• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

Led aydınlatmaların az bilinen yönü

Ercan Selvi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Mayıs 2012
Şehir
Kocaeli
Firma
Gebze AAT

LED NEDİR ?

LED, ingilizce'de Light Emitting Diode kelimelerinin kısaltılmış halidir ve “Işık Yayan Diyot” anlamına gelir. LED’ler elektrik enerjisini ışığa dönüştüren yarı iletken devre elemanlarıdır. LED'lerin genel görünüşü aşağıdaki gibidir.
LED’lerin ortama yaydığı ışığın frekansı, spektrumun görünür ışık bölgesine denk düşer. Bununla birlikte gözle görülemeyen frekansta ışık yayan kızılötesi (infrared,IR) veya morötesi (ultraviole,UV) LED’ler de vardır. LED’in ışık yayma mekanizmasının iyi anlaşılması için kuantum fiziği, kimya, elektronik ve optik alanlarında bilgi sahibi olunması gereklidir.

LED’in en önemli kısmı yarı iletken malzemeden oluşan ve ışık yayan LED çipidir. LED çipi noktasal bir ışık kaynağıdır ve kılıf içine yerleştirilmiş yansıtıcı eleman sayesinde ışığın belirli bir yöne doğru yayılması sağlanır. Şeffaf kılıflı bir LED’e dikkatli bakılırsa LED çipi gözle görülebilir.
led_kilif.jpg

LED’lerin yaydığı ışık, LED çipi içerisindeki yarı iletken katkı maddeleri ile ilgilidir. LED’in hangi renkte ışık yayması isteniyorsa galyum, arsenit, alüminyum, fosfat, indiyum, nitrit gibi kimyasal malzemelerden uygun oranda yarı iletken malzemeye katkı yapılır (GaAIAs, GaAs, GaAsP, GaP, InGaAIP, SiC, GaN). Böylece LED çipinin istenen dalga boyunda ışıma yapması sağlanır. Örneğin kırmızı renk (660nm) için GaAlAs, sarı renk (595nm) için InGaAIP, yeşil renk (565nm) için GaP, mavi renk (430nm) için GaN kullanılır.

LED imal eden firmalar kataloglarında LED’in yaydığı ışığın dalga boyunu vermektedir. LED çipinde kullanılan katkı maddesine bağlı olarak aynı renkli LED’lerin dalga boyu farklı olabilmektedir. Örneğin InGaAlP katkılı LED 640nm dalga boyunda; GaAlAs katkılı LED 660nm dalga boyunda; GaP katkılı LED ise 700nm dalga boyunda kırmızı ışık yayar.(1)

LED Aydınlatmaların Az Bilinen Yönü
Işık yayan diyot teknolojisi olarak adlandırılan LED ışıklandırmaların, enerji tasarrufu sağlamasının yanı sıra yaydığı ışıkla insan sağığını da tehlikeye attığı belirlendi. Uzmanlar, yeni üretilecek LED’lerin kırmızı, yeşil ve mavi frekansları bir arada taşıyacak sistemde yapılması gerektiğine dikkat çekti.
130828_leddd.hlarge.jpg

ABD’de yayınlanan New Scientist dergisi, beyaz LED ışıklarının gözle algılanmayan mavi ışık yaydığını ve bunun geceleri büyük tehlike yarattığını belirtti.
Sadece öğlen saatlerinde var olan mavi ışığa geceleri de maruz kalmak, vücut ritmini belirleyen melatonin hormonunun salgılanmasını engelliyor. Kişiyi kansere karşı dayanıksız hale getiriyor. Öyle ki gece çalışan kadınları gündüz çalışan kadınlara göre yüzde 50 daha fazla meme kanseri riski taşıyor.

ÇEVREYE DE ZARARLI
New York Aydınlatma Araştırma Merkazi’nden yapılan açıklamaya göre, bu ışıkları gece kullanmak çevreye de zarar veriyor. Bu nedenle aynı sistemin sokak lambalarında da bulunması sebebiyle hayvanların da zarar gördüğü belirtildi.
ŞİŞMANLIK SEBEBİ OLABİLİR
LED ışıklandırmalar üzerine yapılan araştırmalar elektronik eşyalardaki renkli durum ışıklarının depresyona ve şişmanlığa yol açabileceğini ortaya çıkardı.
Ohoi State Üniversitesi’nin afreler üzerinde yaptığı deneyde, uyku sırasında maruz kalınan küçük bir ışığın bile depresyona neden olduğunu kanıtladı. Ayrıca hafi bir şekilde aydınlatılan odanın açlığı artırdığı belirlendi.

DİŞİNİZ DE RİSK ALTINDA

LED’ler, diş hekimleri tarafından özellikle endodonti alanlarında ağız içini daha iyi görebilmek açısından kullanılıor.

30.000 lükse kadar olan ışık şiddeti parlamayı azaltıyor ve güvenli olarak kabul ediliyor. Çok daha parlak LED ışıkları da mevcut olmasına rağmen, ışık diş yüzeyinden yansıdığı için daha fazla parlaklık meydana getiriyor ve uzun süreli kullanım için güven sunmuyor.

Bu sorunlardan korunmak için LED aydınlatmaların geceleri kapalı tutulması ve evlerdeki odalarda kalan cihazların ışıklarının üzerinin kapatılması tavsiye ediliyor.(2)

Geceyi gündüze çeviriyor
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
’de yayımlanan New Scientist dergisi yaşamın her alanında kullanılan floresan ve LED ışıklarının zararlı olduğunu kanıtlarken, üretilebilecek en iyi ışık kaynaklarını da ortaya koydu.
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
hayatın her noktasında kullanılan beyaz LED’in (Işık yayan diyotlar) gözle algılanamayan
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
ışık gönderdiği ve bunun geceleri tehlikeli yarattığını yazdı. İnsanların sadece öğlen saatlerinde var olan mavi ışığa LED ve floransanlar nedeniyle geceleri de maruz kaldığı, bunun da ışığa duyarlı, vücut ritmini belirleyen melatonin hormonunun salgılanmasını engelleyerek, kişiyi kansere karşı dayanıksız hale getirdiği kaydedildi.

Gece çalışan risk altında
Gece çalışan kişilerin daha fazla tehlike altında olduğu belirtilirken, gece çalışan kadınlar gündüz çalışanların aksine yüzde 50 daha fazla meme kanserine yakalanıyor.
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
Aydınlatma Araştırma Merkezi’nden Mariana Figueiro, “Bu ışıkları gece kullanmak çevreye de zarar veriyor” dedi. Sokak lambalarında da aynı ışığın bulunmasının hayvanlara da zarar verdiğini belirten uzmanlar ışıkların böcekleri de ışığa çektiğini kaydetti. Gün içinde ışığın renginin değiştiğini belirten uzmanlar yeni üretilecek LED’lerin kırmızı, yeşil ve mavi frekansları bir arada taşıması gerektiğini söylüyor. Gün içinde dalgaların değişmesinin vücut ritminin sağlanmasında kilit rol oynayacağı öngörülüyor.(3)
led-isiktaki-gizli-tehlike-2455323.Jpeg

'Tasarruflu ampulü bu odalarda asla kullanmayın'
Sakarya Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Çerezci, tasarruflu ampullerin yaydıkları radyasyon sebebiyle her odada tercih edilmemesi gerektiğini söylüyor. "Tasarruflu ampuller ancak yüksek tavanlı odalarda yahut başımızdan 50-60 cm yukarıda kalacak şekilde kullanıldığında olumsuz etkileri en aza indirilebilir." diyen Çerezci, çocuk odaları ve çalışma masalarında bu tür ampullerin asla kullanılmaması konusunda vatandaşları uyarıyor.

Zaman Gazetesi'nden Zeynep Kaçmaz'ın haberine göre, Osman Çerezci, tasarruflu ampullerin klasik ampullere göre çok daha fazla elektromanyetik alan yaydığını ifade ediyor. Bu ampullerin ev ve çalışma ortamında elektromanyetik kirlilik kaynağı olduğunu belirten Çerezci, yaşadığı bir olayı şöyle aktarıyor: "Bursa'da baz istasyonu ölçümü için bir eve gittik. Evdeki radyasyonun baz istasyonundan değil, evde kullanılan tasarruflu ampulden kaynaklandığını gördük. Işığı yaktığımızda cihazımızın aniden yüksek değerler gösterdiğine tanık olduk. Işığı kapattığımızda sıfırlanıyordu."

Tasarruflu ampulün yaydığı radyasyonun 20 santimetrelik alan içinde 10-15 birim arasında değiştiğini ifade eden Çerezci, klasik ampullerde ise bu oranın 0 olduğunu belirtiyor. Bazı tasarruflu ampullerin iki kat zarflanarak ultraviyole etkisinin azaltılmak istendiğini dile getiren Çerezci, yine de elektromanyetik alan yaymaya devam ettiğini söylüyor. Çerezci'ye göre tasarruflu ampullerden yayılan elektromanyetik alanlar, bedenimizde elektrik sinyallerinin taşındığı sinirler üzerinde akımlar meydana getirerek sinirleri uyarıyor, kasları etkiliyor. Bu da kişide yorgunluk, sinirlilik oluşturabiliyor. Ayrıca tasarruflu ampul, masanın başucunda 10 cm gibi kişinin çok yakınında bulunması halinde ultraviyole sızıntısı yapması nedeniyle deride kızarıklıklar meydana getiriyor. Prof. Dr. Çerezci, çocuk odaları, çalışma masaları ve yatarken başucumuzda kesinlikle bu tür aydınlatma ürünlerinin kullanılmaması gerektiği konusunda uyarıyor. Çocukların elektromanyetik alanlardan çok daha fazla etkilendiğini belirten Çerezci, çocuk odalarında klasik ampullerin tercih edilmesini tavsiye ediyor.

Tavanı yüksek odalarda tercih edin
"Enerji tasarrufunu kabul ediyoruz ama ampullerin bazı kullanım şartları olmalı." diyen Prof. Dr. Çerezci, evin her odasında tasarruflu ampullerin kullanılmaması gerektiğini söylüyor. Çerezci'ye göre banyo, koridor gibi evde en az zaman geçirilen yerlerde bu tür ampuller tercih edilebilir. Ancak tavanı yüksek veya ampulün başımızdan 50-60 cm yukarıda kalacak şekilde olması şartıyla. Zira ışığın mesafeye bağlı olarak elektromanyetik etkisi de azalıyor. Kişiye ne kadar uzaksa tesirini de o derece kaybediyor.

Kırılan ampule elle dokunmayın
Tasarruflu ampullerin içinde aynı zamanda 5 miligram civarında cıva bulunuyor. Havaya karışan civanın solunması çok tehlikeli. Cıva bağışıklık sistemini etkilediği gibi beyin ve sinir sistemini de olumsuz etkiliyor. Kırıldığında çıplak elle dokunmadan parçaları yapışkan bir bezle dikkatlice toplamak gerekiyor. Bu parçalar ve arızalı tasarruflu ampuller, evdeki çöp kovalarına da atılmamalı. Piller gibi
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
kirleticisi olmaları nedeniyle ayrı toplanmalı. Oda da cıvanın yayılmasına karşı iyice havalandırılmalı. (Zaman)

Aşağıdaki belgede daha açıkça anlatıldığı üzere, kırılan tasarruflu lambanın yanından hemen uzaklaşın. 15 dakika bekleyin ve sonra kırıkları süpürge-faraş ile temizleyip, ayrı bir naylon torbaya koyup, ağzını iyice kapatın. Süpürme-toplamayı çıplak elle yapmayın ve mümkün olduğu kadar o odada az nefes almaya çalışın. Sonra da evdeki değil, sokaktaki çöp kutusuna atın. Daha da iyisi, eğer bu gibi (pil vs.) tehlikeli maddelerin toplandığı yerleri biliyorsanız, üşenmeyin, bir zahmet oralardaki çöp kutularına götürüp atın.

Kırılan lamba parçalarını kesinlikle elektrikli süpürge ile temizlemeyin, zira lamba içindeki çok zehirli madde olan cıva buharını, diğer odaları süpürürken oralara da yaymış olursunuz.

Aşağıdaki belgede kırılan ampul parçalarına basan birinin ayağının ne hale geldiğini görebilirsiniz.(4)

bulb1.jpg bulb2.jpg
Kaynak:
(1)
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .

(2)
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .

(3)
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .

(4)
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .



 
Üst