Çed raporu örnekleri

Zonguldak Termik Santral Çed Raporu

 

konuyu uzatmak niyetinde değilim, herkesinde kendi düşüncesi görüşü ile Türkiye' nin büyümesini gelişmesini istediğini düşünüyorum ama bir de keşke bu gemi geçişlerinden ücret alıyor olsak gerçi dünya da böyle bir örneği var mı bilmiyorum ama, ekonomik olarak avantajları olacaktır

 

@yeniçevreci merhaba, dünyada ücretli boğazlar var, bildiğim kadarı ile Panama ve Süveyş kanalları ücretli.
İstanbul Boğazından geçmekte ücretli ama şöyle ücretli boğazdan gececek gemi kılavuz, römörkör hizmeti talep ederse ücret ödemek zorunda ve boğazlarımızda malesef bildiğim kadarı ile zorunlu kılavuz ve römörkör kullanma zorunluluğu yok. Dediğiniz gibi geçişler zorunlu ücretli olsaydı keşke ülkemiz içinde güzel olurdu.

 

Ben bu proje ile alakalı olarak tarafsızlardan biriyim. Çünkü ele alınması gereken konular çedten önce kanal ile ilgili tüm biliminsanlarının artısı ve eksisi ile bu konuyu kamuoyunda anlatmaları gerekirdi. Şuan ki haliyle neyi götürüyor neyi getiriyor belli değil. Ancak mevcut durumda ben dedim ve oldu oluyor. O yüzden de çok üzerinde durup araştırmadığım bir konu. Ama kanalın çevreci bir anlayış ile değil mühendis gözüyle bakmak lazım. Kanal projesi çevreci mantığı ile ele alınabilecek bir konu değil. O yüzden de teknik veri sunabilen arkadaşlar varsa saygıyla dinlerim. (kanuni sultal süleyman döneminde düşünülmüş, rahmetli ecevit 1994 yılında bunu dile getirmiş, yap-işlet-devret zararı nerede gibi verilerin haricindeki bilgilerden bahsediyorum)

 

Bilim insanları, bakanlık ve mühendisler bir araya gelerek bu konuyu etraflıca konuşup kamuoyuna sunulmasını desteklerim.
[automerge]1577294311[/automerge]
Ülkemizde ücretli bir sistemin sorunsuz şekilde gerçekleşebileceğini sanmıyorum. O nedenle ücret konusunda çok soru işaretleri mevcuttur

 

Şunu şuraya bırakıyorum:

Please, Giriş Yap or Kayıt Ol to view URLs content!

Please, Giriş Yap or Kayıt Ol to view URLs content!

 

@Melih Coşar "kanal istanbul'un kuzey-güney istikametinde uzunluğu 45-48 km uzunluğunda olacak.
genişliği ise 145-155 metre olacak.
bakınız istanbul boğazı'nın en dar yerinde dahi genişliği (rumeli hisarı-anadolu hisarı arası) 700 metredir.

şimdi en dar yeri 700 metreden geçerken tehlike arz eden tankerler, akp'nin yapacağı ve genişliği 150 metre olan kanal istanbul'dan daha rahat geçecek öyle mi? diren matematik, diren geometri..."

en çok hoşuma giden yeri

 

@yarabandı kendi görüşüm tüm söylediklerine katılabilirim fakat "Ama kanalın çevreci bir anlayış ile değil mühendis gözüyle bakmak lazım. Kanal projesi çevreci mantığı ile ele alınabilecek bir konu değil. " kısmında fikirlerimiz uyuşmaya bilir. benim naçizane görüşeme göre, elbette işin uzmanları ve mühendis gözüyle bakılmalı ama kesinlikle çevreci göz ile de bakılmalı, ekoloji olarak çevre bilimi olarak iklim bilimi olarak vs. tüm bu gözler dahilinde ele alınabilecek bir konu olduğunu düşünüyorum. daha önce de yazdığım gibi; Herkesinde kendi düşüncesi görüşü ile Türkiye' nin ekonomik olarak ve diğer yönlerden büyümesini gelişmesini istediğini düşünüyorum.

 

Bende dediklerinize katılıyorum ancak "kanalın çevreci bir anlayış ile değil mühendis gözüyle bakmak lazım ." kısmı hariç. Bizler bu yüzden varız. Hem çevreci hemde mühendis gözüyle bakmak için. Bu yüzden çevre mühendisiyiz. Eğer çevreci olmayıp ta çevre mühendisi meslektaşlarımız varsa belki de asıl çevre kirliliğinin nedeni bu meslektaşlarımızdır.

 

Gerçek dehşet verici özellikle Melih Bey'in paylaşımındaki Çılgın Kanal İstanbul okursanız başlıklar halinde neyin ne olduğu ve nelere yol açabileceği gayet açık...

 

@Melisa Özsoylu @yeniçevreci matematikte, bilimde duygusallık yoktur. Bizler için sağduyu vardır. Çevre mühendisi iken çevreci olmamaktan kastım budur. Objektif karar verebilmektir. Çevreci olunduğu zaman mesleğe göre objektif olamayız. Bu söylediklerim benim şahsi fikirlerimdir ayrıca katılıp katılmamak size kalmış. Bana çevre mühendisliği nedir diye sorsalar ben şunu söylerim; insanlar birşey yaparken kazanacaklarına karşılık kaybedeceklerinin ne olduğunu anlatan ve bu kazanılanın kaybedilecek olanlara değip değmediğini anlatan, insanı ve ihtiyaçlarını ekosisteme uyumlu hale getirmeye çalışan meslektir derim. Bu yüzden çevreci bakış açısı ayrı bir dünya. Ama bu bizi sağduyulu olmayacağız anlamına getirmez. Çünkü çevre gönüllüleri yüzünden bilinçsizce yapılan eylemlerden dolayı dünya kadar kesilen cezalar gördüm.

 

Panama Kanalının yıllık geliri 2,5; Süveyş kanalının ise 5,5 milyar dolarmış.
[automerge]1577356336[/automerge]
Teşekkürler bu veri için. Açıp bakınca gördüm ki İstanbul boğazından geçen gemi sayısı 2006'dan 2018'e % 33 düşmüş ama geçen gemilerin toplam tonajı % 29 artmış.
Yine Çanakkale boğazından geçen gemi sayısı % 11 düşerken tonaj % 42 artmış.

 

@yavuz tuna Yavuz Bey , Boğazlar ise bedava dolayısıyla bedavası varken paralısını kim kullanır sizce
Ayrıca Süveyş ve Panamanın bir alternatifi yok yapılma amaçları koca kıtalar dolaşılmasın diyeydi
Kanal istanbul uzunluk 45 km , boğazımız 30 km
Geminiz olsa hangisini tercih edersiniz

 

@yavuz tuna kızılırmak ile seyhan nehrini birleştirilmesinden bahsedildiği zaman panama ve süveyş kanallarının yıllık getirilerini konuşmak daha doğru. böyle bir projede getiriden daha çok gerekliliği daha önemli şahsımca.

 

@yavuz tuna Peki sizin demek istediğiniz bu projenin tek olumlu yanı var o da ekonomik yönden. Doğru mu anladım ?

 

@Fatih Koçak Ulaştırma alanında uzman MV Prof. Mustafa Ilıcalı'nın dün TV'deki beyanına göre bekleme süresi gittikçe büyüyen ağır tonajlı gemiler için artmakta olduğundan (1 ile 2 gün arasında) ekonomik olarak kaybı; geçiş başına diğer boğazlara nazaran çok daha fazla olmakta imiş. Oysa bu tip gemiler diğer boğazlarda vakitten kazanmak için geçiş başına 100-200 bin dolar ücret ödemekte imiş. Dolayısıyla çok yüksek hacimli ticari gemiler için süreden kazanma adına, sadece düzenli 2 şeritli otoban gibi ticari gemilere hizmet edecek kanal İstanbul'un mal güvenliği ve süre tasarrufuyla kâr elde etme adına işlevsel ve kârlı bir proje olduğunu söyledi.
Bilgilerinize.
[automerge]1577357035[/automerge]
@Melisa Özsoylu Az önce Fatih beye yazdım ekonomik ve işlevsel faydalarını uzman görüşüne göre. Süveyş kanalının 5,5; panama'nın 2,5 milyar dolar yıllık geliri olduğunu bilginize sunayım ayrıca.

 

@yavuz tuna 1-2gün bizim boğazda beklediğinde örneğin 300-400bin dolar para vermesi gerekiyor, ama bunun yerine kanaldan geçer ise 100-200bin dolar para verir o kar eder ama bizde para kazanırız mı demek oluyor. Boğaz geçişi bedelli mi bedelsiz mi?

 

@yavuz tuna Evet ayrıca Fatih Bey'in verdiği çok güzel cevabı da gördüm. Ekonomik olarak getirisi şüpheli olan bu projenin o kadar olumsuz yanları varken sadece para için kabul edileceği görüşünde olduğunuzu anlıyorum.

 

Peki ben de şeyi merak ediyorum bu gemilerin geçiş yoğunluğu sadece İstanbulda mı oluyor? Yani çanakkale boğazında bir yoğunluk söz konusu değil mi? Ya da ilerleyen süreçte İki geçişli istanbul boğazına tek başına yeterli olacak mı Çanakkale boğazı? Yine plansız işler kokusu alıyorum ve başımıza ne iş gelirse plansızlıktan, ileriyi göremeyişimizden geliyor. Umarım sonucu buralara gelmez ?

 

@yarabandı Montrö sözleşmesi dolayısıyla maalesef Süveyş, Panama gibi kanallara göre 15-20'de bir ücret alabiliyoruz. Tekrar bir boğazlar sözleşmesi yapmak çatışma halindeki devletler açısından (ABD, RUSYA,İNGİLTERE vb.) mümkün olmadığından ticari ve ekonomik olarak daha kârlı bir alternatif Kanal İstanbul ulaştırma ve denizcilik uzmanlarına göre.
Ücret belirleme sorunu için bknz:

Please, Giriş Yap or Kayıt Ol to view URLs content!

[automerge]1577357818[/automerge]
@Melisa Özsoylu Benim kanaatimi tam olarak yazmam biraz vakit alacak, konu iyice değerlendirilip şahsen de ÇED raporunu okumaya fırsat bulursam yazarım inşallah. Ancak dün akşam Melih ve Oğuzhan beyler ekonomik yönüne ilişkin paylaşımlar yapınca ben de katkıda bulunmak istedim.

 

yoğunluktan kasıt şu sanırım, İstanbul'daki vapurlarla karşıya yolcu araç vb. geçişleri de buna dahil.