• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

Istanbul oda seçimlerinde meslekte birlik grubu

Mehmet Ali Ece

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağustos 2009
Arkadaşlar, İstanbul Oda seçimlerine Meslekte Birlik Grubu olarak bizlerde gireceğiz. Oda yönetiminin değişmesi gerektiğini yıllarca herkes kendi arasında konuştu. Mevcut TMMOB ve CMO yönetiminden şikayetçi olduğumuz bir çok konu oldu.

-İş güvenliği uzmanlarının 2010 aralık sınavıyla alınan belgeleri bu yönetimlerin Danıştaya açtığı davalar sonunda iptal oldu.
-Çevre Görevlisi işini neden çevre mühendisi haricinde (bu işte 2-3 yıl tecrübe edinen mühendis disiplinleri hariç) başka disiplinler bir sınavla alabildi.
-Neden bir meslek kuruluşu anlayışından çok,hep sadece çevre derneği mantığında konular ele alındı.
-Neden her zaman Türk Milleti ve Türk mühendisinin aleyhine olan hususlarda bile göz göre göre Kamu kurumları ile çatışıldı. Bu çatışmalardan hep neden biz oda üyeleri mağdur oldu. Bütün bu şikayetleri gidermek için Aday olacak olan Meslekte Birlik Grubuna destek vermenizi bekliyoruz. Destekleriniz için lütfen bizle irtibata geçin. Liste oluşturmamıza destek verin.

mehmetaliece@yahoo.com
0544 420 00 70
 
Tamamen cahilliğime verin Türk Milleti ve Türk Mühendisinin aleyhine olan hususlarda bile göz göre göre kamu kurumlarıyla ile çatışıldı derken bunlara birer örnek verirmisiniz?
 
ayrıca bende bişi belirtmek isterim;

her seçim öncesi bir grup diğer gruplara resmen sanki düşmanmış gibi saldırıyor. bu nedir allah aşkına?

yapılan çalışmalar detaylı olarak liste halinde verin. başaramadıklarını sıralayın, laf kalabalığı halinde yuvarlak cümleler ile grupları kötülemenin diğer adının "demogoji" olduğunu unutmayın..

"Çevre Görevlisi" çalışmalarının sadece Çevre Mühendislerine ait olmadığını hali hazırda yaklaşık 20 yıldır danışmanlık yapan ve bir çok konuda çözüm sağlayan diğer meslek gruplarından arkadaşları, tanıdığınız ve herşeyden önemlisi bildiklerinizin bir kısmını onlardan öğrendiğiniz "DİĞER MESLEK GRUPLARI" 'nı kötülemeyin..

unutmayın ki çok yakın zamanda pek çok Çevre Mühendisi sınavda başarılı olarak belge almak zorunda kalmıştır. Bu durumun değişmesi beğenilmeyen "Çevre Mühendisleri Odası" 'nda "Grubu" her ne olursa olsun görev yapan tüm arkadaşların başarısıdır.

karalamak kimseyi ileri götürmez.

ileri gitmek ve gerçekten mesleğiniz için birşeyler yapacaksanız size bir kaç öneri:

- ÇED konusunda çalışanlar olarak bizlerin her iş değiştirdiğimizde patronlara yalvararak raporlara imza alma yükümlülüğümüzü kaldıracak elektronik kayıt sistemi için birşeyler yapın,
- halen daha çıktı olarak verilen ÇED raporlarının elektronik ortamda sisteme yüklenmesi ve çoğaltmalarının sadece birkaç özel nitelikli kurum için yapılacağı alt yapıyı oluşturun,
- asgari fiyat tarifeleri gibi memur mantığı dediğimiz sabit gelirin alt tabanını belirlemek yerine, tesislere nitelikli mühendislik danışmanlığı yapmanın yollarını araştırın,
- hazırlanan ÇED Raporlarının yapısının değiştirilmesi için birşeyler yapın.

ya da; belge hamallığı ve kopyala yapıştır mühendisi olarak anılmaya devam eder, her seçim öncesi ortaya çıkarak sağa sola şunu bunu yaptılar, beceremediler vs. dersiniz.

Kimse alınmasın, gücenmesin.

Saygılar.

NOT: İstanbul Şube Üyesi değilim.
 
şu an çevre görevlisi belgesine sahip olanların büyük bir kısmı çevre mühendisi. ama bu durum odamızın en etkisiz meslek kuruluşlarından biri olduğu gerçeğini değiştirmiyor. mevcut yönetim yada önceki yönetimler şeklinde bir ayrım yapmaksızın söylüyorum.

ETMK diye bir kuruluş var mesela. tasarım okuyan ve meslek olarak tasarımcı olanlar haricinde yarışmalara bile kimsenin katılmasına müsaade etmiyorlar. etkinlik budur...
 
gördüğüm kadarıyla "meslekte birlik" grubu tarafından spam mail atarcasına mesaj atılıyor. bu arada sürekli yinelenen mesajlardaki iddialar hakkında soru soruluyor cevap yok. yine aynı karbon kopya özensiz metinler. anlaşılan sorulan soru hakkında bireysel ya da grup adına açıklama yapabilecek kimse yok ya da cevap verme ihtiyacı duyulmuyor. aynı metni tekrar tekrar yollamakla yetiniliyor. liste hazırlamanın yorgunluğu rehavet yapmış olsa gerek, ortaya atılan iddianın altını doldurma ihtiyacı hissedilmemiş. belki de bir şekilde bir iddia ortaya atıp çekilip tepkileri gözlemlemek bir çeşit stratejidir.. ondan da tam emin değilim hatta epey şüpheliyim açıkçası.

hadi bütün bunları geçtim, bunlar etik problemler, iddia ortaya atılıyorsa istendiğinde izahat verirsiniz/vermezsiniz sizin siyaset anlayışınıza ve hitabet yeteneğinize kalmış ama ya imla katliamınıza ne demeli?
bir defa bağlaç olan "de" ayrı yazılır. "neden" diye başlayan bir cümle kuruyor iseniz buna "soru cümlesi" denir ve sonuna soru işareti konur. (örnek: neden imla kurallarına da hiç dikkat etmiyorsunuz?)
paragraf içinde ahenk ve anlam birliği olmalıdır. anlaşılmak istiyorsanız aynı kipleri kullanırsınız. edebiyat kuralı değil bu. en temel kompozisyon bilgisi.
hadi ben mesela şu an alelade bir mesaj yazıyorum, imla kaygım asgari ama siz ciddiyetli bir kurumu kendinizce daha ciddiye alınır hale getirmek planıyla seçim bildirisi yayınlıyorsunuz. bu üslupla ve bozuk imla ile nasıl ciddiye alınmayı bekliyorsunuz?

yazınızın sonunda epey popülizm yapmayı da unutmamışsınız. başka bir etik problem daha: sanki türk mühendisini düşünen, türk milletini hesaba katarak politika üreten tek merci sizmişsiniz gibi... bir milletin isim haklarını kullanmayı da sadece kendinize hak görüyorsunuz anlaşılan. (şahsi kanaatim: güzel taktik, her zaman tutar hamaset kokan propaganda. samimi söylüyorum.)

benden yine samimi bir rica, eğer listenizi ankara seçimlerindeki grup gibi tamamen erkek adaylardan oluşturduysanız bi' zahmet baştan bi' daha gözden geçirin. siyasi tabirle "vitrin olsun" niyetine birkaç kadın aday gösterin de insanlar üzerinde kadın erkek eşitliğine inanmıyormuş gibi bir etki bırakmayın en azından. malum toplumların yarısı kadınlardan müteşekkildir ve çevre mühendisliği de hiç erkek egemen bir meslek değil.

(son olarak, aday, kamu gibi cins isimler de küçük harfle yazılır) türkçemizi en güzel şekilde kullanalım, kullandırtalım. buyrun sizi lisan hassasiyeti bilinen üstat Yavuz Bülent Bakiler ile baş başa bırakıyorum:
unTkASvpTH0
ibretamiz bir konuşma. youtube'de falan var bunlardan. biraz siyasi atıflar yapmış üstat tabii ama sonuçta hangimiz bir yerinden siyasete bulaşmıyoruz ki?
 
Tam da hislerime tercüman olmuşsunuz Eyüp Bey,forumda okuduğum oda ile ilgili bütün eleştiri yazılarında bu var oda siyaset yapmasın,bizim meslek sorunlarımızla ilgilensin,çevre derneği gibi davranmasın oda şöyle yanlışlar yapıyor,kurumlarla iyi geçinmiyor v.b. Tamam anlat bunları.Hiç bir şey yok.Anlamadığım nokta meslek haklarının aranması bi siyasi mücadele gerektirmiyor mu?Oda şeçimlerine katılmak bir siyasi durum değil mi?Bence artık bu söylemlerden vazgeçilmeli siyaset bırakılmamalı aksine herkes siyaset yapmalı, politika üretmeli,bunlar aktırılmalı,tartışılmalı,uyglumaya konmalı.Bunlar yapılırken bireysel çıkarlar değil bilim fennin ışığında toplumsal faydalar gözetilmeli diye düşünüyorum.Yani heslere karşı çıkmak ,eti maden işletmesinden sızan tehlikeli atıksulara karşı çıkmak,bizlerinde kullandığı (bilmiyorum herkesin altında araba var mı?)toplu ulaşım araçlarına yapılan zamma meslek örgütü olarak karşı çıkmak yapılmaması gereken şeyler değil.Bunların savunulmasına sırf iktadarlar tarafından odanın kara listeye alınacağı mesleğimizi değersizleştireceği düşüncesiyle karşı çıkılıyorsa diyecek bir sözüm yok..
 
@c.s.gül

bu da tam benim söylemek isteyip de bağlayamadıklarımın bir özeti olmuş. konusunu açtığınız için teşekkür ederim. cansız doğa, insan ve insan dışındaki canlıların ilişkisine vurgu yapan "çevreci siyasetin" bize zarar getirmeyeceği aşikar, buna rağmen hafife alınıyor.
çevrecilik denip hafifleştirilmiş, toplum genelinde "düşüncesi bile lüks" görülen kavramları meslektaşların ağzından daha da hafifleştirilirken görmek üzücü. hayır. aslında üzücü falan değil. öfke verici, sinir bozucu, çevre mühendisliğinin hangi süreç, hangi olaylar sonunda "modern dünya ihtiyacı" haline geldiğini görmek istemeyen sığ meslektaş şuna baksın:

Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .

Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
(bu da türkçesi, daha iyi bir kaynak bulamadım)
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
(bu da bonusu)

muhalefetsiz bir iktidarın ne kadar yozlaşacağının, halkını nasıl yoksayacağının en güzel (yani en acı) örneğidir minamata vakası. şimdi bunu okuyan meslektaş da yenidoğan kakasında civa bulan halk sağlığı prof.unu mahkemeye veren idareyi gelsin haklı bulsun bakalım. gelsin o kurumu karşısına alsın "çatışmadan" laf anlatmaya çalışsın bakalım.
bir de üstüne gelsin o idare ile uzlaşı zemini hazırlayacağını vaadetsin. ne için? mesleki haklarımızın yükseltilmesi için. ne pahasına? iki üç civa zehirlenmesini görmezden gelmemiz pahasına. böyle bir vicdan var mı?

pek çok konudaki uzmanlığı, birbirini anlayamayacak kadar farklı dilden konuşan mühendislik disiplinini bağlayabilecek, anlaşılır hale getirebilecek, toplumun yararına politika üretebilecek (evet çevre politikaları dersi alanlar burada neyi kastettiğimi tam olarak anlamıştır) ender topluluklardan biriyiz. bu işin tekniğini biliyoruz, teknik dilini biliyoruz, tarihini biliyoruz, sonra aramızda bir kısım çıkıp bunun asli görevimiz olmadığı imasını yapıyor. kimyada böylesine "safsızlık" denir. analize "girişim" yapar, sonucu hatalı çıkartır.
 
Sevgili düşünceli ve düşüncelerini paylaşmaktan çekinmeyen meslektaşlarım;
Yazdıklarınızın üzerine bir kelamda bulunmak yanlış olduğu için susup sizi saygı ile selamlıyorum. Sözlerimi daha fazla sürdürerek yazılan metinlerin göz ardı edilmesine olanak vermek istemiyorum.
Sayın Klape;
Türkçe'nin düzgün kullanımına olan hassasiyetiniz için çok teşekkür ederim.
Saygılarımla...
 
Bu oda yönetimi sorunu sadece benim sorunum mu değil. Bizler kimseyi ayrımcılık yapıp şucu bucu olarak ayırmıyoruz.hep beraber farklı düşüncelerden insanlar toplanıp bir oluşum yapıyorlar. Üyelerden ricamız bizim bu tanıtımlarımızı reklam diye değilde destek arama olarak değerlendirin.

Bu sorun hepimizin sorunu.
Hepimiz taşın altına elimizi koymalıyız.
Gelelim oyumuzu kullanalım.
Ve en geniş çeşitliliğinin olduğu ve birlik ruhunu sergileyen MESLEKTE BİRLİK e oy verelim.

FATİH YILDIZ 9. DÖNEM ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI MESLEKTE BİRLİK GRUBU BAŞKAN ADAYI

1974 yılında Mersin’de doğdu. İlk ve orta öğretimini Mersin’de tamamladıktan sonra 1991 yılında İTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü’nde yüksek öğretimine başladı ve 1996 yılında mezun oldu. Aynı yıl İSKİ Genel Müdürlüğü Beyoğlu Su İnşaat Şube Müdürlüğü’nde Kontrol Mühendisi olarak göreve başladı. 1999-2006 yılları arasında Bayrampaşa ve Esenler Teknik Şeflikleri görevini yürüttü. 2006-2010 yılları arasında Bayrampaşa Şube Müdürlüğü görevini yürüttü. 2010 yılından beri Abone İşleri Avrupa 1. Bölgesi Dairesi Başkanlığı görevini başarıyla yürütmektedir. İyi derecede İngilizce bilen Fatih YILDIZ, evlidir.

AMACIMIZ
Çevre Mühendislerinin evlerine ve işyerlerine onur kırıcı bir şekilde haciz memurları yerine sevgi ve hoşgörü mektupları yollayarak yeniden üyeliklerini sağlayacağız. Meslektaşlarımızın yeni teknolojik yazılım, donanım ve yeniliklerden kazanımlar sağlamaları için gerekli eğitim, seminer, panel ve sempozyumlar la kişisel donanımlarına katkıda bulunmak, bu amaç doğrultusunda oda bünyesinde Sürekli Eğitim Merkezi (SEM) kurmak, Meslektaşlarımızın sahip oldukları işletmelerde iş ve işleyiş sistemlerinin geliştirilmesine; insan, bilgi ve sermaye unsurlarının denge ve uyum içinde daha iyi sevk ve idare edilerek, toplam kalite standardının yakalanmasına katkıda bulunmak, Mesleğimize yakın sektörler arasında ileri düzey iletişim kurarak meslektaşlarımızın ve ülkemizin çıkarlarına uygun disiplinler arası çalışmalar yapmak, Mesleğimizle ilgili yeni çalışmaları üyelerimizle birlikte yaparak bu bilgi ve araştırma sonuçlarını yine üyelerimize ve toplumun bilgisine sunmak, Mesleğimizle ilgili tüm kesimleri geniş bir yelpaze içinde; kişisel, kurumsal, toplumsal, evrensel düzeydeki tüm kazançları ve kayıpları aynı eksen üzerinde ele alan bir anlayışla, toplumumuzun geçmişten bugüne getirdiği kültürel ve manevi değerlerle beslenmiş, ortak bir iş ahlakının ve örnek bir meslek anlayışı içinde ideal modelin oluşmasına, gelişmesine katkıda bulunmak, Kamu kurum ve kuruluşları ile önyargısız iletişim kurarak yeni kurulacak kurullar, komisyonlar ve ekiplerde meslektaşlarımızın yer almasını sağlamak, üye memnuniyetini artırıcı faaliyetlerde bulunmak, bu doğrultuda yeni hizmetler geliştirmek, Hükümetlerin mühendislikle ilgili politikalarını oluşturma süreçlerine aktif olarak katılmak, gerekli öneri ve raporları sunarak mesleğimizi en üst düzeyde temsil ederek katkıda bulunmak, Siyasi arenada her türlü suiistimali önleyecek, haksızlıklara yol açmayıp kalkınmayı teşvik edecek bir şekilde köklü bir düzenlemeye kavuşturulması için gerekli adımları atmak, Mesleğimizi ülke genelinde gerekli platformlarda temsilde ön plana çıkaracak hukuki, siyasi ve bilimsel yaklaşımlarımızı daima zinde tutmak, Mesleğimizle ilgili olmasına rağmen içerisinde yer alamadığımız konularda, resmi ve özel işlerde, üyelerimizin bilirkişilik, hakemlik, jüri üyeliği ve danışmanlık yapmalarını sağlayacak çalışmaları yapmak, Bilim, teknoloji, imalat ve ar-ge çalışmalarında öncülük yaparak, ülkenin geleceğine katma değer sunacak projelere eşlik ve önderlik edebilen bir oda oluşturmak. Yapıcı olan tüm farklı fikirlere açık, dürüst ve etik, çevreyi ve gelecek nesilleri koruma bilincinde, demokrasiyi benimsemiş, İnsanlığa daha faydalı olma gayretinde içinde olan meslektaşlarımızla güçlü bir birliktelik oluşturmak.

MİSYONUMUZ
Marmara Bölgesinde çalışan Çevre Mühendisleri olarak üstlendiğimiz misyonla mesleğimizi son gelişmeler ışığında halkımız ve ülkemiz menfaatlerini gözeterek icra etme azmini taşımaktayız. Mesleğimizde ahlaki değerleri ön planda tutarak dünya standartlarında uygulamak temel vizyonumuzdur. Bizler mesleğimizi kamu kurumlarından özel sektöre, merkezi yönetimden mahalli idarelere kadar geniş yelpazede icra etmekteyiz. Hayatın dışında boş ve kuru sloganlarla değil yaşamın ve iş hayatının içinde mesleğimizin gerektirdiği teknik donanımı ahlaki değerlerimizle yoğurarak meslektaşlarımız aracılığı ile de Türkiye`ye yeni bir solukla önemli değerler katabileceğimize inanıyoruz. Çevre Mühendislerinin etkin katılımıyla, siyasetle odamızı özdeşleştirmeden, yenilikçi anlayış, sosyal sorumluluk ve çevreye saygı bilinciyle, bilimsel çözümler üreterek meslektaşlarımıza kalıcı çözümler sunmak.

VİZYONUMUZ
Çevre Mühendisliğini mühendislik formasyonunun var olduğu her yerde en yüksek kalite ile temsil etmek, Evrensel etik değerleri meslek yaşamımızın özüne yerleştirmek, Değişimi, sürekli gelişmeyi, zaman içerisinde oluşacak yeni stratejiler belirlemeyi ve uygulamaya geçirmeyi, atılımı ve stratejiyi bir yaşam biçimi olarak meslektaşlarımıza kazandırmak ve meslektaşlarımızı küresel rekabete hazırlamak, Meslektaşlarımızın odamızla uzun vadeli ve istikrarlı ilişkiler kurmasını sağlamak. Sahip olduğumuz bilgi ve tecrübelerimizi kullanarak, uzun yıllardır diğer meslek dallarına göre hak ettiği yeri bulamayan mesleğimizi bu kimliğinden kurtararak lider ve daha çok tercih edilen mesleklerden biri haline getirmek. Odamızı şeffaf, herkese açık, tüm görüş ve önerilerin iletilebildiği ve sorunların tartışılabildiği bir oda haline getirmek, Ülkemizin geleceği ile ilgili olan ve meslektaşlarımın çoğunlukla çalıştığı alanlarda hazırlayacağımız araştırma raporları ilgililerle paylaşmak.

YÖNETİM POLİTİKAMIZ
Mesleğimizle ilgili tüm yasal yükümlülüklerimizi yerine getirmek, Meslektaşlarımızın beklentilerini ileri düzeyde karşılama çabamız üst düzeyde olacak, Paydaşlarımızla “Ben” merkezli anlayış yerine “Biz” bilinci ile iletişim kurup çözüm odaklı politikalar üretmek, Üniversite, kamu kurum ve kuruluşları ve özel sektördeki meslektaşlarımızın uyumlu çalışabilmesi için ortak platform zeminini hazırlamak, Ülke kaynakları ve ülke insanının ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak, sürekli, kalıcı ve faydalı projeler üretmek ve bu projelerin uygulayıcılar tarafından hayata geçirilebilmesi için oda yönetimi olarak gerekli gayreti göstermek, üretilen projelerin uygulamasında gerekli takibi yapmak, Odamızı, üyelerimiz tarafından daima güven duyulan ve mesleki konularda danışılan bir kurumsal yapı haline getirmek, Çevre Mühendisliğinin modern dünyanın kullanmakta olduğu yeni yöntem ve teknikleri, meslektaşlarımıza tanıtmak ve böylelikle meslektaşlarımızın teknik gelişimlerine katkıda bulunmak, Mesleğe yeni katılan üyelerimize gerekli tecrübeyi kazanmaları, evrensel bakış açısı kazanmaları ve meslekte başarılı olabilmeleri için gerekli desteği göstermek ve gerekli eğitimlerinin verilmesi, Siyaset odaklı yapılanmalar yerine meslek odaklı bir yapılanma, tek yönlü politikalar yerine uzlaşıyı ön plana alan ve tüm üyeleri kucaklayacak politikalar üretmek.

ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI
İSTANBUL ŞUBESİ 9. OLAĞAN GENEL KURULU
MESLEKTE BİRLİK GRUBU ADAY LİSTELERİ

YÖNETİM KURULU ASİL ADAYLAR
1. Fatih YILDIZ
İstanbul Teknik Üniversitesi, 1996 Lisans
Kamu/Su ve Atıksu Yönetimi

2. Mihriban HACI
İstanbul Üniversitesi, 2000 Lisans
İstanbul Teknik Üniversitesi, 2003 Yüksek Lisans
Kamu/Atıksu Arıtma

3. Mikail KÖMÜRCÜ
Atatürk Üniversitesi, 2007 Lisans
Özel Sektör/Su Arıtma

4. Selahattin ARAÇ
İstanbul Teknik Üniversitesi, 1997 Lisans
Özel Sektör/Çevre Danışmanlığı

5. Mehmet ÇILGIN
Atatürk Üniversitesi, 1998 Lisans
Özel Sektör/Arıtma Teknolojileri

6. Kemal DOĞAN
Trakya Üniversitesi, 2005 Lisans
Özel Sektör/Katı Atık Yönetimi

7. Emrah YILMAZ
OnDokuz Mayıs Üniversitesi, 2003 Lisans
Gebze İleri teknoloji Enstitüsü, 2011 Yüksek Lisans
Özel Sektör/Çevre Danışmanlığı

YÖNETİM KURULU YEDEK ADAYLAR
1. Yusuf KOÇAK
Marmara Üniversitesi, 1995 Lisans,
Yıldız Teknik Üniversitesi, 1998 Yüksek Lisans
Özel Sektör/Altyapı Proje ve İnşaatı

2. Mehmet Ali ECE
Selçuk Üniversitesi, 2004 Lisans
Özel Sektör/İş Güvenliği Uzmanı

3. Kubilay KAYA
İstanbul Teknik Üniversitesi, 2005 Lisans
MISSOURİ University of Science and Tech., 2010 Yüksek Lisans
Özel/Katı Atık Yönetimi

4. Gül Burak ÖRSEL
İstanbul Üniversitesi, 2005 Lisans
Kamu/Su ve Atıksu Yönetimi

5. Mehmet Said BARKIN
Atatürk Üniversitesi, 1997 Lisans
Özel Sektör/Çevre Danışmanlığı

6. Halil HIZ
Atatürk Üniversitesi, 1996 Lisans
Gebze İleri teknoloji Enstitüsü, 2000 Yüksek Lisans
Üniversite/Öğretim Görevlisi

7. Fatih CİHANGİR
İstanbul Üniversitesi, 2001 Lisans
Kamu/Atıksu Proje
 
bu konu açıldığında başlığını ben değiştirdim. ilk haliyle konunun başlığı pek hoş değildi bu nedenle başlığını değiştirdim. ancak www.cevremuhendisleri.net olarak oda seçimlerinde yanlı davrandığımızın düşünülmemesi için konuyu yayından kaldırmadım.
burası cevre mühendislerinin ve oda seçimine katılacak gruplarında burada kendilerini tanıtmasını doğru buluyorum.

ancak bunu yaparken;

birilerini töhmet altında bırakacak,
üyelerimizi rahatsız edecek (spam)
yönlendirmelerde bulunacak konuların yayınlanmasınında doğru olmadığını düşünüyorum. nitekim konuya yapılan yorumlar düşüncemde haklı olduğumu gösteriyor. her üye istediği gruba oy verebilir sonuç olarak

CMnet bu tip konularda tarafsızlığını koruyacaktır. bu tip mesajlardaki konular tamamen yayınlayan kişi ve/veya grubun görüşünü yansıtmaktadır.
 
Tarafsızlığımızı kimse bozamaz Mustafa bu konuda hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bireysel olarak herkes bir görüşü savunabilir fakat CMNet tarafsızdır ve öyle kalmaya da devam edecektir. Konu kilidini kaldırıyorum arkadaşlar tartışmalara devam etsinler. Bu şekilde kararsız olan meslektaşlar da grupları daha iyi tanımış olurlar..
 
Bizler kimiz?
Bizler 9. DÖNEM ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI SEÇİMLERİ ADAYI MESLEKTE BİRLİK GRUBUYUZ.

“Biz kimiz ve ne için buradayız?” sorularının cevapları ve vaatlerimiz

Bizler;

Çevre duyarlılığını ideolojik hassasiyetlerin ötesine taşımak isteyen,
Çevre Problemleri konusunda “Mühendis”çe çözümler üretmek konusunda kararlı,
Mesleğin önemini ve onurunu hak ettiği yere yükseltmek isteyen gerçek “ÇEVRE MÜHENDİSLERİ”yiz.

Neden buradayız?

Buradayız, çünkü;
“Çevre Mühendisleri Odası”nın tüm Çevre Mühendisleri’nin odası olmasını sağlamak istiyoruz.
Mesleğimizin önemi, gelişimi ve etkinliğinin arttırılması için Çevre Mühendisliği Odası’nın en doğru şekilde yapılandırılması ve yönetilmesi gerektiğine inanıyoruz.
Çevre'nin sosyal bir mesajdan daha fazla bir değeri olduğunun ve bunun için “Mühendisçe” çözümler üretilmesi gerektiğinin ve her şeyden önce “Mühendis” olduğumuzun tekrar hatırlanması gerektiğini düşünüyoruz.
Meslektaşlarımızın desteğiyle bu ideallerimizi gerçekleştirecek birikime sahip olduğumuzu düşünüyoruz.

Vaatlerimiz;
Çevre Mühendisleri’nin mesleki bilgi ve görgülerinin arttırılmasının sağlanması için gerekli çalışmalar azami düzeyde yapılacaktır.
Çevre Mühendisliği’nin öneminin ve değerinin arttırılması için gereken tüm çalışmalar yapılacaktır.
Çevre Mühendisleri Odası’na mesleğimizin önemine uygun bir projeksiyon belirlenerek etkinliği arttırılacaktır.

Herkesi dinliyoruz,herkesi dinleyeceğiz.

Bizler bize katkısı olmayacak tartışmalarla vakit kaybetmeyeceğiz.Ülkemizde mesleğimizin tanınmışlığını ve yetkisini arttıracağız.

selamlar.

Oyunuz DEĞİŞİMİN RENGİ turuncu olsun.

29.01.2012 Pazar Gunu yapilacak olan ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ 9. OLAĞAN GENEL KURULU SECİMLERİNDE MESLEKTE BİRLİK GRUBU BASKAN ADAYİ FATİH YİLDİZ neden aday oldugu nu, hedeflerini ve Aday listesini açıklayarak yarın yapılacak olan secimlere, odaya kayıtlı bütün cevre mühendislerini kendilerine destege ve oy kullanmaya davet etti.
 
size katkısı olmayan tartışmaları bırakıp size "katkısı" olan ilişkilere gireceğinizden ben de eminim.

zaten bundan dolayı mevcut istanbul çmo yönetiminin üzerine yapıştırmaya çalıştığınız olumsuz sıfatları seçerken iyice kontrolden çıktınız.

bu yüzden size sorulan net soruları cevaplamak yerine kendi kendinize ürettiğiniz ve aklı başında kimsenin anlamak için size sormaya gerek duymayacağı "biz kimiz? biz neyiz? burada ne arıyoruz?" soruları tarzında, halkla ilişkiler çalışması kıvamında sloganlara, reklam metinlerine sarıldınız.

gereken bilgili ve yetkili insan katılımını ve para kaynağını nereden bulacağınızı açıklama zahmetine girmeden fantastik vaatlerde bulunmanız da cabası. size kalsa ortada bir pazar var, harıl harıl kendimizi geliştirmemizi gerektiren bir talep var piyasada ve bu menfaatin bize açılmasının tek engeli ÇMO.. gerçekçi mi bu tespitleriniz? pek öyle değiller ve bu sektörün gerçeklerinden uzak tespitlerle ve bu vaat performansıyla günümüz siyasetçilerinin seçim vaatlerindeki üslubu bile geride bıraktınız, tebrik ederim.

bir defa "halkın menfaatini korumak için icabında yerel idareyle de, merkezi otoriteyle de, özel sektörle de her meşru platformda mücadeleye hazırız" demediniz, diyemediniz. onun yerine milli değerlerimizden dem vurdunuz, klasik "türk'e türklük propagandasını" kullanmaktan çekinmediniz ve bunu gerçekten türkçe lisanı kullanılarak yazılabilecek en amatör, en imla kontrolünden geçmemiş metinlerle ilan ettiniz.

bu haliyle insanların hangi "hasasiyetlerini" hedef aldığınız da aşikar. hangi değerleri ne kadar koruyabileceğiniz de aşikar. ( kişisel ricam eğer türkçeyi bir milli değer olarak görüyor iseniz lütfen bu değerimizi siz korumayın, bir bilene devredin)

bu hal-i pürmelalinizle, ileride bir gün bir köyün bir deresinde suya zehir karışsa, bilmem ne deresine kurulan HES doğayı tahrip etse, o HESin şantiyesinde dinamit patlamasıyla canlar gitse (alın size örnek:
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
) çıkaracağınız sesin ne kadar cılız olacağını seçim vaatlerinizden biz fazlasıyla anladık.

ya kazanma hırsının son aşamasına ulaştınız, ya da kazanma umudunuz hakikaten az ve bu üslubunuzu sertleştirmiş.. "adımız duyulsun da nasıl olacaksa olsun" mantığıyla siyaset nezaketinin yakınından uzağından geçmeyecek tavırlar gösterdiniz. tarafsızlık açıklamış mecralarda spam yaptınız, son ana kadar da yapmaya devam ediyorsunuz (yapmayın demiyorum, isterseniz yapın tabii). kendinizi ifade etmek yerine rakiplerinizi alçaltma yolunu seçtiniz. ne kadar ilkeli olduğunuza ben şahsen ibretle şahit oldum.

yeri gelmişken şunu söyleyeyim, bugün patronla bir sohbet geçti aramda, paydostan hemen sonra, yarınki seçimleri söyledim konu açıldı. bana ÇMO'nun son zamanlarda çok etkili olmaya başladığını şaka yollu söyledi. (patronum çevre mühendisi değil, zaten kendisi işi bilen bir imalatçı, çalıştığı yerde ben olmadan da işlerini döndürebilecek durumda hatta, bunu da kesinlikle onu övmek için söylüyorum, kendimi aşağılamak için değil). "bu ÇMO ne zaman böyle güçlendi?" dedi, ben de gördüğüm kadarını dilim döndüğünce anlattım. ÇMO bence kendini sahiplenen üyeleri sayesinde bugüne geldi. lisansa başladığımın ikinci ayında gittim öğrenci üye oldum, benim de biraz payım vardır, gururluyum.

siz ise dışlandığınızı söylüyorsunuz sürekli, küskün küskün yazıyorsunuz şunlar kötü bunlar fena diye ama yetkin mühendislik mücadelesinden, asgari çevre mühendisi maaşı uygulamasından, sınavsız alma hakkına sahip olduğumuz Çev.Gör. belgesinden, BTBli bürolarda çevre mühendisi çalıştırma zorunluluğundan HİÇ BAHSETME gereği duymuyorsunuz. iş güvenliği gibi en hassas konuda dahi, usülsüz görülen uygulamayı kamuoyuna açıklamaya ve sonrasında yargı tarafından verilen karara tepki gösterebiliyorsunuz. "önce iş güvenliği" düsturunu da ufak ufak terk ederiz sanırım size kalsa. bu arada iş güvenliği yasasının yasal takibi makina mühendisleri tarafından yapılıyor ama tabii sizin yönteminizde bunu ÇMOya mâl etmek de sorunlu bir tavır değildir, eminim.

tabii ki rakibinizin başarılarını açıklama görevi sizin değil ama rakibinize serbest atış yaparken bu saydığım KAZANILMIŞ HAKLAR bile sizin sivri üslubunuzu yumuşatmaya yetmedi, yetmiyor. bunu kendi sitelerinizde sayfalarınızda söyleseniz tamam da burada bu ortamda çok sakil duruyor. varsın dursun...

neyse, lütfen bu yazıma aldırmadan aynı seçim duyurularınızı bu başlıkta tekrar tekrar yayınlamaya, başlığınızı güncel tutmaya devam edin. sizin yazabildiğiniz her yazının altına ben de bir şeyler yazabileceksem inanın hiç dert değil.
 
Klape arkadaşım
SİZ BİZİM KİM OLDUĞUMUZU SANIYORSUNUZ.

SİZ SİZ SİZ DİYORSUN PEKİ BİZ KİMİZ diye sordunuz mu ki bize suçlama ve sataşma yapıyorsun.

Bu ODA kuruldu kurulalı 5 Genel Kurul Ve seçimler oldu ve hep aynı kişiler yönetti.

Bir kerede farklı sesleri dinlemeye tahammül edin...

Bizim listedeki arkadaşlar farklı düşüncelerden ve platformlardan tek ORTAK NOKTAları var MESLEKİ HAKLAR ve MÜHENDİSÇE İŞLER.

Beni tanımadığınız yaptığınız yorumlardan belli oluyor.CMO yu şu an yöneten Mevcut yönetici arkadaşlarla beraber komisyonlarda görev aldım,ben inanın bu Odada meslek için aktif rol aldım ve alacağımda.

Biz yanlışın her zaman karşısında olacağız,oluruz.Ama bu yanlış bizce önce Mühendis Bakışıyla netleştirilecek.

Bizleri desteklemek veya mevcut yönetici arkadaşları desteklemek sayın Oda Üyesi arkadaşlarımızın hür kararlarıdır.
Seçimi onlara bırakıyorum.

Kar tipi olumsuz hava koşulları bize etkilemez YARIN oda seçimde olacağız önemli olan hep birlikte orda olamak .Mazeret bizim işimiz değil çünkü biz meslekte birlik grubuyuz
 
sizi tanımam gerekmiyor, sizin beni tanımanız gerekmediği gibi. bakın yazılarım yukarıda, değindiğim noktalar da açık ve net. benim kimliğimi açıklığa kavuşturmak yerine kendi söylemlerinizdeki işaret ettiğim eksiklikleri cevaplandırsanız daha iyi olur.

içinde bulunduğunuz hareketin mesleki mücadelemizde bir kırılma noktasına yol açacağını düşündüğümden sizin yazdıklarınızı kendimce yorumluyorum. tek yaptığım bu, tek nedeni budur yazdıklarımın. evet, doğru, üslubunuzu başından beri eleştiriyorum ama bunda yanlış olanın ne olduğunu söylerseniz sevinirim.

sadece son yazdığımda sizi eleştirirken sizin üslubunuza benzer bir üslup kullandım ve benim o üslubumu meşrulaştıran sizin başlattığınız üsluptur. bundan da vicdani bir sıkıntı duymuyorum.

eşit şartlarda karşılıklı yazıyoruz dikkat ettiyseniz. "farklı sesleri dinlemeye tahammül edelim" derken tutarlı olup benim sizden farklı olan sesimi duymaya tahammül edebilirseniz de sevinirim.

yukarıda kendi yaptığınız suçlamaya varan eleştirileri yazdığınız gibi size yöneltilen benzer eleştirilere de tahammül edebilmeniz dileğiyle, hakça ve birliğimiz arttıran sonuçlar doğurarak biten bir seçim dilerim.
 
Sevgili Klape ,

biz sözlerimizi yaşanmışlıklardan yola çıkarak söylüyoruz.

Bugüne kadar MEVCUT yönetimle yürütülen faaliyetlere yaptığımız eleştirilerin üslubundaki özellik sadece değişim isteme heyecanımızın bir sonucuydu belki.

Ama siz bize bizim nasıl düşündüğümüzü bilemeden,nasıl bir uygulama ortaya koyacağımızı bilmeden yapmadığımız ,bizim duruşumuzla alakalı olmayan hususlarda eleştiriler yapmaya çalışıyorsunuz.

Ben endişelerinizi ve duyarlılığınızı anlıyorum.Fakat şunu çok net ifade etmemiz gerekiyor,bizim Oda yönetimine seçilmemiz gerçekleşir ise, Odamızın bugünkü yapabildiği olumlu çalışmaların yanına, daha olumlu ve yapıcı uygulamaları da eklemek mümkün olacaktır.

Bu seçim hepimizin destek olması gereken bir değişimin dönüm noktasıdır.

Gayemiz aynı,sadece çalışma azmimiz ve kararlılığımız farklı.

selamlar.
 
biraz geç bir saatte konuya dönüş yapabildim. ancak yinede fikrimi belirtmek istiyoru;

klape isimli arkadaşın yazdıkları ile mehmet ali ece'nin yazdıklarına bakıyorum. karşılaştırıyorum. açık söyleyeyim bugünkü seçimde İstanbul ÇMO Şube'de adaylığını klape koysa eminim en azından şu forumu okuyan kişilerden oy alacağına eminim.

klape'nin açıklamlarında, akıcı kelimeler, anlam bütünlüğü ve verilen mesajlar çok net. üstüne üstlük yargılama ve sorgulama konusunda anlaşılmayan birşey yok.

ancak sayın mehmet ali ece, kusuruma bakmayın ama bence kaş yapayım derken göz çıkartıyor ve desteklediğiniz grubun imajınıda farkında olmadan zedeliyorsunuz. belki sizin anlatamadığınız ve cevap veremediğiniz konularda farklı ve mantıklı fikirlere sahipler. ama bu tavrınız ve sorulan sorulara verdiğiniz cevaplar bende iki anlam oluşturdu;
- sanırım size sorulan sorulara cevap vermek istemiyorsunuz yada
- sorulan soruları yani metinleri tamamen okumuyorsunuz.

af buyurun ancak, bence siz grubunuzun propagandasını yapmayın...

mesleki tecrübenize ve belirttiğiniz emeklerine olan saygımdan dolayı bunu belirtmek istedim.

saygılar.

bu konular benim harcım olmadığı için pek bulaşmıyorum.
propaganda yapmayı beceremem, siyaseti bilmem ve anlamam malesef.

grubunuza seçimlerde başarılar. umarım seçimleri kazanan grup her kim olursa olsun mesleğimizin geleceği için mücadele eder.

Saygılar.
 
ÇMO istanbul seçimleri sonuçlandı:

2 grubun katılımıyla demokrasi şölenine dönüşen seçimin sonuçları şöyledir.

meslekte birlik çevre müh.: 194
toplumcu çevre müh.:390

seçimlerde gelip , oy kullanan, katılım gösteren siz değerli çevre mühendisi arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz. yeni yönetime yeni dönemdeki görevlerinde başarılar diliyoruz.

Meslekte Birlik ÇMO İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu
 
Üst