• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

Nükleer Santral ve 3. Köprü ÇED'den muaf

Fecriati

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Mart 2011
Dün (14.04.2011) Resmi Gazete’de Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Yönetmeliği’ndeki, ÇED muafiyetini kapsayan Geçici 3. Madde’yle ilgili bir değişiklik yayımlandı. Buna göre 3. köprü, Gebze-İzmir otoban yolu, Sinop ve Akkuyu nükleer santraları, Hasankeyf gibi uygulamalara ÇED muafiyeti yeniden getirildi.
ÇED Yönetmeliği’nde ‘Kapsam Dışı Projeler’ başlığını taşıyan Geçici 3. Maddesi ile 1993’ten önce planlanan yatırımların ÇED muafiyeti vardı. Çevre Mühendisleri Odası da konuyu yargıya taşıdı. 27 Ocak 2011’de, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Oda’nın itirazını kabul etti. Yönetmeliğin yürütmesini durdurdu. ÇED muafiyeti kalktı ve İstanbul’a 3. köprü, Gebze-İzmir otobanı, Akkuyu ve Sinop nükleer santralları, Ilısu Barajı gibi projelere de ÇED yapma zorunluluğu yeniden geldi. Ancak dün Resmi Gazete’de yayımlanan yeni Geçici 3. Madde ile bu projeler için yeniden ÇED muafiyeti getirildi.
Üstelik, Bakanlık yeni yönetmelikte bununla da yetinmedi, 1993 ve öncesinde proje kapsamına alınmış tüm üretime ve/veya işletmeye başladığı belgelenen projelere de bu muafiyet getirildi.

Dev projelere af
Yönetmeliğin asıl bombası ise “uygulama projeleri onaylanmış veya çevre mevzuatı ve ilgili diğer mevzuat uyarınca yetkili mercilerden izin, ruhsat veya onay ya da kamulaştırma kararı alınmış veya yatırım programına alınmış veya mevzi imar planları onaylanmış projeler” hakkında verilen mühlet oldu. Buna göre Bakanlık, nükleer santrallar, havaalanları, demiryolları, otoyol ve otobanlar dahil olmak üzere pek çok proje için bir nevi af çıkardı.
Çünkü yönetmeliğin en sonunda yer alan EK-I listesinde yer alan projeler için 17 Temmuz 2015 tarihine kadar yatırımına başlanmış projelere, ÇED zorunluluğunu kaldırdı. Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi ve çevre hukukçusu Dr. Süheyla Alıca ise yönetmeliğin hem anayasaya hem uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu ifade etti. Ayrıca Alıca değişiklikte söz konusu olan ‘yatırıma başlama’ kriterinin de muğlak bırakıldığını belirterek şöyle konuştu: “Bana sorarsanız bu ifade kazma vurulmuş olması anlamına geliyor. Ama biri çıkıp da banka görüşmeleri de bunu kapsar derse. Veya bir kazma darbesi vurduktan sonra bile yatırıma başladım derse burada süreç nasıl işleyecek? Bu bölümler açık değil.”

‘2015’e kadar uzatıldı’
Çevre Mühendisleri Odası Avukatı Emre Baturay Altınok, karara tepkisini “Bakanlık muafiyetin sınırlarını 2013 ve 2015’e kadar uzatıyor” cümlesiyle dile getirdi. Altınok, “Nükleer santral ya da Gebze otobanı gibi büyük yatırım projeleri için idareler, ‘Ben bu projeyi 1993 senesinden önce düşündüm planladım’ diyor ve ÇED’den muaf olmakta ısrar ediyor. Son değişiklik ile bu muafiyet 2013 ve 2015 yılına kadar genişletiliyor” dedi.
Tarım Orkam-Sen Mersin Şube Başkanı Yılmaz Kilim ise Danıştay kararı ile Akkuyu Nükleer Güç Santralı projesi için ÇED sürecinin önünün açıldığını belirterek yeni değişiklikle başa dönüldüğünü belirtti ve “2015 yılına kadar temel atılması durumunda Akkuyu Nükleer Santralı’nı, ÇED sürecinden muaf tutacağını ilan etmiştir” dedi.
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası ise bu düzenlemeye karşı dün tekrar dava açtı. Açıklamada şöyle denildi: “Danıştay’ın yani yargının kararının idari bir kararla 5 yıl ertelenemeyeceğini göstereceğiz. Yürütmenin acil durdurulması talepli davada Danıştay’ın bu hafta karar almasını bekliyoruz.”

HES’ler, rafineriler, madenler
Yönetmeliğin en sonunda EK-1 başlıklı bir liste yer alıyor. Bu listede sıralanmış alanlardaki yapılar eğer 1993’ten önce planlandıysa ÇED raporu zorunluluğundan muaf tutulacak. Bu tesisler şöyle:
Rafineriler/ Termik güç santralları/ Nükleer güç santralları/ Radyasyonlu nükleer yakıtların işlenmesi bertarafı tesisleri/Demir ve çeliğin ergitilmesi ile ilgili tesisler/Asbest çıkarılması ve asbest içeren ürünleri işleme veya dönüştürme projeleri/ Yollar, geçişler ve havaalanları/ Şehirlerarası demiryolu hatları/ Pist uzunluğu 2.100 m ve üzeri olan havaalanları/Otoyollar, ekspres yollar ve devlet yollarının yapımı/Dört ve üzeri şeritli yolların yapımı/Suyolları, limanlar ve tersaneler/Atık bertaraf tesisleri/ Su aktarma projeleri/Barajlar/ HES’ler/Et üretim tesisleri/Madencilik projeleri/Çimento fabrikaları veya klinker üretim tesisleri/Petrol, doğalgaz, petrokimya ve kimyasal madde depolama tesisleri/Ham deri işleme tesisleri/Turizm konaklama tesisleri/Motorlu ve demiryolu taşıtlarının üretimi

Kaynak: http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1046367&CategoryID=85

Düşünceleriniz nelerdir arkadaşlar
 
Türkler By-Pass ı seviyor. Biz bu kavrama sahip çıktıkça daha çok yasa delinir/deleriz. AAT tasarlarken delmiyor muyuz yasaları by-pass kanalı boyutlandırırken. Mantaliteyi değiştirmek için çok uğraşırız çok.. Biri bizi durdursun demekten başka bişi gelmiyor içimden..

Bakanlığımız yetkililerimiz ne zaman rakamlarla hesapla çalışmaya başlarsa bizler o zaman bazı şeylerin önüne geçebiliriz. Daha önce onlarca kere yazdım.
1. nükleer için rezervimiz yeterli değil.
2. sokaktan çöp toplamayı beceremiyoruz. Nükleer atıklarını nasıl bertaraf edeceğiz.

3. köprü kesinlikle karşıyım. Ona harcanacak para ile demiryoluna önem verilse. Toplu ulaşıma teşvik yapılsa köprüye falanda gerek kalmaz. Trafik problemide olmaz.

Söylediklerim anlamak isteyenlere tabi :)
 
Danıştay son noktayı koydu: 3. Köprü ÇED'den muaf tutulamaz

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu (DİDDK), İstanbul boğazına yapılan 3. Köprü'ye Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) muafiyeti tanınmasına ilişkin tartışmalara son noktayı koydu. DİDDK, Anayasa Mahkemesi’nin 3 Temmuz 2014'te büyük ölçekli ve çevre için risk oluşturabilecek projelere ÇED muafiyeti getiren yasa değişikliğini iptal ettiğine dikkat çekerek Danıştay 14. Dairesi'nin 3. Boğaz Köprüsünün ÇED’den muaf tutulmasının yolunu açan kararını oybirliği ile bozdu. DİDDK, Anayasa Mahkemesi’nin kararının göz önünde bulundurularak yeniden görülmesini istedi.

YENİDEN KARAR ALINACAK
Karar Kurul başkanı ve 14 üyenin oybirliği ile alındı. Danıştay 14. Dairesi’nin verdiği kararı, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararının ardından yeniden değerlendirilmesini talep eden DİDDK, kararında şu ifadelere yer verdi: “Düzenlemenin dayanağı olan 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun Geçici 3.maddesi ‘planlama aşaması geçmiş ve ihale süreci başlamış olan’ ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiğinden, Daire tarafından bu husus göz önünde bulundurulmak suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.”

“ÇED SÜRECİ BİR AN ÖNCE BAŞLAMALI”
DİDDK’nın kararını yorumlayan Mimarlar Odası avukatı Can Atalay, ÇED süreçlerinin amacına uygun olarak ve geçiştirilmeden başlatılması gerektiğini belirterek “İstanbul’un kuzey ormanlarını ciddi anlamda tahrip eden 3. Köprü için ÇED süreçleri hiç uygulamadı. 3. Köprü, 3. Havalimanı gibi ÇED süreci uygulanmayan tüm projelerde ÇED süreçleri bir an önce başlatılmalıdır” diye konuştu.

DANIŞTAY NE KARAR VERMİŞTİ
Danıştay 14. Daire, 27 Ekim 2013 tarihinde aldığı kararla, 3. Köprü’yü ÇED süreci dışında tutan yönetmelik maddesinin ‘hukuka aykırı olmadığına’ hükmetti. İstanbul’un kuzeyindeki yaşam aksını bütünüyle değiştiren ve yapımı halen devam eden 3. Köprü’nün, ÇED süreçlerine tabi tutulmadan inşa edilmesini onaylayan karar, Mimarlar Odası, Şehir Plancıları Odası, Peyzaj Mimarları Odası, Çevre Mühendisleri Odası ve Ekoloji Kolektifi Derneği tarafından temyiz edilerek yargıya taşınmıştı.

TORBA YASAYLA DEĞİŞTİRİLDİ
Bir proje yapılırken projenin çevreye olan etkilerinin bilimsel yollarla tespit edildiği ÇED sürecini bypass etmek için torba yasaya konulan geçici 3. Maddenin “...planlama aşaması geçmiş ve ihale süreci başlamış olan...” şeklindeki ibaresi Anayasa Mahkemesi tarafından anayasaya aykırı bulunarak 3 Temmuz 2014 tarihinde iptal edildi. Çevreyle doğrudan ilgisi bulunan 3. Köprü, 3. Havalimanı, Ilısu Barajı, Akkuyu nükleer santrali gibi mega projelerin ÇED süreçlerine tabi tutulmadan yapılmasını sağlayan bu maddenin kaldırılmasıyla, henüz üretim veya işletmeye alınmamış yani tamamlanmamış olan bütün projeler için ÇED zorunlu hale geldi.
 
Üst