22-24 Şubat Çevre Görevlisi Vize eğitimine katılarak hayatımın en lüzumsuz 2.5 gününü geçirdim. Nereden başlayayım bilmiyorum ama bir kez daha Çevre Mühendisliğinin bu ülkede yapılmasının çok zor olduğunu ve maalesef daha da zorlaştığını gördüm. Bu kadar çok hatanın, problemin ve eksikliği olduğu bir meslekte Bakanlığın hala yönetmelikte ilgili sıkıntıları, beyanlarla ilgili sistemsel hataları dile getirmesini anlamakta zorlanıyorum. Israrla Çevre Görevlisi kavramının oluşturulmaya çalışılmasının belge üzerinden elde edilen ekonomik kazanca bağlandığına olan inancımı bir kez daha teyit ettiler.
Eğitimle ilgili bahsedeceğim kayda değer gördüğüm bir konu yok. Aynı hikaye ve masallar devam ediyor. "Talebinizi ileteceğiz, bizde farkındayız, bu sene belli olacak" gibi yıllardır süregelen kalıplaşmış cevaplar. Üstüne üstelik daha da zorladığınız zaman köşeye sıkıştıklarında "Bizler emir kuluyuz, yetkili merci biz değiliz ama aradaki iletişimi kurarak sıkıntıları iletebiliriz" gibi boş cevaplar alıyorsunuz.
Eğitime yaklaşık 800 kişinin katıldığını tahmin ediyorum. 400 TL eğitim ücreti + 400 TL belge ücreti = 800 TL gibi bir parayı 800 kişiden (Belge geçerlilik süresi 1 aydan az kalmış olanlara da Bakanlığımızın sürprizi %50 ceza bedeli, yani 200 TL daha fazla ödeyecekler) alarak 640.000 TL gibi bir gelir elde ettiler. Güzel ve çok temiz para. 1 kuruşunu helal etmiyorum. Lisede hazırladığımız basit sunumlarla "yönetmeliği zaten biliyorsunuz" diyerek 5-10 dakika yapılan sunuma benim verecek 1 kuruşum yok. Üstelik konaklama da size ait. Türkiye'nin her yerinden gelen bu kadar insana yapılan bu uygulama asla eğitim olamaz.
Söylenecek çok şey var ama sektörde görülen bu kadar sıkıntılara rağmen bu eğitim ve soygundan asla vazgeçmeyenler bunun hesabını mutlaka vereceklerdir.