılacak 78 adet prosedür var.

“Sorumluluk alabilen...”

Vergi, sigorta müfettişleri bir usülsüzlüğü yakaladığında “Valla üstlerimin bu işlemlerden hiç haberi yoktu, onlara danışmadan kendim yaptım” diyebilecek saflıkta olan.

“Erkek adayların askerliğini yapmış olması…”

Bayansanız askerlik yapmış olmanız gerekmiyor yani? (Ne ya, İsrail mi burası?)

“Bilgisayar kullanabilen…”

Valla geçen gün arkadaşın aklına uyup bir bilgisayar aldık ama?..

“Kariyer olanakları sunan şirketimiz...”

Başlangıç ücreti olarak piyasanın altında veriyoruz, ama burada gece yarılarına kadar çalışıp yöneticilerin de gözüne girerseniz sizi terfi ettirebiliriz.

“Seyahat engeli olmayan…”

Altınıza bir araba vericez, o şehir senin, bu kasaba benim deli dana gibi dolaşacaksınız. Evliyseniz sorun olabilir, isterseniz eşinize bir danışın. Ya da hiç danışmayın, bu sizin için iyi bir fırsat olabilir. Artık ona siz karar verin.

“İnsan ilişkilerinde başarılı…”

Şirketimizde herkes birbiriyle kavgalı, kimse kimseyle geçinemiyor. Bir de, sizle uğraşmayalım. Üst yönetimin hoşuna gidebilecek şeyleri yapabilen, yalakalık becerileri gelişmiş.

“İkna kabiliyeti olan…”

Müşterileri kalitesiz ürünleri daha pahalıya almaya razı edebilecek…

“Analitik düşünebilen…”

Ne bütçeyi tuturabiliyoruz, ne de muhasebe hesaplarını… Her şey Arap saçına döndü… Biri bizi bu durumdan kurtarsın!..

“Tercihen yüksek lisans mezunu, İngilizceyi ana dili gibi konuşabilen, konusunda en az on yıl deneyimli, askerliğini yapmış, 30 yaşını aşmamış…”

Oha demeyin, aslında ne istediğimizi biz de tam bilmiyoruz. Bu özelliklere sahip aday bulabilir miyiz, onu da bilmiyoruz. Ama patron yazalım, diyor; ilan havalı oluyormuş.

“B sınıfı sürücü belgesine sahip…”

Size araba vereceğiz ama şoför yok. Uzun yola alışıksınızdır umarız!..

“Tercihen muhasebe ve/veya İngilizce bilen …” (Valla gerçek!..)

Şimdi sizi tam olarak nerede kullanacağımızı bilmiyoruz. Ne kadar çok vasfınız olursa o kadar iyi. Hele bir siz işe başlayın. Gerisini sonra düşünürüz.
 
bunlara bir de "presentabl" eklemek gerekirlidir ki onun da anlamı zannedersem "eliniz yüzünüz düzgün olsun,gözümüz gönlümüz açılsın" gibi birşeydir :)
 
"Tatmin edici maaş verilecektir."

Açlıktan ölmez siniz, akpilnizi doldurur kiranızı eh 3 kişi bi evde kalırsanız öder, günde 3 ögün yemege vaktiniz olmaz bir iki öğünde yemek anca yersiniz...
 
Üst