• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

Türkiye gündemine dair haberler

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Çevre Bakanlığı'ndan İzmit Körfezi açıklaması: Zarar kirletenden alınacak
İZMİT (Kocaeli), (DHA) - ÇEVRE ve Şehircilik Bakanlığı, İzmit Körfezi'ndeki kirliliğin büyük oranda temizlendiğini, kirliliğe neden işletmeye gerekli idari yaptırımın uygulanacağını belirterek, zararın tazmininin kirletenden alınacağını açıkladı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, İzmit Körfezi'nde yaşanan çevre kirliliğiyle ilgili yazılı açıklamada bulundu. Bakanlık, İzmit Körfezi'nde yaşanan deniz kazasına anında müdahale edildiğini belirterek şu görüşlere yer verdi:

"12 Ocak Perşembe günü Dilovası bölgesinden denize fuel oil döküldüğü ihbarı üzerine, Bakanlığımız Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, Liman Başkanlığı ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi yetkilileri olay yerine intikal etmişlerdir. Tesiste bariyer çekme ve kirliliği temizleme çalışmaları tesis yetkilileri ve yetkili acil müdahale firması tarafından başlatılmış, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından olay yerinden numune alınmış ve analize gönderilmiştir. Kirliliğe acil müdahale işlemleri gece boyu sürdürülmüştür. 13 Ocak günü İzmit Körfezi'nin çeşitli yerlerinde deniz kirliliği olduğu ihbarları alınmıştır. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan havadan kontroller sonucu kirliliğin Dilovası bölgesinden geldiği gözlemlenmiştir. Kocaeli Liman Başkanlığı tarafından 2'nci seviye kirlilik olduğuna dair Kocaeli Valiliği'ne yapılan bildirim sonucunda, Bakanlığımız tarafından onaylanan Marmara ve Boğazlar Bölgesel Acil Müdahale Planı doğrultusunda Valilik tarafından İl Kriz Merkezi kurularak çalışmalarına başlamıştır. Ayrıca, konu ile ilgili zarar tespit komisyonu kurulmuş ve çalışmalarına başlamıştır."

ZARAR KİRLETENDEN ALINACAK
Alınan numunelerin TÜBİTAK'a gönderildiği belirtilerek, şu açıklamada bulunuldu: "Deniz yüzeyindeki kirliliğin kaynağının analizle teyit edilmesi için Bakanlığımız Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ekiplerince numuneler alınmış ve parmak izi analizi için TÜBİTAK'a gönderilmiştir. Söz konusu bölgede toplam 3 adet acil müdahale firması tarafından 350 personel görevlendirilerek temizlik çalışmalarına ağırlık verilmiştir. Ayrıca, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü Seyit Onbaşı gemisi ve tahlisiye botu deniz operasyonlarını koordine etmek amacı ile olay yerine intikal etmiş, deniz temizleme çalışmalarını sürdürmektedir. Bunlara ilaveten tüm limanlar tarafından kendi personelleriyle temizlik işlemlerine destek verilmektedir. Bakanlığımız Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve Kocaeli Liman Başkanlığı teknik personelleri sahada çalışmalarını sürdürmektedirler. Kirlilikten etkilenen yaban hayvanlarına ilgili kurumlar tarafından gerekli müdahaleler yapılmaktadır. Ayrıca, acil müdahale çalışmalarına destek olunması için Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'ndan heyetler yerinde incelemeler yapmıştır. Kirliliğin başladığı andan itibaren temizleme çalışmaları yoğun bir şekilde devam etmekte olup, kirlilik büyük oranda temizlenmiştir. Kirliliğe sebep olan işletmeye 2872 sayılı Çevre Kanununa istinaden gerekli idari yaptırım uygulanacaktır. Ayrıca zararın tazmini kirletenden alınacaktır."

Kaynak:
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
 
Tekirdağ'da dereyi kirleten işletme, 144 bin lira ceza uygulanıp kapatıldı
TEKİRDAĞ'ın Kapaklı ilçesinde bulunan ve kirlenip, yeşil- mavi akmaya başlayan Karaağaç Deresi'nde, boya üretimi yapılan işletmenin atıklarıyla kirlilik oluştuğu belirlendi.
31.07.2019 11:58
Tekirdağ'da dereyi kirleten işletme, 144 bin lira ceza uygulanıp kapatıldı


TEKİRDAĞ'ın
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
ilçesinde bulunan ve kirlenip, yeşil- mavi akmaya başlayan
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
Deresi'nde, boya üretimi yapılan işletmenin atıklarıyla kirlilik oluştuğu belirlendi. İşletmenin faaliyeti durdurulurken, 144 bin 394 liralık para cezası uygulandı.
Kapaklı ilçesinde, Trakya'da kirliliğiyle gündeme gelen Ergene Nehri'nin kolu olan Çorlu Deresi'ne dökülen Karaağaç Deresi, dün akşam saatlerinde kirlenerek, yeşil- mavi renklere bürünüp, akmaya başladı. Kirliliğin görülüp, ihbar edilmesi üzerine
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
ekipleri, dere boyunca çalışama yaparak, dereden incelenmek üzere numuneler aldı.
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nden Karaağaç Deresi'nin kirliliğine ilişkin yapılan açıklamada, ihbar üzerine teknik personelin kısa sürede dereye intikal ettirildiği ve çalışma başlatıldığı belirtildi. Açıklamada, şöyle denildi:
"Karaağaç Deresi boyunca yapılan incelemede Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi'ne ait yağmur suyu hatları kontrol edilmiş, yağmur suyu çıkış hattından Karaağaç Deresi'ne mavi renkli atık suyun verildiği ve bu nedenle derede renk değişiminin olduğu gözlemlenmiştir.
Söz konusu yağmur suyu kanalının takip edilerek incelenmesi sonucunda mavi renkli atık suyunu yağmur hattına deşarj eden ve 'masterbatch granül boya üretimi' konusunda faaliyet gösteren işletmenin kirlilik kaynağı olduğu tespit edilmiştir. Söz konusu işletmeye ait yağmur suyu kanalı ile Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi'ne ait yağmur suyu hattının Karaağaç Deresi'ne çıkış noktasından atık su numuneleri alınmış ve analiz edilmek üzere yetkilendirilmiş laboratuvara gönderilmiştir. Söz konusu işletmenin faaliyetinin durdurulmasına yönelik idari yaptırım kararı alınmış olup, alınan atık su numunelerinin analiz sonuçlarına göre 2872 sayılı Çevre Kanunu hükümlerine doğrultusunda ayrıca işlem yapılacaktır."
Tekirdağ Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nce Karaağaç Deresi'nde kirliliğin kaynağını oluşturduğu tespit edilen işletmeye 144 bin 394 liralık para cezası uygulanıp, faaliyeti durduruldu. Atık su numunelerinin sonuçlarına göre de yeniden işlem yapılacak.


Kaynak: DHA
 
Türk bilim insanları rotayı kuzey kutbuna çevirdi


Türk bilim insanları rotayı kuzey kutbuna çevirdi

Antarktika seferlerini başarıyla tamamlayan Türk bilim insanları, ilk Türk Arktik Bilimsel Seferi'ni gerçekleştirerek araştırma rotalarına kuzey kutbunu da ekledi.
Antarktika'da yaptıkları çalışmalarla adından söz ettiren Türk
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
insanları, ilk Türk Arktik Bilimsel Seferi'ni gerçekleştirerek güney kutbunun ardından bilimsel araştırmalarını kuzey kutbuna da taşıdı.
Antarktika seferlerinin ardından Türk bilim insanları, araştırmaları için rotalarını bu kez de Arktik Okyanusu'na çevirdi. Bu kapsamda, ilk Türk Arktik Bilimsel Seferi, İTÜ
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
Araştırmaları Uyg-Ar Merkezi öncülüğünde bir ekiple Türkiye İş Bankası sponsorluğunda temmuzda gerçekleşti.
İlk Türk Arktik Bilimsel Seferi'ne, Cumhurbaşkanlığı himayesi, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı uhdesinden gerçekleşen Antarktika Bilim Seferlerinin koordinasyonunu üstlenen Doç. Dr. Burcu Özsoy liderlik etti.
Özsoy, söz konusu sefer ve Arktik bölgesinde yaptıkları çalışmalara ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Minimum ayak iziyle maksimum bilim hedefi
Kutup bölgelerinin dünyanın en zorlu coğrafya ve iklimine sahip alanları olduğuna dikkati çeken Özsoy, tüm zorluklarına rağmen bu bölgelere gitmek ve araştırma yapmanın bir insanın hayatında yaşayabileceği en büyüleyici anlardan olduğunu söyledi.



Özsoy, seferdeki ana amaçlarının minimum ayak iziyle maksimum verimde bilim yapmak olduğunu vurgulayarak, "Sefere 7 bilim insanı katıldı ve hepsi canını dişine takarak çalıştı. Gün ışığından 24 saat faydalanılan bölgede, Türkiye'nin çeşitli kurum ve kuruluşlarından 41 katılımcının 14 araştırma projesi için çalışmalar yürütüldü." diye konuştu.

Türk bilim insanları rotayı kuzey kutbuna çevirdi


İklim değişikliği ve çevre kirliliği araştırıldı
Arktik Okyanusu'na ulaşmak için ilk olarak Norveç'in başkenti Oslo'ya gittiklerini anlatan Özsoy, buradan Norveç egemenliğindeki Svalbard Takımadaları'nda yer alan dünyanın en kuzey yerleşimi Longyearbyen'a ulaştıklarını dile getirdi.
Özsoy, burada kiraladıkları gemiye yerleştiklerini ve seferin tamamında gemide kaldıklarını aktardı.
Sefer boyunca bilim insanlarının özellikle iklim değişikliğinin ekosistem üzerine etkileri ve çevre kirliliği konularında çalışmalar yaptığını belirten Özsoy, şunları kaydetti:
"Mikroplastik örneklemeleri, pasif örnekleyicilerle kalıcı organik kirleticilerin belirlenmesi, yakıt kirlilikleri ve kaynaklarının belirlenmesi, plankton tür ve dağılımları, deniz buzu gözlemleri ve uydu verileri ile korelasyonu, hava kalite ölçümleri gibi projelere ek olarak lise öğrencileri tarafından üretilen meteorolojik ve atmosferik ölçüm istasyonunun fizibilite çalışmaları da yapıldı. Havanın hiç kararmaması fizyolojik olarak bizleri etkilese de bu durumu avantaja çevirip daha uzun çalışma ve seyir saatlerine sahip olduk."
Penguenler yerine kutup ayıları
Özsoy, küçük bir yaşam alanında geçirilen sürenin seferin en zorlayıcı yanlarından olduğuna dikkati çekerek, "Kısıtlı imkanlar sebebiyle gemideki suyun çok tasarruflu kullanılması için sefer süresince sadece bir gün, o da bir üs ziyaretimizde duş alabildik. Tabii ki herkes alışık olduğu düzenden, bu bilinmezliğe ve mahrumiyete geldiğinde zorlanıyor." dedi.


Arktik bölgesinin Antarktika'dan farkına da değinen Özsoy, kuzey ve güney kutup bölgelerinin iki farklı gezegen gibi olduğunu dile getirdi.

Türk bilim insanları rotayı kuzey kutbuna çevirdi


Özsoy, Antarktika'nın bembeyaz buzullardan oluşan kocaman bir kıta olduğunu belirterek, "Arktikte çalışma bölgemiz olan Svalbard Adası ve çevresinde eriyen buzullar ve onların getirdiği çamurla kahverengi olmuş deniz, buzul yarıkları ve hepsinden öte azalan deniz buzları vardı. Antarktika'da sayısı binlerle ifade edilen penguen kolonilerini bulunurken Arktik bölgesinde nesli avcılık ve doğal yaşam alanlarının azalması nedeniyle azalan kutup ayıları vardı. Güney Okyanusu'nda sürekli görmeye alıştığımız balinaların bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda olması da dikkatimi en çok çeken hususlardandı." diye konuştu.
"Her iki kutup bölgesine de düzenli sefer yapılmalı"
Güney ve kuzey kutup bölgelerine düzenlenen seferlerin Türkiye için önemine işaret eden Özsoy, bu bölgelerin iklim, doğal kaynaklar ve jeopolitik konumlarıyla değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Antarktika'nın dünyadaki tatlı suyun yüzde 70'ini ve daha birçok doğal kaynağı barındırdığına vurgu yapan Özsoy, şöyle devam etti:


"Arktik Okyanusu ise dünyanın en sığ okyanusu. İklimin temelini oluşturan akıntıların ve okyanus besin zincirinin başladığı bölgeler. Ayrıca küresel iklim değişikliğiyle birlikte deniz buzundan açılan bölgelerde doğal kaynaklar ve canlı kaynakları kullanılırken, açılan yeni ticaret rotaları da gelecek yıllarda daha popüler olacak. Türkiye olarak hem küresel iklim değişikliğini takip etmek ve gelecek politikalarımızı belirlemek hem de dünyada güçlü bir devlet olarak her iki kutup bölgesinde de fiziki varlığımızın sağlanması lehimize olacaktır."
Özsoy, uluslararası karar mekanizmalarında yer almanın en önemli şartlarından birinin bölgede devamlı olarak kaliteli bilimsel çalışmalar yapmak olduğunu belirterek, bu süreklilik için her yıl her iki kutup bölgesine de seferler düzenlenmesinin uluslararası görünürlük açısından daha olumlu sonuçlar doğuracağını ifade etti.
Arktik'te rekor erime
İklim değişikliğinin Arktik bölgesine etkisinden de bahseden Özsoy, Türkiye'nin yaklaşık 17 katı büyüklüğünde bir yüzölçümüne sahip olan Arktik Okyanusu'nda, sadece son yüzyılda Türkiye yüzölçümünün yaklaşık 4 katı büyüklüğünde bir buzun yok olduğunun hesaplandığını bildirdi.
Özsoy, 1979'dan bu yana yapılan ölçümlerin Arktik Okyanusu'ndaki deniz buzu alanının 40 yıl içindeki en düşük üçüncü değeri 2018'de yakaladığını anlatarak, şu bilgileri verdi:
"Maalesef 2019'daki erime oranı, bir önceki yılda görülen erime rekorunu gölgede bıraktı. 2012'de alınan veriler bugüne kadar toplanmış en düşük deniz buzu miktarı rekorunu kırarken, 2019 yılı değerleri 2012 yılı değerlerinin de altında. Bölgedeki iklim değişikliği etkilerinin artması, yeryüzünün ısı makinaları gibi çalışan atmosfer ve okyanuslardaki dengenin değişme potansiyeli ve sera gazı salınımındaki artışlar, bizlere yaşadığımız yüzyılın ilk yarısına kadar bunların çok ciddi sonuçlar doğuracağına işaret ediyor."
 
Bertaraf tesislerinde yanlış depolamalar yapıldığını düşünüyorum kii bizzat şahit olduklarım var.
Biriktirme yöntemleri nedeniyle atıklar etkileşime girip yangın riski doğuyor. Sürekli atık alayım oraya da buraya da koyayım kapının önüne kadar depolamalar mevcut çoğunda.
Üzücü..

Hangi firma olduğu bilgisi mevcut mu Cem Bey ?
 
Ekolojik Enerji Çorlu Şubesi Çeçilya Hanım. Yangının gece çıkması ve rüzgar nedeniyle kontrol altına alınması da zor olmuş gibi görünüyor.
 
Günaydın,
@Cem Yılmaz Yangın sonrası son durum hakkında bilgi var mı ? Sabah halen bölge üzerinde asılı halde siyah dumanlar vardı..
 
Benim en çok merak ettiğim de hava sahasına ne gibi önlemler alındığı? Böyle durumlarda ne gibi önlemler alınıyor acaba? Sonuçta tehlikeli bir çok kimyasalın bulunduğu yerler buralar ? :utan:
 
Açıkçası firmadan Deri Osb bölgesine kadar yoğun solvent kokusu vardı. Rüzgar yönü ve şiddeti feci etkilemiş.
 
2 bertaraf tesisinde çalışmış biri olarak söylüyorum ki önlemler yok denecek kadar az. havalandırma yetersiz.
sadece yangın tüpleriyle önlem alındığı sanılıyor.
üst üste depolamalar.
içeriği bile bilinmeyen atıkların kabulü, sonrasında patlama riski.
sızan ıbc tanklar
bilinçsiz, eğitimsiz personeller vs vs.
 
Derenin rengi siyaha döndü!
Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçesinde bulunan Köprüaltı Deresi'ne bir oluktan akan niteliği belirsiz siyah su endişeye neden oldu.
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
|
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .

23.08.2019 - 11:09
1 / 3
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .

Lüleburgaz'ın Kırklareli'ndeki atık bertaraf tesisine göndermeden önce çöplerin yüklemesini yaptığı Eski Sanayi'deki özel bir şirkete ait alandaki çöp yükleme merkezinin yakınından dereye akan su, akarsuyun rengini değiştirdi.
2 / 3
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .

Kentin batı sınırından geçen Köprüaltı Deresi'nin hemen yanı başında bulunan çöp yükleme merkezinin altından geçen oluktan içerisindeki madde bilinmeyen siyah bir su akmaya başladı.
3 / 3
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .

Konuyla ilgili olarak konuşan çevre mühendisi Doğan Yıldırım, "O akan suyun analizinin yaptırılması gerekiyor. Alıcı ortama arıtma yapmadan dereye suyu boşaltamazlar. Süzüntü suların kesinlikle arıtma olmadan dereye boşaltılmaması gerekiyor. Çünkü onlar kirli sular. Bu suyun da analizinin yapılması gerekiyor. Ne olursa olsun arıtma tesisi yoksa süzüntü suları çok tehlikeli, bu sular kirlilik değerleri çok yüksek olan sulardır. Bunun kesinlikle alıcı ortamı sağlanıp oraya alındıktan sonra dereye arıtılıp verilmesi gerekiyor" diye konuştu.
 
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü kapatılıyor

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü (DKMP) Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile kapatılıyor DKMP'nin yerine Orman Genel Müdürlüğü bünyesinde üç ayrı daire başkanlığı oluşturulacağı belirtildi.
Türkiye'nin doğal varlıklarının korunması konusunda en önemli anayasal kurumlardan biri olan Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü (DKMP) kapatılıyor.
OdaTV'de yer alan habere göre, geçtiğimiz yıl yayınlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde yapılması planlanan değişiklikle ilgili hazırlanan taslağa göre Cumhuriyet döneminin en deneyimli doğa koruma uzmanlarını bünyesinde barındıran DKMP kapatılarak, Orman Genel Müdürlüğü bünyesinde üç ayrı daire başkanlığı içinde eritilecek. Özellikle eski bakan Veysel Eroğlu döneminde içi boşaltılarak korunan alanların mesire yerine indirgendiği eleştirilerine neden olan DKMP'nin tamamen lağvedilmesi, Türkiye'nin tehdit altındaki doğal alanlarının plansız ve yıkıcı yatırımlarla baş başa bırakılması anlamına geliyor.
Türkiye'nin en önemli doğa koruma kurumlarından biri olan Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü 1958 yılından bu yana çeşitli bakanlıkların bünyesinde hizmet veriyor. Milli Parklar, Tabiat Parkları, sulak alanlar ve yaban hayvanlarının korunmasından sorumlu olan kurum, aynı zamanda Türkiye'nin biyolojik çeşitliliğinin korunması için çalışmalar yürütüyor. Türkiye'nin taraf olduğu UNESCO, RAMSAR ve Barselona sözleşmeleri ile GEF (Küresel Çevre Fonu) gibi projelerin yükümlülüklerini de Türkiye adına yürüten DKMP, doğa koruma konusunda yetiştirdiği uzman kadrolarıyla bu konuda önemli bir bilgi birikimine sahip.
HAZIRLANAN TASLAK CUMHURBAŞKANLIĞINA GÖNDERİLDİ
Ancak eski Çevre ve Orman Bakanı ve Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu dönemlerinde atılan adımlarla içi boşaltılan DKMP, şimdi de tamamen kapatılıyor. Bununla ilgili hazırlanan yasal düzenleme, Cumhurbaşkanlığına gönderildi. Tam adı "Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Bakanlıklara Bağlı, İlgili, İlişkili Kurum ve Kuruluşlar ile Diğer Kurum ve Kuruluşların Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde Değişiklik Yapılmasına Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi" olan taslağın 5. maddesi, Temmuz 2018'de 4 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde değişiklik yapılmasını öngörüyor.
unnamed-001.png

MİLLİ PARKLAR ÜÇE BÖLÜNEREK OGM'YE BAĞLANACAK
Hazırlanan taslağa göre, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nün yanı sıra Çölleşme ve Erozyonla Mücadele (ÇEM) Genel Müdürlüğü ve Su Yönetimi Genel Müdürlüğü kapatılacak. Kapatılan Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Orman Genel Müdürlüğü (OGM) bünyesinde üç ayrı daire başkanlığı olarak dağıtılacak. Kurumun tüm mal varlığı OGM'ye aktarılırken yürütülen projeler de bu kurumun uhdesine geçecek. Su Yönetimi Genel Müdürlüğü ile Çöleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlükleri ise yatırımcı ve inşaatçı bir kuruluş olan Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü (DSİ) bünyesinde daire başkanlıklarına dönüştürülecek.
DKMP Genel Müdürlüğü'nün kapatılmasını da içeren yasa taslağının tamamlanarak Cumhurbaşkanlığına gönderildiği öğrenildi. Taslağın ne zaman yasalaşacağı konusunda tedirgin bir bekleyiş var. Değişiklikleri içeren Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin yasalaşarak yürürlüğe girmesi halinde Türkiye'nin korunan alanları için hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.

Kaynak Yeniçağ:
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
 
Elektronik atıklar

Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .

Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .


atmabacoc


Elektronik cihazlar kullanılmayacak duruma geldiğinde elektronik atık sayıldığını unutmayın. Elektronik atıklar, çevreye zarar verdikleri için geri dönüşüme gönderilmelidir. Çevreye verilen zararı azaltmak ve verimliliği arttırmak için, elektronik atıkları geri dönüşüm vasıtasıyla yeniden değerlendirebilir. Arızalı veya kullanım dışı cep telefonu, bilgisayar, bilgisayar parçaları ve çevre birimleri, elektrikli ev eşyası, adaptör ve kablolarınızı TEGV’e bağışlayarak, çocuklarımızın eğitimine destek olabilirsiniz.

Geri dönüşümle ilgili ürünleri bırakabileceğiniz size en yakın etkinlik noktalarının nerelerde bulunduğunu öğrenmek için
Gizlenen içeriği görüntülemek için Giriş Yap yada Kayıt Ol .
linkine bakabilirsiniz.
Unutmayalım; damlaya damlaya göl olur, birikimlerimiz umut olur!

20190904_103551.jpg
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst