• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

Nitelikli çevre mühendisi

Nefize Yıldız

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Haziran 2011
Yeni mezun olan çevre mühendislerini anlamış değilim. Deneyimli değiliz diye kimse işe almıyor diyorlar bizi işi öğretsinler diyorlar.
Yeni mezun alıyorsunuz yetiştirmeye çalışıyorsunuz. İş öğrenmeye emek harcamaya gelince kaçıyorlar. Ne bekliyorlar anlamıyorum. Hazır pişip önlerine gelmesini. İş yüklemesi yapınca kaçıyorlar.
Günümüz yeni mezunları hem korkak hemde tembel.
Birde beklentileri çok yüksek. 2-3 soru soruyorsunuz bu yönetmelikten haberin var mı, çevre danışmanlık hizmeti ne gibi.
Adamların haberi yok bir de karşınıza çıkıp ben herşeyi biliyorum diyorlar.
Yeni mezunlar sadece zaman kaybı, iş kaybı, başka birsey değil.
İşi öğrenmek gibi istekleri yok.

Önce kafalarını ve bakış açılarını değiştirmeleri lazım.
 
güler misin ağlar mısın?

birisi iş yaptığını olduğunu sanarak birini aşağılıyor...
farkında olmadan ipliğini sokağa döküyor...
öteki ise dürüstlüğü ile eziliyor... cynktdn sana kişisel olarak bir tebrik benden..
ne istediğini bilen insanlar herzaman birşekilde bişilere yönelebilirler..
şahsen ben daha hedeflerimi gerçekleştiremedim. ama hayat bence bir duruştur.. hayata karşı ailene karşı dostlarına karşı arkadaşlarına karşı sevgiline karşı ama en önemlisi kendine karşı...
sizin nefize hanım ile aranızda geçen olay bugün ülkemizde pekçok işyerinde farklı şekillerde vuku buluyor...
burda kimse yanlış anlamasın herkes hatasını kendi bilir..

şahsi kanaatim bu maaş konularından ziyade Nefize Hanım af buyurun ama bu sözüm birazda size;
Bölüm 3. olarak herhangi bir üniversiteden mezun olan bir insan neden danışmanlık yapar?yada yaptırılır?
şahsen ben bugün kendime kızıyorum diploma notum 2.45 yerine 2.7 olsa idi gider Tübitak bursu alır, hiç özel sektörle uğraşmadan birde üzerine güzel bir yabancı dil koyar yüksek lisansıma devam ederdim.. bilen bilir tübitak bursu yeni mezun arkadaşlarımın işe başlangıcında verilen paradan daha çok.. ayrıca öğrenimde alabiliyorsunuz. yani kapı gibi aylık 1500 tl nin üzerindesiniz..

hem bu diploma notunu alabilen ve bölümden derece ile mezun olan arkadaşlar ders çalışmayıda seviyordur.. yani bilimsel makaleleri ve araştırma ödevlerini kast ediyorum... yani boşuna danışmanlık gibi bugün çok fazla değişen bir mevzuatın içine göbekten atlayıp, piyasada ismi yaygın olmayan aylık 300 500 hadi bilemedin 1000 tl lere ve belirtilen ödeme süresinden ortalama 2 ay sonra ödeme alabildiğin veya çoğunlukla alamadığın bir sektörde 1 yıldan çok az bir farkla çalışıp, yeni mezun diye kimseyi ezmemek lazım... (uzun cümle oldu kusuruma bakmayın..)

boşuna piyasada birbirimizle uğraşıyoruz.... azıcık araştırmacı olsak .. ama gerçekten ne istediğimizi bilsek, birazda mantıklı olsak, hiçbir sorun engelle uğraşmayız.. en önemliside kimseyi aşağılamayız... (bu sözüm genele)

saygılar...
 
nefize hanım bu nasıl bir patroniçe bakış açısıdır yahu ! herkesi aynı kefeye koymuş kefeyide kaldırıp atmışsınız resmen.bende yeni mezunum okulu 1 dersle 1 sene uzattığım için(4puanla, bırakan sağolsun) çevre görevlisi belgem yok ben yinede nerde nasıl çalışır birşeyler kazanırım öğrenirim diye çabalıyorum belgeyi alana kadar ama hiçkimse yardımcı olmuyor buna ne diyeceksiniz ? bizmi isteksiz oluyoruz şimdi ? sizin o söylediğiniz kişiler bölümü isteyerek yazmamış, geçim sıkıntısı olmayan(zengin) kişilerdir.yanınıza gelmiş birkaç kişiye göre(ki sizin gibi bu şekilde konuşan biri onlara ne demiştir de kaçmışlardır Allah bilir :) ) genelleme yapmak doğru değil tecrübelerinizin bu çıkarımıda yapması gerekirdi...
 
Nefize hanım ben size bir konuda hak veriyorum ve bir konuda hak vermiyorum. Yeni mezun olmuş birine işi öğretmeliyiz ve elimizden geldiğince yardımcı olmalıyız. Kimse herşeyi bilecek diye birşey yok veya haberdar oalcak diye birşey yok yeri geldiği zaman tecrübeli birisi bile bilmediği birşey olabiliyor.Bunun yanında ilk işe başladıklarında maaş beklentileri çok yüksek oluyor ben şunu da duydum bana 4 milyar vermezse bir yerde çalışmam. Siz bir iş yaptırmaya gelince bazı arkadaşlar kaçabiliyor. İten kaçmamak lazım ama mühendis olduğumuzu ve onlara kendimiz kabul ettirmemiz lazım. Bunu başaracak olan bizleriz. Bazen yeri gelecek muhasebeciye , usta başına veya benzeri insanlara yardım edeceğiz. Yeri geldiğinde esnaf birisiyle hatta şoförle bile konuşacağız. Bunları küçümsemeyin. İnsanı olgunlaştıran yaşı değil yaşadıklarıdır. Hiç kimse düşük maaşla çalışmak istemez şunuda belirteyim 750 veya 900 tlyede çalışılmaz. 1000 veya üstünde başlarsın sen kendini kanıtladıkça maaş elbette artar ama ağlayana da süt vermezler. ama Allah emeği yerde bırakmaz ve hakkıyla çalışanın hakkını verir biraz sabır etmek gerek ve şükür de etmeliyiz. Ben arkadaşlara şunu sormak istiyorum acaba kaç kişi haline şükür ediyor. Ben de dahil yeri geldiğinde şikayet etmesini biliyoruz. Bazı kişiler şunu düşünüyor aman rahat yaşayayım. Senden daha kötü durumda olanlarda var. ben 8 milyar maaş almışım huzurum olmadıktan sonra sağlığım olmadıktan sonra böyle para kazanmayı istemem. evde huzurum olsun sevdiklerim olsun peynir zeytin yemeye bile razıyım. Ve en önemlisi boğazımızdan haram lokma geçmesin. alay geçercesine kötü eleştiri yapan arkadaşlara sesleniyorum. Eleştirinin de belli bir dozu var ve o alay geçenler insanları böyle kınamaya hakkınız yok ve haddiniz de değil. Her insan hata yapabilir yanlış birşeyler söyleyebilir ama onu dışlayacak veya küçük düşürecek sözler söylemenin anlamı yok. Söylediği bazı sözler yanlış olabilir ve onu saygı ve sevgi çerçevesinde uyarı yaparak söylemlerini ve hatasını düzeltmesine yardımcı oluruz. Bizler de acemi olduk ama pes etmedik ve daima çalıştık elimizden gelen yardımı herkese yaptık. Ve en önemlisi yardım ettikten sonra kişinin Allah razı olsun demesi kadar güzel bir kelime yoktur bence. İnsan hata yapabilir ve hatalarını düzelterek doğruya ulaşır. Unutmayın en iyi usta olan kişi bir zamanlar çok hata yapan kişidir. Sözlerim yanış anlaşılmasın Nefize hanım çalışarak, hakkıyla 3 üstü ortalama yaptıysa tebrik ederim. Her baba yiğidin harcı değildir bu. Hayat tecrübeye yetmez ve bizler birşeyleri öğretmeliyiz ve yardım etmeliyiz onlarda elinden gelen gayreti göstermeleri lazım. Mühendis gösterileni en iyi biçimde yansıtmak ve ortaya çıkmayanı en iyi biçimde ortaya çıkarmaktır. Mühendislik bakış açısını değiştiren ve geliştirebilendir. Belki söylediklerimden dolayı bazıları bana kızacak olabilir. Ben bunları söylerken aman şu beğensin aman şu kızsın diye söylemiyorum. sadece doğruları ve fikirlerimi söyledim. Herkese iyi çalışmalar.

Usta bir ressamın öğrencisi eğitimini tamamlamış. Büyük usta, öğrencisini uğurlamış. Çırağına " Yaptığın son resmi, şehrin en kalabalık meydanına koyar mısın?" demiş.

" Resmin yanına bir de kırmızı kalem bırak. İnsanlara, resmin beğenmedikleri yerlerine bir çarpı koymalarını rica eden bir yazı iliştirmeyi de unutma" diye ilave etmiş.

Öğrenci, birkaç gün sonra resme bakmaya gitmiş. Resmin çarpılar içinde olduğunu görmüş. Üzüntüyle ustasının yanına dönmüş. Usta ressam, üzülmeden yeniden resme devam etmesini tavsiye etmiş.

Öğrenci resmi yeniden yapmış.Usta, yine resmi şehrin en kalabalık meydanına bırakmasını istemiş.

Fakat bu kez yanına bir palet dolusu çeşitli renklerde boya ile birkaç fırça koymasını söylemiş.

Yanına da, insanlardan beğenmedikleri yerleri düzeltmesini rica eden bir yazı bırakmasını önermiş. Öğrenci denileni yapmış. Birkaç gün sonra bakmış ki, resmine hiç dokunulmamış. Sevinçle ustasına koşmuş.

Usta ressam şöyle demiş:

"İlkinde, insanlara fırsat verildiğinde ne kadar acımasız bir eleştiri sağanağı ile karşılaşılabileceğini gördün. Hayatında resim yapmamış insanlar dahi gelip senin resmini karaladı.

İkincisinde, onlardan müspet,yapıcı,olumlu olmalarını istedin. Yapıcı olmak eğitim gerektirir. Hiç kimse bilmediği bir konuyu düzeltmeye cesaret edemedi."

- Emeğinin karşılığını, ne yaptığını bilmeyen insanlardan alamazsın.
- Değer bilmeyenlere sakın emeğini sunma.
- Asla bilmeyenle tartışma
 
buarada mutlu oldum :) çünkü yeni mezunlara söylenmiş bu ithamda en çok bizleri savunan kişiler deneyimli abilerimiz ve ablalarımız olmuş,sizler olduğunuz sürece bizim sırtımız yere gelmez inşallah,teşekkürler:harika: keşke bütün çevre mühendisi büyüklerimiz sizin gibi düşünse daha iyi yerlerde olurduk.hepinize saygılar,sevgiler :srnsml:
 
Eski bir konu canlanmis olayin uzerinden 2 yil gecmis bahsi gecen yeni mezun muhendisler deneyim kazanmis ki benim donem arkadasim oluyorlar tarihsel olarak bakildiginda o kadar da kotu muhendis olmadik be :D
 
Konuyu görünce bende şaşırdım ve tek tek bütün mesajları okudum. Bu konuya daha önce mesaj yazan arkadaşlar tekrar yazarlarsa çok memnun olurum.

Yeni mezun arkadaşları iş bilmemesinden dolayı kesinlikle yadırgamıyorum zira eğitim sistemimiz buna müsait değil. Soran, araştıran, kafamı şişiren yeni mezun arkadaşlar olmuştur onlara ayrıca teşekkür ediyorum. Umursamaz olan arkadaşlarda olmuştur onlarda attığım fırçalardan dolayı özür dilemiyorum umarım fırçalar hedefe ulaştırmıştır onları :) Ayrıca zamanında tecrübesiz olan arkadaşlarımın şimdi büyük holdinglerde olduğunu gördükçe de mutluluğum sürekli artıyor. @Uğur Balbay okusun mesajımı :)

Maaş konusuna gelince de her zaman söylüyorum. Bayan kuaföründe kalfa bile 1500-2000 tl civarı maaş alıyor. Kimse aşağıya düşmesin daha doğrusu düşmemeye çalışsın. Ailevi sebepler, bakmakla yükümlü olduğu kişiler olunca bu söylenenler hava da kalabiliyor ama meslektaşların büyük çoğunluğu kafasında bir rakam belirleyip altına inmezse işveren adam bulamadığı için fiyat arttırmak zorunda kalır.

Herkese selamlar..
 
Yeni mezunun işi, zaten işi bilmemesi. Deneyimli olanın işi ise yeni mezunların donanımlı olması için onlara klavuzluk yapması. Klavuzluk yapmak demek önlerine iş yığmak demek değil yol gösterici olmak gözlerini açmak.Eğer Deneyimli olan mühendis bunu yapamıyorsa o da bence klavuz olma konusunda tecrübesizdir.

Dipnot: Her yeni mezun işi öğrenmek istemeyebilir, işi sevmeyebilir, babası zengin olabilir! :) böyle bir durumda da vakit harcamaya değmez, iyi bir klavuz bunu da hisseder ve gereğini yapar diye düşünüyorum.
 
Açıkçası bende mezun olalı 1 yıl oldu, Toplama ayırma tesisinde çalışıyorum ama neredeyse hiçbirşey bilmiyorum Ahmet beyinde dediği gibi kılavuzluk yapacak birinin donanımlı olması şart :) Burada anlayan önemli olduğu kadar anlatıcının da rolü çok büyük :)
 
Hepimiz yeni mezun olduk , önemli olan burada yeni mezun arkadaşların kendine doğru yolu çizmesi ; gerçekten girdiği iş onu tatmin etmeyebilir , sektörü beğenmeyebilir başka sektöre geçebilir , ama şunu unutmamalılar : en kötü iş bile bir tecrübedir , piyasayı tanırsınız , en basiti resmi kurumlarla yazışmayı -ilişki kurmayı öğrenirsiniz , alım-satım işlerinde bir fikriniz olur , hiyerarşiyi öğrenirsiniz ,mevzuat okuma-yorumlamayı öğrenirsiniz vb. Yani size diyeceğim algılarınız hep açık olsun , meraklı olun, öğrenin cepte kalsın elbet bir gün lazım olacaktır , günden güne de değeriniz artacaktır ;)
 
öğrenci arkadaşlara tavsiyem şudur. okulu sadece derse girmek imza atmak, sınavlardan öyle yada böyle geçmek olarak görmemelidir.Hele ki mühendislik okuyan bir öğrenci hiç hiç bir şekilde okuduğu okula böyle yaklaşmamalıdır.Mühendislik eğitimi alan bir öğrencinin aynı zamanda alanıyla ilgili kendini geliştirmesi gerekmektedir. daha 1. sınıftan itibaren dersleri haricinde farklı kaynaklardan yararlanmalı, gözlem yapmalı mesleği ile ilgili çeşitli kitaplar okumalıdır. yoksa mezun olduğunda sadece dersleri geçmiş mezun olmuş ve teknik anlamda yetersiz ve teorik anlamdada bilgisiz personel olarak işe başlarlar.
 
Bu kadar acımasızca eleştirilmez. Sanırım bir olayın cereyanı ile yazdınız.
Açıkcası ben de işe ilk girdiğim zamanlarda tecrübeli meslekdaşları anlamıyordum. Sürekli bilgi saklayan, herşeyi biliyormuş tavrı takınan, dünyaları baştan yarattığını sanan... Ama bu bencilce tavırlar sadece 2 sene işi öğrenene kadar sürüyor, daha sonrasında bakıyorsunuz tecrübeli diye gezinen bu mesleşdaşlarımız , danışmanın ağzından çıkacak iki kelimeye muhtaç çalışıyormuş meğerse..
 
arkadaşlar,

benim anlıyamadığım bir konu var tecrübeli cevre muhendisini tanımlayacak bir kişi var mı bana. birisi der mevzuat, mevzuat demek hukukçuların, muhasebecilerin işi. mevzuat mühendisi varda haberimiz mi olmadı. habire ezber, ama normal zaten üniverstede hangi yaratıcı düşünce var orda da ezber, orrdaki ezberi almış burdada hayatına yansıtıyor. saçma ve komik.

mevzuat mühendisliğini savunan arkadaşlar yapmayın böle üzmeyin bizi.

diğer alana geçsek proje bazlı çalışan arkadaşlar diyecek bişey yok. ama çed projesinden bahsetmıorum. baraj dır köprüdür. viyadüktür. tabi orda inşaat muhendisinden sıra gelmez.

laboratuarda çalışan arkadaşlarımız var oda laborant işi onunda tecrübeyle işi yok oda ara eleman olayı.

danışmanlık mış, osgb miş onlar hepten trajedi.

mühendis= Türk Dil Kurumu'na göre mühendis, İnsanların her türlü ihtiyacını karşılamaya dayalı; çeşitli yapılar yol, köprü, bina, peyzaj, çevre gibi şehircilik ve imar dışı alanların ilkeleri, bayındırlık; tarım, beslenme gibi gıda; fizik, kimya, biyoloji, elektrik, elektronik gibi fen; uçak,gemi, otomobil, motor, iş makineleri gibi teknik ve sosyal alanlarda uzmanlaşmış, belli bir eğitim görmüş kimsedir. Modern anlamda mühendis, bilim insanlarının ürettiği teorik bilgiyi tekniker ve teknisyenlerin uygulayabileceği pratik bilgiye dönüştüren kişidir.

burdaki engin tecrübeli arkadaşlarımız başkalarına söz söylemden önce kendilerine bi baksınlar ben neyim neredeyim. kendinize güldürmeyin.

çevre mühendisimisin arkadaş. hasbel kader bu bölümü bitirmiş misin, ben bu bölümden nası yırtarım, farklı alanlarda daha iyi hayat standartlardın nasıl yaşarım. bu hayatı yaşabilmek için nasıl daha ıyı ekonomik bütceye ulaşırım. bunlara bakarsa daha ıyı olur.

azla yetinen, egosunda boğulan arkadaşlara diyecek bi lafım yok.

bir arkadaş yazmış maaşların bu denli düşüklüğü tecrübeli adı altında ki çevrecilerin eseri diye bunada katılıyorum.


biraz sert oldu mu bilmem ama ister yeni ister eski mühendisler objektif bakarlarsa ne anlatmak istediğim anlaşılacaktır. yoksa derdimiz eleştri yapmak değil, insaları hayalcilikten kurtarmaktır.
 
Konu açılalı 4 yıl olmuş ama konu çoktan hortlamış madem, ben de bir şeyler yazayım.

2010 yılında mezun oluyorsunuz, sadece 2 yıl içinde şirkete yeni eleman seçecek konuma geliyorsunuz. Deneme sürecinin daha ikinci gününde olan bir elemana iş yüklüyorsunuz ve performans bekliyorsunuz. Daha bulunduğunuz konumu sindirememişken, 2 günlük elemandan düz duvara tırmanmasını mı bekliyorsunuz?
 
bende birşeyler söyleyeyim o zaman;

yeni mezun oluyorsunuz ve mühendislik yaptığını zanneden danışmanlık firmalarını reddediyorsunuz çünkü yaptığınız işin hem parası düşük hem tatminkar değil, yapmak istediğiniz iş tam olarak "process engineering/modelling" ve kimse sizi askerlik yüzünden işe almıyor. bir yanda yüksek lisansınız da var. ne yapacağınızı bilmeden sadece bekliyorsunuz. Yılıyorsunuz kabul diyorsunuz danışmanlık, ölçüm ne olursa artık diyorsunuz ve tak.. haftada bir günlük yüksek lisans dert oluyor vizyonsuz firmalarımıza.. yine bekliyorsunuz
 
Merhabalar;

yeni mezun arkadaşlara tavsiye niteliğinde olmasını istediğim iki temel hususta konunun ele alınmasında fayda var sanırım.

1- ülke şartları altında mesleğimiz ne derecede mühendislik,

temel bilgileri detaylandırmadan yüzeysel anlatacak olursam;

ülkede çevre mühendisinin çalışma alanlarının benim gözümde piyasa gücü bakımından sıralanması şu şekildedir. bunlar yeni mezun arkadaşlara temel bir bilgilendirme olsun isterim.
  • Atıksu arıtma projelendirme ve imalat: genelde tip projeleri farklı materyaller ve montaj parçalarıyla kombinleyerek en ucuz işi yapmaya çalışırsınız. çoğu projeniz zaten hazırdır ve yerine uyarlama yaparsınız. piyasanın çok küçük bir bölümünde büyük projelerde yer alma şansınız vardır. belki orada kısmi olarak mühendislik yapabilirsiniz. geri kalanı tamamen tip projeyi uygulayan montaj elemanı olusunuz mühendis değil.
  • ÇED Projelendirme ve takip işlemleri: ÇED raporları hazırlayan firmaların çok büyük bir bölümü o bölgede daha önceden ÇED almış olan raporları kopyalayıp içindeki bilgileri kendilerine uyarlarlar. bu konuda zaten her ÇED raporu online olarak sistemde bulunduğu için kimse amerikayı yeniden keşifle uğraşmaz. sektörünüze ve lokasyonunuza uygun olan onaylı bir raporu alıp düzenleyip rapor yazarsınız. burada asıl işi uzatan rapor değil kurumların sahanıza ilişkin şerhleridir. bunları da bir biçimde geçmenin yollarını mevzuat ve uygulamalardan araştırıp bulursunuz. burada yaptığınız iş takipçiliğidir, mühendislik değil.
  • Çevre danışmanlık hizmetleri: malumunuz yüz küsür yasal metin var firmaların uyması gereken. bu metinleri firmanın üzerinden değerlendirisiniz ve eksikliklerini raporlayıp kendilerine iletirsiniz. yıllık bilgilerini toplar bildirimlerini yaparsınız. arada bir eğitim verirsiniz. danışmanlık piyasası kolay adapte olabileceğiniz başlangıç olarak tecrübesiz olsanız da kabul edilebileceğiniz, mesaisi ve yoğunluğu az bir iştir. yaptığınız iş hukuk müşavirliği ile muhasebecilik karışımı bir iştir mühendislik değil.
  • Laboratuvar ölçüm hizmetleri: ömrünüz bacalarda yahut deşarj hatlarının içinde geçer. veya laboratuarda analiz yapıp raporlarsınız. laborant olursunuz belki ama mühendis değil.
  • altyapı ve üstyapı projeleri yahut ağır sanayide mühendislik: Kimse size projenin ciddi bir bölümünü emanet etmez. bu konuda inşaat mühendisleri, makine mühendisleri, kimya mühendisleri vs sizin üzerinizdedir. siz arkadaki pisliği toplarsınız. yahut birkaç spesifik konuda fikrinizi belirtirsiniz. destek hizmetleri işlerini yaparsınız mühendislik değil.
  • bunların dışında TAT'lar, geri kazanım tesisleri, atık kabul ve transfer istasyonları gibi alanlar da var ama onların detaylarına hiç girmeye gerek yok. oralarda da bir şeyler yaparsınız ama mühendislik olmaz emin olun.

2- yeni mezunların nitelikli eleman olma süreçlerinin işleyişi.

bu konuda tartışmanın gelişimi çevre danışmanlık hizmetleri temelinde dönmüş genellikle. bu sektör için nacizane gözlemlerime ve kendi yetiştirme modelime göre yeni mezun bir arkadaşın iş ve gelişim süreci şu şekildedir beni gözümde;
  • genellikle yapılacak iş için hiçbir bilgisi olmadan işe başlarlar. (bu konuda onları yadırgamam eğitimleri mevzuat anlamında çok boş çünkü)
  • işe başlarken iş verenin söylediği maaşa karşı itiraz etmezler/edemezler ve ortalama bu gün için 1.500 tl ile işe başlarlar.
  • -benim yetiştirdiğim arkadaşlar için söylüyorum- ilk bir ay boyunca sadece ofiste masada oturup temel yönetmelikleri tekrar tekrar okuyup özet çıkarırlar ve bu arada mevcut firmaların işlemlerini mevzuatlarla karşılaştırıp neler yapıldığı konusunda raporlama yapmayı öğrenirler. bol miktarda soru sorarak ciddi mesainizi alırlar ve onlara konuları detaylı anlatmaya çalışırsınız.
  • -benim yetiştirdiğim arkadaşlar için söylüyorum- en az 1-2 ay boyunca yanında daha tecrübeli bir çevre görevlisi ile tesis ziyaretleri yaparlar. iletişim kurma, pozisyon alma, soru cevaplama, raporlama, kontrol yapabilme, iş yürütebilme adına temel meziyetleri görerek örneklemeleri sağlanır. ki hem mesleki anlamda kendisini hemde firmayı temsile yetkin bir personel olmayı başarabilsin.
  • -benim yetiştirdiğim arkadaşlar için söylüyorum- işe başladıktan 3 ay sonra tek başına tesislere ziyaret yapmaya başlayabilirler. işe başladığı hafta tesislere yeni mezun arkadaşı yollayan iş yeri sahiplerine/koordinatörlere şaşıyorum kesinlikle.
  • takip eden 3 ay boyunca her işlemi sorup teyit ederek hata yapmaktan korkan halleri ile iş yürütmeye çabalarlar. bu sürece kadar o personelin yükü hala sizin üzerinizdedir.
  • ancak altı ay ile 1 yıl arasında gerçekten bağımsız personel olmayı başarırlar. o da eğer işlerini ciddiye alırlarsa. yoksa bu süreç daha da uzar.
  • ilk bir yılını dolduran personelde ise 1 yıl sendromu (benim tanımlamam ile) başlar.
  • mesleki hayatının emekleme döneminde olan arkadaşımız 1 yılı dolduğunda kendini şu soruların içinde bulur.
    • benim aldığım maaş mühendislik için çok az. (bir yılın sonunda aldığı maaş ortalama 1700 - 2000 tl civrına gelmiştir. ki bu aslında başta kabul ettiği maaşa ve enflasyon düzlemine bakıldığında iyi ve normal bir atıştır.)
    • ben çok daha fazla parayı hak ediyorum (sizin maaşınızı yeni mezun bir personel maaşından ayıran farkı şudur. firmanın sizin yerinize koyacağı 6 aylık bir personelden elde edeceği verimle sizden elde edeceği verimin farkını size maaş olarak verir. bu durumda kendinizin firma rutin işleri dışında ne anlamı olduğunu düşünün ve bunu arttırmanın yoluna gidin. üretin ve yönetin. yoksa o maaşınız artmaz. ki bunu başarmanız için en az 1,5 - 2 yıllık bir tecrübe gerekir gözlemlerime göre)
    • firma çok para kazanıyor bize az para veriyor. (personel olduğunuzu unutmayın. siz firma sahibi değilsiniz. ve firma size bir yıl hem iş öğretti hem de maaş verdi.)
    • çok fazla iş yapıyorum daha az iş yapan tanıdıklarım var. (mesleğinin en başında çok çalışmaktan şikayetçi oluyor. ki en az 5 sene gerçekten çok çalışmadan mesleki gelişiminizi tamamlamanız eksik olacaktır kanaatindeyim)
    • yaptığım işleri fazlasıyla öğrendim artık. (10 yıldan fazla bir tecrübem var ve hala daha en basit şeylerde bile hata yapmanın ne kadar kolay olduğunu çok kez gördüm. bir senede öğrendiğiniz ancak sizi mesleğin içinde ne olduğunu anlayacak kadar bilgilendirir. kalifiye personel olmak o kadar kolay bir süreç değildir.)
    • bu şekilde bu firmada devam edersem hem para kazanamam hem de kendimi geliştiremem. (emekleme sürecinde sonra yürümeye geçmeyi deneyin. koşmak bir sonraki adımdır. koşmanın bile bir çok türü vardır. sprint, maraton, interval... sakin olun. emin olun en küçük firmalar bile sizin iş geliştirdiğinizi gördüğünde size kıymet verecektir. hatta küçük firmalarda sorumluluk almak ve iş geliştirmek daha kolaydır. büyük iş yerlerinde önünüzü tıkayacak çok fazla tecrübeli insan olacaktır.)
    • o zaman ben yeni bir iş bulmalıyım. (meslek hayatınızın her bir senesinde iş değiştiremezsiniz. bu cv'nizde de çirkin görünecektir. en azından 2-3 yıl kendinizi geliştirmek için yatırım yapın. ve şunu da unutmayın sizi 1 yıllık emek ve maliyetle piyasada bu yukarıdaki soruları sorabilecek seviye getirmiş olan firmanız ancak 1 yılın sonunda sizden verim elde etmeye başlayacak. ve siz bu süreçte onları terk ederek bir çeşit vefasızlık yapmış oluyorsunuz.)
  • eğer bu bir yıl sendromunu atlatırsanız temel konuları bilen bir danışman olarak iş geliştirme ve iş yönetimi, maliyet analizi, yeni iş kollarına yönelme, spesifik projelerde çalışma gibi imkanlara doğru kendinizi geliştirebilirsiniz.
  • bu şekilde ilerleyen yıllarda maaş artışlarınız ve mesleki kazancınız buna bağlı olarak da kşisel başarımlarınız artarak ilerleyecektir.
tüm bunları yazarken 4 yıl içerisinde 4 yeni mezun arkadaşı yetiştirmiş biri olarak gözlemlerimi paylaştım. bu arkadaşların içerisinde çok iyi devam edebildiklerimiz de oldu bu süreçlerde kaybettiklerimiz de. aralarında bu yazıyı okuyacak olanlarda olacaktır ve sanırım bana hak vereceklerdir. yine yakın zamanda bir yeni personel ihtiyacımız olabilecek gibi ve ben yine yeni mezun bir arkadaşla çalışmayı istiyorum. çünkü mesleğimizin akademisi eksik, idari yönetimi sorunlu, meslek odamız ciddiyetsiz. en azından kendi tecrübelerimizi yeni mezun arkadaşlara ne kadar doğru aktarabilirsek onlar da bir gün yetiştirdikleri arkadaşlara bu ilgiyle yaklaşacaklardır.

son söz olarak; yeni mezun bir personel iseniz ilk üç senenizi ciddi bir efor, araştırma, öğrenme, taklit etme, sebat etme ile geçirin. bu süreç sonunda şunu fark ettiğinizde doğru yolda olduğunuzu anlarsınız. iş arayan personel olmak önemli değildir bun herkes yapar; iş için aranan personel olabiliyor musunuz, asıl önemli nokta budur.

saygılarımla.
 
Konuyu açmış olan Nefize Hanım'ın şuan nerede ve hangi pozisyonda olduğunu çok merak ettim. Ve acaba hala yeni mezunlara bakış açısı aynı mıdır?
 
Üst