Ankara şube seçimleri ve sürece dair siz meslektaşlarımıza…
Çevre Mühendisleri Odası Ankara Şubesi olağan genel kurulu ve seçimlerinin 4-5 Ocak 2014 tarihinde yapılacağını odamız internet sitesinde yayımlanan bir duyuru ile öğrenmiş bulunmaktayız. Duyurunun neden bu kadar geç yayımlandığını anlamamakla beraber yaklaşık iki hafta gibi bir süre sonrasında bir seçim gerçekleştirileceğini artık biliyoruz.
Bu seçim süreci öncesinde siz değerli meslektaşlarımızla sürece ve içerisinde bulunduğumuz duruma ilişkin görüşlerimizi paylaşmak istiyoruz.
Kendimizi tanıttığımız yazımızda da belirttiğimiz üzere mesleğimizin geleceği bugün umut verici bir durumda değildir. Hepimizin bildiği “Çevre Görevlisi” meselesi açısından da böyledir, genel anlamı ile çevre sektörü açısından da durum böyledir, odamız açısından da durum böyledir.
Son günlerde belki de çoğumuzun gündeminde “Çevre Görevlisi, Çevre Yönetim Birimi ve Çevre Danışmanlık Firmaları Hakkında Yönetmelik” yer almaktadır. Aslında taslak metnini uzun zaman önce okuduğumuz ve bizler açısından herhangi olumlu bir değişiklik olmadan son hali geçtiğimiz ay Resmi Gazete’de yayımlanan bu yönetmelik üzerinde doğal olarak çok söz söylenebilir. Bizler Çevre Mühendislerine belge alabilmemiz için sınav şartı getirmesi, danışmanlık firmalarına ağır şartlar getirerek sektörü tekellere bırakmanın yolunu açması, yeni mezun arkadaşlarımızı asgari ücrete belki de daha altına mahkum etmesi gibi ve daha saymadığımız bir dolu adaletsizliği getiren bu yönetmelik aynı zamanda içerisinde birçok iç çelişkiyi de barındırmaktadır.
Bu sorunların hepsi başlı başına önem arz etmektedir. Fakat bizler açısından asıl önemli olan ve kabul edilemez olan şey “Çevre Görevlisi” kavramıdır. Kanımızca sorunun temelini de bu kavram oluşturmaktadır. Odamız yönetimi de en azından bu noktada bizlerle aynı düşünmektedir ki bildiğimiz gibi “Çevre Görevlisi Değil, Çevre Mühendisiyiz” adı altında bir kampanya düzenlemiştir. Konu ile ilgili çeşitli aralıklarla yapılan üye toplantılarında gerek Ankara Şube yönetimimiz gerekse Genel Merkez yönetimimiz bu kavramı kabul etmeyeceklerini belirtmiş olup Bakanlığa tepkilerimizi iletmemiz, sosyal medyada konuyu işlememiz, Bakanlığın telefonlarını kilitlememiz ve hatta içerisinde açıkça emek düşmanı olarak nitelendirebileceğimiz insanlarında yer aldığı birçok köşe yazarına mail atmamız gibi bizce oldukça komik yöntemlerden bahsetmişlerdir. Yine hepimizin bildiği gibi ilgili yönetmelik yayımlandığında oda internet sitesinde bir yazı yayımlanmış ve bizlere içerisinde siyasi partilerden, bürokratlara birçok kişi ile konu ile ilgili görüşüldüğü belirtilmiştir. Daha öncede söylediğimiz gibi bu görüşmelerin sanırız pek bir faydası olmamıştır. Hatta net konuşmamız gerekirse hiçbir faydası olmamıştır. Son olarak ise geçtiğimiz hafta sonu odamız tarafından üyeler ve Bakanlık yetkililerinin katıldığı bir toplantı düzenlenmiş olup kapısında “Çevre Görevlisi Değil Çevre Mühendisiyiz” pankartı asılı olan bu toplantıda, Bakanlık yetkilileri bizlere sanki bilmiyormuşuz gibi yönetmeliği bir güzel anlatmıştır. Şaşkınlıkla takip ettiğimiz bu durum gerçekten bizler açısından üzücüdür. Ortada bir adaletsizlik vardır ve hakkımız savunmak için bizleri temsil eden odamız adaletsizliğin hazırlayıcısı ile bizleri baş başa getirmekte ve sanki anlaşmamızı beklemektedir.
Aslında bahsettiğimiz yönetmelik adına geçen süreç benzer şekilde mesleğimizi ilgilendiren birçok yönetmelik için maalesef benzer şekilde gelişmiştir. Aynı zamanda kendimizi tanıttığımız yazımızda belirttiğimiz üzere birçok toplumsal konuda süreç yine aynı olmuştur. Mesleki olarak doğrudan bizi ilgilendiren ve söz söylememiz gereken çevresel olaylarda meslek örgütümüzün maalesef sesi ya hiç çıkmamış ya da hiç duyulmamıştır. Bizce sorunun temelinde kimi zaman üyelerin “oda çok siyaset yapıyor” eleştirisinin de bir yansıması olan politik tavrı hiç olmayan ya da olması mümkün olmayan yönetimlerimiz bulunmaktadır. Kaldı ki tahminimizce mevcut TMMOB üyesi odalar içerisinde nerede ise emek mücadelesine teorik ve pratik olarak en uzak oda yönetimi maalesef bizim odamızın yönetimidir. Tam da örgütümüz TMMOB'a bağlı birçok odanın çeşitli Bakanlıkların denetimine sokulduğu ve emek mücadelesinde pasifize edilmek istenildiği bu günlerde odamızın politik duruşu daha da önem kazanmaktadır. Bizler hem odamızın hem de TMMOB'a bağlı diğer odaların devletin denetimine girmesini kesinlikle kabul etmiyoruz. Boğazına kadar pisliğe batmış devlet ne şekilde odalarımız denetleyebilecektir.
İçerisinde bulunduğumuz dönemde en basit mesleki kazanımını bırakın en temel toplumsal faydanın bile temelinde bir siyasi tavır bulunmaktadır. Taşeronlaştırmanın artık bir alışkanlık haline geldiği, işsiz sayısının her geçen gün arttığı, dünyanın en çok vergisinin ödendiği, dünyanın en pahalı akaryakıtının kullanıldığı, yoksulluk sınırının dört asgari ücretten fazla olduğu, her ay iş kazalarında onlarca insanın öldüğü, doğanın sadece bir rant alanı haline geldiği ülkemizde her sorun bir siyasi meseledir. En önemlisi ve asıl söylemek istediğimiz mesleki çıkarlarımızı savunmak bugün başlı başına bir emek davası haline gelmiştir ve zaten doğası gereği siyasi bir meseledir. Yoksa siyaset yapmayan bir oda maalesef sadece eğitim düzenlemek, otellerde yemek vermek, üye kayıt belgesi çıkarmak ve çeşitli bakanlık ve il müdürlüklerine ziyaret düzenleyip resim çektirmek faaliyetlerini gerçekleştirecektir ki üzülerek gördüğümüz gibi neredeyse içerisinde bulunduğumuz durum tam da böyledir.
Kısacası bugün sadece mesleğimize ve emeğimize sahip çıkmanın en asgarisi bile bir mücadele gerektirmektedir. Ve bunun yolu sadece belli kişisel ve ticari çıkarları bir kenara bırakıp doğrudan emek eksenli bir mücadele yürütmekten geçmektedir. Bizler mevcut yönetimimizin bu pratiğin çok gerisinde olduğunu düşünüyoruz…
05 Ocak 2014 Pazar Günü ise 09:30-17:00 saatleri arasında TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Hatay 2 Sokak 24/16 Kızılay/ANKARA adresinde gerçekleştirilecek olan 8.Dönem Şube Yönetimi seçimlerine Halkın Çevre Mühendisleri olarak katılacağımızı bildiriyor ve mesleğine ve emeğine sahip çıkmak isteyen tüm meslektaşlarımızı bizlere destek vermeye çağırıyoruz.
Aralık 2013 Ankara